Yerel Mahkeme kararında, “taraflar arasında müşterek hayatı çekilmez kılacak derecede şiddetli geçimsizlik bulunduğu, evlilik birliğinin ortak hayat sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelden sarsıldığı, aralarındaki geçimsizlik nedeniyle tarafların ayrı ayrı yaşadakıları, evliliklerinin fiilen bittiği, devamında taraflar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmadığı ve davalının da boşanmayı kabul ettiği" belirtilerek, Türk Medeni Kanununun 166/1-2.maddesi uyarınca davanın kabulüne karar verilmiş, boşanma davasının kabulüne dayanak "vakıalar" ve taraflara yüklenen kusurlar ayrı ayrı gerekçede gösterilmemiştir. Yerel mahkemenin hangi delillerle sonuca ulaştığını değil, dayanılan delillerde yer alan hangi vakıanın kabul edildiğini Yargıtay denetimine elverişli şekilde gerekçeli olarak açıklaması zorunludur. Bu nedenle, gerekçesiz şekilde hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı olduğundan, bozmayı gerektirmiştir....
Aile Mahkemesinin 2015/83 esas sayılı dosyası kapsamında sanığın evden uzaklaştırma cezası aldığı, sanığın eşi ile arasındaki şiddetli geçimsizlik nedeniyle tebligatdan haberdar olmadığı, bu nedenle sanığın öğrenme üzerine yaptığı temyiz talebinin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede: Sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK’nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, 22...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: "Asıl davada; davacı birleşen davalı kadının boşanma davasının KABULÜ ile tarafların HMK 166/1 maddesi gereğince ŞİDDETLİ GEÇİMSİZLİK NEDENİYLE BOŞANMALARINA, Birleşen davada; davalı birleşen davacı erkeğin boşanma davasının REDDİNE," karar verilmiş ise de; Birleşen davanın davacısı kocanın, sunmuş olduğu 20.05.2019 tarihli dava dilekçesinde davalı kadının uyuşturucu madde kullandığını iddia ettiği, dayandığı bu vakıasının ispatı için delil olarak olarak doktor muayene ve raporuna dayandırmasına rağmen davalı kadının uyuşturucu kullanıp kullanmadığı hususunda uzmanından doktor raporu alınarak toplanan diğer delillerle birlikte değerlendirme yapılarak, sonucuna göre olumlu yada olumsuz bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır....
Ş.. aleyhine 20/10/2011 gününde verilen dilekçe ile savunma sınırının aşılması nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, savunma sınırının aşılması yoluyla kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı aleyhine şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açtığını, davalının cevap dilekçesinde kendisine karşı ağır ve mesnetsiz iftiralarda bulunduğunu belirterek, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Davalı, davanın reddini savunmuştur....
Aile Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma istemine ilişkindir. ... 1. Aile Mahkemesince, davalının yerleşim yerinin .../... olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. ... 1. Aile Mahkemesi ise, boşanma davasının davacının ikametgahında açılabileceğinden bahisle, yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Boşanma davalarında yetki kesin değildir. Yetkinin kesin olmadığı hallerde, birinci mahkemenin yetkisizlik kararı üzerine dava dosyası kendisine gönderilen ikinci mahkeme, birinci mahkemenin yetkisizlik kararı ile bağlı olup, yetkisizlik kararı veremeyecektir. Somut olayda, ... 1. Aile Mahkemesinin 29.12.2011 günlü ilk yetkisizlik kararı, davanın taraflarının süresi içinde kanun yoluna başvurmamaları nedeniyle kesinleşmiş olup, dosya kendisine gelen ... 1....
in evli oldukları, sanığın terk nedeniyle, mağdurenin ise şiddetli geçimsizlik nedeniyle ... Aile Mahkemesi'ne açtığı boşanma davalarının birleştirildiği, sanığın olay tarihinde çalıştığı işyerine gitmek için durakta bekleyen mağdurenin yanına giderek konuşmak istediği, olumlu yanıt alamayınca mağdurenin kolundan tutarak sürüklemeye başladığı, mağdurenin direnmesi üzerine bu defa küfür ederek mağduru bıçakladığı olayda; mağdure ...'den kaynaklanan haksız tahrik oluşturan söz ve hareket bulunmadığı halde, 5237 sayılı TCK.nun 29. maddesi gereğince verilen cezadan indirim yapılması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 2-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...'...
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle * şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı bir boşanma davasının bulunmadığının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.26.03.2008...
Şiddetli geçimsizlik nedeniyle açılmış bir dava olmadığı halde usulüne uygun olarak bu yönde bir ıslah talebinde de bulunulmamıştır. İstek olmadığı halde (HUMK. 74. mad.) Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesine dayalı olarak boşanmaya karar verilmesi doğru değilse de bu husus temyiz edilmediğinden yanlışlığa işaret olunmakla yetinilmiştir. 2-Temyiz nedenine hasren yapılan incelemeye gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle *toplanan deliller ve davalının 3.3.2008 tarihli oturumdaki beyanı doğrultusunda başka bir kadınla yaşayan ve çocuğu olan koca evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olaylarda tam kusurlu olmasına göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine peşin alınan harcın mahsubuna, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 01.06.2009 (Pzt.)...
Medeni Kanununun 165. maddesinde yer alan akıl hastalığı nedenine dayalı olduğu halde mahkemece aynı kanunun 166/1. maddesi gereğince şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmaya karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de; boşanma hükmü temyiz edilmediğinden bu husus bozma nedeni yapılmamış yanlışlığa işaret etmekle yetinilmiştir. 2-Temyiz sebeplerine hasren yapılan incelemeye gelince; Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.11.05.2011 (Çar.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece tefhim edilen kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm fıkrasında "davanın kabulü ile tarafların şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmalarına" karar verilmiş ise de, boşanma hükmünde tarafların kimlik bilgilerine yer verilmemiştir. Boşanmaya karar verilmesi halinde Nüfus Kanununun 27. maddesinde yer alan hükme göre kararda "Tarafların Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, adı, soyadı, doğum yeri ve tarihi, baba ve ana adları ile kadının evlenmeden önceki soyadı ile kütüğünde kayıtlı olduğu yer bilgilerinin" yazılmasının zorunlu olduğu belirtilmiştir. Mahkemece bu husus gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....