KARŞI OY YAZISI Davacı vekili temyiz dilekçesinde davanın terke dayalı boşanma davası olduğunu, mahkemesinin dava sebebini değiştirerek şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmaya karar vermesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğunu, bu nedenle ihtara rağmen dönmeyen davalının nafaka alamayacağını belirterek, hükmü boşanma yönünden de temyiz etmiştir. Sayın çoğunluğunda kabul ettiği gibi dava Türk Medeni Kanununun 164. maddesine dayalı terk nedeniyle açılmıştır. Türk Medeni Kanununun 166/1. maddesine dayalı bir dava bulunmamaktadır. Delillerin Türk Medeni Kanununun 164. maddesi uyarınca değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının yerinde olmadığı düşüncesiyle, boşanma hükmün temyiz edilmediğine ilişkin sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum....
ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK.md.185/2- 3, 186/1) amir hükümleri uyarınca boşanma davasının açıldığı günden, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar davacı-davalı kadın yararına TMK’nun 169. maddesi gereğince tedbir nafakasına hükmedilmesinde ve hükmedilen nafakanın miktarında, Herhangi bir geliri ve malvarlığı bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan ve boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olmayan davacı-davalı kadın yararına TMK’nun 175.maddesi uyarınca irat şeklinde yoksulluk nafakasına hükmedilmesinde ve hükmedilen nafakanın miktarında, Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, bu olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan davacı-davalı kadın yararına, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri, tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü ve tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları birlikte...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı erkek tarafından her iki boşanma davası ve ziynet alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Toplanan delillerden, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalı-davacı erkeğin eşine şiddet uyguladığı buna karşılık davacı-davalı kadının da eşinden tiksindiğini söylediği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Gerçekleşen olaylar karşısında davalı-davacı erkek de dava açmakta haklıdır....
ve tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; mahkemece belirlenen ve gerçekleşen erkeğin kusurlu davranışları yanında, yapılan yargılama ve toplanan delillerden kadının da eşine ve ailesine hakaret ettiği, rencide edici davranışları olduğu anlaşılmakladır....
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından, her iki dava yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise manevi tazminatın miktarı ve ziynet eşyası alacağı davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Mahkemece, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında erkeğin kusurlu olduğu belirtilerek, davacı-davalı erkeğin boşanma davasının reddine, davalı-karşı davacı kadının davasının kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davalı-karşı davacı kadının eşine "geri zekalı, aptal"diyerek hakaret ettiği, sık sık müşterek konutu terkedip baba evine gittiği anlaşılmaktadır. Bu halde, taraflar arasındaki ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 02/05/2023 NUMARASI : 2023/340 ESAS 2023/381 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Anlaşmalı)) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm istinaf edilmekle, dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında evliliğin ilk günlerinden bu yana şiddetli geçimsizlik olduğunu, tarafların boşanma ve fer'ileri konusunda anlaştıklarını belirterek, tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Cevap dilekçesi: Cevap dilekçesi sunulmamıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece kısa kararda " Davanın KABULÜ ile; ... ili ... ilçesi ... Köyü mah/köy cilt no:21 hane no:23 BSN:32’de nüfusa kayıtlı olan ... ve ... oğlu 01/02/1979 ... doğumlu (... TC Kimlik nolu) davac... ile aynı yer BSN:52'de nüfusa kayıtlı ... ve ... kızı 13/01/1983 ... doğumlu (.... TC Kimlik nolu) davalı .......'un Türk Medeni Kanunu'nun 166/1. maddesi gereğince şiddetli geçimsizlik nedeni ile BOŞANMALARINA" karar verildiği halde, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında " davanın KABULÜ ile; ... ili ... ilçesi ... mah/köy cilt no: 16 hane no: 172 BSN:26'da nüfusa kayıtlı olan ... ve ... oğlu 16/04/1977 ... doğumlu (......
Dosya içeriğinden; 36 yaşında öğretmen olan davacı ile 27 yaşında .... memuru olan davalının 29/7/1988 tarihinde geleneksel biçimde yapılan nişan ve düğün merasimi ile evlendiği, 1/1/1990 tarihinde çocuk....n doğduğu, davalı eş tarafından şiddetli geçimsizlik nedenine dayalı olarak açılan boşanma davasında tarafların boşanmasına, çocuğun velayetinin anneye verilmesine ve çocuğa iştirak nafakası bağlanmasına karar verildiği ve kararın kesinleştiği, 1/7/2008 tarihinde 18 yaşını dolduran....tarafından açılan nesebin reddi davasında ise ... Kurumu ... Başkanlığı tarafından verilen 15/9/1987 tarihli rapora göre, gerçek (biyolojik) babanın ... adında başka biri olduğunun belirlendiği ve nesebin reddine dair verilen kararın kesinleştiği anlaşılmaktadır Boşanma dosyası içeriğinden; tarafların evli olduğu ancak mizaç uyumsuzluğunun olduğu bu nedenle evlilik birliği içerisinde sürekli münakaşa ettikleri, 4-5 aydır ise ayrı yaşadıkları anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından; reddedilen boşanma davası, kusur belirlemesi, davalı-karşı davacı kadının kabul edilen boşanma davası, kısmen kabul edilen kadının ziynet alacağı davası, maddi ve manevi tazminat ile vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı kadının kısmen kabul edilen ziynet alacağı davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı erkeğin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, evlilik birliğinin sarsılmasına yol açan olaylarda, davacı-karşı davalı erkeğin ağır, davalı-karşı davacı kadının ise daha az kusurlu olduğu kabul edilerek, davacı-karşı...
-YTL manevi, eşinin desteğinden mahrum kalacak olması nedeniyle 5000.-YTL de maddi tazminat isteminde bulunduğu, yargılamanın 06.07.2005 tarihli oturumunda ise maddi ve manevi tazminat istemlerinden feragat ettiği anlaşılmaktadır. Görüldüğü gibi o davada, davacı boşanma ile birlikte boşanmanın eki niteliğinde maddi ve manevi tazminat istemiş, ayrıca harcını vererek altın ve ziynet eşyalarının aynen iadesi olmadığı takdirde bedelinin tahsili için bir istekte bulunmamıştır. Eldeki ziynet ve çeyiz eşyalarının tazminine ilişkin bu dava boşanma davasının eki niteliğinde değildir. Bu nedenle davacının altın ve ziynet eşyaları üzerindeki hakkından vazgeçtiği kabul edilemez. Taraflar arasında görülerek kesinleşen boşanma kararı kesin hüküm teşkil etmediğinden, altın ve ziynet eşyalarının tazmini için dava açılmasına engel değildir....