Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır. 2.İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de 2004 sayılı Kanun'un 50 nci maddesinin yollaması ile 6100 sayılı Kanun'un genel hükümlerine göre belirlenecektir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir....
İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır. 2....
olduğunu, itirazdan sonraki safahatta yapılan ödemeler de dikkate alınarak ve icra müdürlüğünce kapak hesabında dikkate alınmak üzere itirazı öğrenilmesinden sonra yasal sürede takibe haksız itirazın kaldırılmasına, takibin devamına,icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/09/2022 NUMARASI : 2022/460 ESAS - 2022/542 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; aleyhine İstanbul 12....
da meydana geldiğini, tazminat alacaklısının açtığı icra takibinde yetkili icra dairesinin kural olarak tazminat borçlusunun ikametgahı yer icra dairesi olduğunu, icra takibine yetki yönünden de itiraz ettiklerini, dosyanın ... icra dairesine gönderilmesini talep ettiklerini, İstanbul mahkemelerinin somut uyuşmazlıkta yetkili olmadığını, alacağın likit olmadığını belirterek öncelikle davanın yetki yönünden usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise süre yönünden reddine, işin esasına girilmesi halinde ise davanın esastan reddine, kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir. Dava, TTK'nin 1472. maddesine dayalı olarak halefiyet ilkesi uyarınca sigortalısına yapılan ödemenin zarara sebebiyet veren davalıdan alınması için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir. İstanbul .......
İcra takibine yapılan itiraz üzerine itirazın iptali davası açılmışsa ve icra dairesine yapılan itirazda aynı zamanda yetki itirazında da bulunulmuş ise itirazın iptali davasını gören mahkemenin ilk önce icra dairesinin yetkisine yapılan itirazı incelemek suretiyle icra takibinin yetkili icra dairesinde yapıldığına kanaat getirmesi halinde işin esasına girmesi, icra dairesinin yetkili olmadığının belirlenmesi durumunda ise esas hakkındaki itirazlara girişilmeksizin, yetkili icra dairesinde yapılan bir icra takibi bulunmaması nedeniyle itirazın iptali davasının reddine karar vermesi gerekir. Yargılama ve incelemeye konu somut olayda; HMK 6. ve 16. maddelerine göre, davacı kurumun davalı aleyhine icra takibini yapabileceği yetkili icra daireleri, davalının ikamet adresinin olduğu yerin bağlı olduğu Kumru İcra Daireleridir....
İİK'nun 65. maddesinde (Değişik: 18/2/1965-538/35 md.); "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak borçlu, maninin kalktığı günden itibaren üç gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye... mecburdur" hükmüne yer verilmiştir. Anılan hükmün uygulanabilmesi için, borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/06/2022 NUMARASI : 2022/201 ESAS - 2022/288 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Bakırköy 8. İcra Müdürlüğünün 2022/4169 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra müdürlüğünün yetkili olmadığını, yetkili icra dairesinin Büyükçekmece olduğunu ileri sürerek icra müdürlüğünün yetkisine ve imzaya itirazda ve şikayette bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yetki itirazının kabulüne karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünde borca ve takibe itiraz edildiğinden İstanbul 37.İcra Müdürlüğünün 2020/24338 Esas sayılı dosyasına konu icra takibinin DURDURULMASINA" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı adına ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, takipten haberdar olduğunu, vekil aracılığı ile itiraz etme imkanı olmasına rağmen itiraz etmediğini, vekaletname tarihinin 26/12/2018 tarihi olup, davacının yurt dışında olduğu varsayımında dahi yurt içinde yetkilendirdiği, vekilinin bulundurduğunu, vekilin itiraz etme imkanının bulunduğunu, davacının yurt dışında olduğu ve itiraz etme imkanı olmadığına yönelik mazeretinin somut deliller ile ispat edilemediğini, mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf talebinin kabulünü talep etmiştir....
Davalı borçlu T4 vekili icra dairesine vermiş olduğu 29/08/2019 tarihli ödeme emrine itiraz dilekçesinde; taraflar arasında hukuki ilişkinin bulunmadığını, borçlunun yerleşim yerinin Niğde olduğunu, Tarsus İcra Müdürlüğü'nün yetkisiz olduğunu belirterek yetkiye itiraz ettiklerini beyan etmiştir. 6100 sayılı HMK'nın Yetki itirazının ileri sürülmesi başlıklı 19. Maddesinin 2. Fıkrasında; "(2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz." hükmüne yer verilmiştir. Davalı borçlu vekili, icra dosyasına vermiş olduğu itiraz dilekçesinde, müvekkilinin yerleşim yerinin Niğde olduğunu belirtmekle yetinmiş, Tarsus İcra Müdürlüğü'nün yetkisine itiraz ederken yetkili icra dairesini bildirmemiştir....