Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmemesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak, davalı borçlunun 30 günlük ödeme süresi içerisinde herhangi bir ödeme yapmadığı gibi yasal süresi içerisinde bir itirazda da bulunmadığını, temerrüt nedeniyle tahliyenin şartlarının gerçekleştiğini ileri sürerek tahliye isteminde bulunmuştur....
İcra Müdürlüğü'nün 2010/8874 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve müvekkili lehine %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı yanca başlatılan takibe ilişkin ödeme emrinin tebliği üzerine ödeme emrine itiraz ile birlikte ödeme emrinin iptali için müvekkili tarafından şikayet yoluna başvurulduğunu, İzmir 10. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09/02/2011 tarihli kararı ile ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, ancak davacı yanca davaya konu icra dosyasından yeni bir ödeme emri gönderilmeksizin iş bu itirazın iptali davasının açıldığını, esastan da müvekkilinin davacıya borçlu olmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre İzmir 16. İcra Müdürlüğü'nün 2010/8874 E. sayılı dosyasında davalı adına çıkarılan ödeme emrinin İzmir 10....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine başlanıldığı ve borçluya örnek 6 nolu icra emri tebliğ edildiği, devam eden takipte Osmaniye 1 İcra Müdürlüğünün 2010/817 talimat sayılı icra dosasında taşınmazın satışının gerçekleştirilmesi akabinde ihalenin kesinleşmesi ile birlikte alacaklının talebi üzerine İcra Müdürlüğünce 02/11/2016 tarihli yazısı ile taşınmazın tahliye ve alıcısına teslimi için yazılan talimat üzerine davacı borçlu başvurusunda Osmaniye 1 İcra Müdürlüğünün 2010/817 talimat sayılı icra dosyasında gönderilen tahliye emri üzerine, taşınmazın meskeni oluğunu tahliye emri gönderilemeyeceğini belirterek tahliye emrine itirazla birlikte ailesiyle birlikte ikamet ettiği aile konutunu satılamayacağını ileri sürerek meskeniyet şikayetinde bulunarak taşınmaz üzerindeki tahliye emrinin ve haczin kaldırılmasını istemiştir....
itiraz edildiği, icra müdürlüğünün 12/11/2021 tarihli kararına karşı alacaklı vekilince 15/11/2021 tarihli talep ile örnek 7 takibin konusunun ilam olmadığı, ilamın zaten 2021/ 11381 esas numaralı takibe konu edildiği, örnek 7 takibin konusunun ise yargılamanın içeriği gösterilerek ilamda belirtilen alacaktan sonraki aylara ilişkin tahakkuk eden alacaklara ilişkin olduğu belirtilerek takip talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak takip taleplerinin kabulüne karar verilmesinin talep edildiği,icra müdürlüğünün 15/11/2021 tarihli kararı ile alacaklı vekilinin talebinin kabulüne karar verilerek 15/11/2021 tarihinde yeniden örnek 7 ödeme emri düzenlendiği ve dayanak belge sureti ile birlikte borçluya gönderildiği, icra müdürlüğünce 15/11/2021 tarihli kararla, 12/11/2021 tarihinde tebliğ edilen, 11/11/2021 tarihli ödeme emrine itiraz nedeniyle, '' Borçlu adına gönderilen ödeme emri tebligat parçası dosyaya döndüğünde itiraz süresinde ise takibin durdurulmasına, süresinde değil ise...
Maddesinde söz konusu kanun maddesinde ödeme emrine itiraz hususunun düzenlendiğini, borçlunun ödeme emrine itiraz edebilmesinin mümkün olmadığını, takip yıllar önce kesinleştiğini, davacı borçlunun dava dilekçesi incelendiğinde davanın bir menfi tespit davası mahiyetinde olduğu görüleceğini, ancak menfi tespit davasının icra hukuk mahkemesinin olmadığını, asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, icra takibinin ilk alacaklısı HSBC bankası olduğunu, davalı bankanın o dönem borçlu açısından hesapladığı borç miktarı 2.904,02- TL tutarında bulunduğunu, ancak geçen zaman içerisinde borçlunun borcuna faiz ve dosya masrafları eklendiğini, davanın ödeme emrine itiraz süresi kaçılmış olmasından reddine karar verilmesini, aksi kanaat oluşursa mahkemenin ödeme emrine itiraz mercii olmaması sebebiyle görevsizliğine karar verilmesini talep etmiştir....
İİK.nun 150/ı maddesine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamlı icra takibinde; borçlunun icra emri gönderilemeyeceğine yönelik şikayeti, İİK.'nun 16/1. maddesi kapsamında kaldığından yasal 7 günlük süreye tâbidir. İpotek limitinin aşıldığı yönündeki şikayetler ise, İİK.'nun 16. maddesinin 2. fıkrası uyarınca süreye tâbi değildir. Öte yandan; İİK.'nun 149/a maddesi göndermesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde de uygulanması gereken aynı Kanun'un 33. maddesine göre; icra emrine karşı itirazların icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
Borçlu vekili İcra Mahkemesine başvurusunda usulsüz tebligat şikayetini, ödeme emrinde borcun sebebi ve dayanak teşkil eden belgelerin gösterilmediğini, icra dairesinin yetkili olmadığını ileri sürerek ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 26.03.2021 olarak düzeltilmesini ve yetki itirazının kabulünü, ödeme emrinin iptalini talep etmiş olup Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararda usulsüz tebligat şikayeti ile ilgili değerlendirme yapılmaksızın alacaklı ...’un alacaklı sıfatı bulunmadığı gerekçesi ile ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir. ...’un yetkili hamil olup olmadığı dolayısıyla kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunup bulunmadığı hususu İcra Mahkemelerince ancak İİK’nın 170/a maddesine göre süresinde yapılan itiraz ve şikayetlerde usuli dairesince kendisine intikal eden işlerde re'sen dikkate alınır. 05.12.2019 tebliğ tarihli ödeme emrine ilişkin usulsüz tebliğ şikayeti incelenip ödeme emri tebliğ tarihi düzeltilerek şikayet ve itirazın beş günlük sürede...
DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkemesi kararının Dairemizce istinaf yoluyla tetkikinin istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden Dairemize gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; esas numarasını belirtilen dosyada, alacaklı T3 müvekkili şirket aleyhine Kahramanmaraş İcra Dairesi 2019/1614 E. sayılı dosyası ile takip başlattığını, ödeme emrine itiraz dilekçesinden görüleceği üzere yasal süresi içerisinde Davacı Müvekkili Şirket tarafından borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, 22.01.2019 tarihinde Kahramanmaraş İcra Müdürlüğünce "Müdürlüğümüze gönderilen borca itiraz dilekçesi ve ekindeki vekalet incelendi borçlu olarak dosyada bulunan firmanın vekaletinin süreli olduğu 18.01.2019 tarihinde son bulduğu ve itirazın ise 22.01.2019 tarihinde yapıldığı bu nedenle geçersiz vekaletle itiraz...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatılan icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine davalı borçlunun yasal süresinde itiraz etmemesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece tahliyeye karar verilmesi üzerine, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında ...İcra Dairesinin 2012/... sayılı dosyasında 07/08/2012 tarihinde başlatılan icra takibi ile ödenmeyen 2012 yılının 6. ayı ile muaccel hale gelen 2013 yılının 3. ayına kadar kira bedelleri toplamı olan 65.000 TL alacağın tahsili istenmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Emrine İtiraz Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Borçlu vekili, takip dayanağı ilamda avukatlık ücreti ve yargılama gideri dışında likit bir miktar olmadığından, icra emrinin iptalini talep ettiği, Mahkemece, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden takip başlatılması gerekirken ilama aykırı olarak diğer alacak adı altında talebinin olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmiş olup hüküm alacaklı vekilince temyiz edilmiştir. İİK’nun 17. maddesinin 1. fıkrasında, ‘‘ Şikayet icra mahkemesince, kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir.’’ hükmü düzenlenmiştir. İcra takibinin dayanağı olan .......