Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Günü 18:00 saatleri arasında, her yılın 1 Temmuz günü saat 10:00 dan 20 Temmuz günü saat 18:00 a kadar yatılı kalmak suretiyle kişisel ilişki kurulmasına karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davalının şizofren tanısı olduğunu, çocuğun boğazını ve bacaklarını sıktığını, ilaç kullandığını, savcılıkta devam eden dosyalarının olduğunu, çocuğun tek başına yatılı şahsi ilişki kurulmaması gerektiğini, psikolojik rahatsızlığı olduğu halde davalı hakkında rapor alınmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini, davalının ikametinden herhangi bir inceleme yapılmadan bilirkişi raporu alınmasının hatalı olduğunu belirterek şahsi ilişkinin kaldırılmasını, aksi halde yatısız ilişki kurulmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava; müşterek çocuk ile davalı arasında ki şahsi ilişkinin kaldırılması talebine ilişkindir....

Mahkemece alınan sosyal inceleme raporu velayet düzenlemesine ilişkin olup, kişisel ilişkinin düzenlenmesi yönünden bilirkişice bir değerlendirme yapılmadığı gibi, davalı anne ile görüşülmeden, annenin yaşam koşulları incelenmeden velayet hususunda rapor düzenlenmiş olması da doğru görülmemiştir. O halde; mahkemece müşterek çocuk Alaattin Berkay ile annesi arasındaki velayet ve kişisel ilişkinin düzenlenmesi konusunda davalı anne ile görüşülüp, aynı zamanda bu hususta idrak çağındaki müşterek çocuğun görüşünün de alınması, yine uzman bilirkişiden ek sosyal inceleme raporu alınarak ve dosyada bulunan tüm deliller hep birlikte değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

Davacı kadın istinafında, şahsi ilişkinin kısıtlanması talebinde bulunmuş olup, mahkemece kurulan şahsi ilişkiye bakıldığında baba ile çocuklar arasında sömestr tatili için bir hafta şahsi ilişki kurulduğu halde ara tatillerinin hepsinde baba ile şahsi ilişki kurulmasının anne ile çocukların tatil günlerinde zaman geçirmelerini kısıtlayıcı olduğu anlaşıldığından şahsi ilişki tesisinin yeniden düzenlenmesi gerekmiştir. Bu nedenle davalı-k.davacı erkeğin tüm istinaf taleplerinin, davacı-k.davalı kadının kendi lehine hükmedilen tedbir nafakası, tazminat ve şahsi ilişki dışındaki tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi ve İştirak Nafakasının Artırılması-Nafakanın İndirilmesi Taraflar arasındaki "kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi ve iştirak nafakasının artırılması" davası ile davalı tarafından açılan "iştirak nafakasının azaltılmasına" ilişkin karşı davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı (...) tarafından, kendi davasının reddi ve reddedilen nafaka artış miktarı üzerinden yararına vekalet ücreti takdir edilmemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin...

    Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı baba vekili dava dilekçesinde; tarafların 2021 yılında anlaşmalı olarak boşandıklarını, o dönemde iki yaşında olan ortak çocuk ...'...

      Aile Mahkemesinin 2018/669 Esas 2018/712 Karar sayılı kararı ile velayeti babaya verilen tarafların müşterek çocuk 10/07/2016 doğumlu Yiğit Ali ile anne arasındaki şahsi ilişkinin eğitim ve öğretim durumuna mani olmamak kaydıyla her ayın l.ve 3.hafta sonları cumartesi saat 09.00 dan pazar akşam saat 18.00'e kadar, sömestr tatilinin ilk haftası Pazartesi günü saat 09:00'dan 7. Pazar günü saat 18:00'e kadar, dini bayramların 2.günü saat 09.00'dan akşam saat 18.00'e kadar ve yine her yıl 01.Temmuz günü sabah saat 09.00 dan 31.Temmuz akşamı saat 18.00'e kadar anne yanında kalmak suretiyle düzenlenmesi'' yönünde hüküm kurulduğu görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : İstinaf eden davalı, HMK 312/2 maddesine dikkate alınmasını, davanın açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar ve ilam harcının da 1/3' inin alınması gerektiğini bu nedenle kararın kaldırılmasını istemiştir....

      Her ne kadar davalı kadın vekili tarafından yerel mahkeme kararına karşı baba da yatılı kalacak şekilde şahsi ilişki tesisinin hatalı olduğu, yaşına göre kademeli şahsi ilişki tesisi gerektiği yönünde istinaf başvurusunda bulunulmuş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede; velayeti annede olan çocuğun her ayın 1. ve 3. haftası Cumartesi saat 10.00'dan Pazar saat 17.00'e kadar, dini bayramların 2. günü saat 10.00'dan 3. günü saat 17.00'e kadar, her yıl 1 Temmuz saat 10.00'dan 10 Temmuz saat 18.00'e kadar anneden alınarak babaya verilmesine şeklinde şahsi ilişki tesisinin çocuğun yaşına uygun olmadığı anlaşılmış ise de, karar tarihinden itibaren aradan geçen sürede çocuğun yaşının büyümesi nedeniyle yerel mahkemece belirlenen yatılı şahsi ilişkinin uygulanmasında sorun yaşanmayacağı anlaşılmakla davalı kadın vekilinin şahsi ilişki süresine yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği anlaşılmıştır....

      "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Kişisel İlişkinin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı baba ile müşterek çocuklar arasında yeniden kurulan kişisel ilişkide şahsi ilişkinin başlangıç ve bitiş saatlerinin gösterilmemesi, infazda tereddüt oluşturacağından usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Ancak, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HUMK.md.438/7)....

        sonra 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların ve 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 13. maddesi ile TCK'nın 103. maddesinin yeniden düzenlenmesi karşısında, 5237 sayılı TCK'nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü gözetilerek lehe olan hükmün önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi, her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi ve 24.11.2015 günlü, 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi yönünden...

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İştirak Nafakasının Artırılması-Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olmasına, delillerin takdirinde bir yanlışlık bulunmamasına göre, davalı-davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mahkemece verilen ilk hüküm, davacı- davalı tarafından; iştirak nafakasının miktarı, davalı-davacının kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi davasının kabulü, kendi açtığı kişisel ilişkinin kaldırılması veya değiştirilmesi davasının reddi yönünden, davalı-davacı tarafından ise; iştirak nafakasının miktarı, davacı-davalının reddedilen kişisel ilişkinin kaldırılması veya sınırlandırılması davası nedeniyle...

            UYAP Entegrasyonu