Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı alacaklının başlattığı icra takibine borçlu yetki itirazında bulunmuş, davacı yetki itirazını kabul ederek dosya gönderilmiştir. Ayrıca itirazın iptali davasının icra takibinin yapıldığı yerde açılacağına dair yasal zorunluluk bulunmamaktadır. Mahkemece davanın yetkili icra müdürlüğünde başlatılan icra takibine karşı açıldığı kabul edilerek davalının mahkemenin yetkisine itirazı konusunda karar verilip sonucuna göre işlem yapılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlere hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Yargıtay’ın istikrar kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın mahkeme öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, icra takibinin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27/11/2013 tarihli ve 2013/13-372 E., 2013/1606 K. sayılı kararı)....

      İcra Dairesinin ... sayılı dosyasından icra takibi başlattıklarını, takibe itiraz süresini kaçırmaları nedeniyle .... İcra Hukuk Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasından gecikmiş itiraz talebinde bulunduklarını ve bu taleplerinin kabul edilmesi nedeniyle de takibin durduğunu, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. DAVALININ TALEBİ: Davalı ...Ltd. Şti. vekili verdiği cevap dilekçesinde davacının başlattığı icra takibine karşı .... İcra Hukuk Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasında yaptıkları gecikmiş itiraz taleplerinin tebligatının davacıya 04.02.2020 tarihinde ulaştığını davanın ise 22.02.2021 tarihinde açıldığını bu nedenle 2004 sayılı İİK m. 67'ye göre bir yıllık hak düşürücü sürenin dolduğunu belirterek davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir....

        Bu nokta da; itirazın iptali davasının ancak usulüne uygun bir takip bulunması koşuluna bağlı olması nedeniyle, icra dairesinin yetkisinin itirazın iptali davası bakımından da değerlendirilmesi gerekmektedir. Öğreti ve uygulamada icra dairelerinin yetkisinin kesin olmadığı kabul edilmektedir. İcra dairelerinin yetkisi bakımından da özel bir düzenleme öngörülmemiş olup, yetki hususunda İİK’nun 50. maddesinde HMK’ya atıf yapılmaktadır. (..., B.: İcra ve ... Hukuku, El Kitabı, 2.b., ... 2013, s.179 ve HGK., 24.04.2013 gün ve 2012/9-1435 E., 2013/569 K.). Bu nedenle itirazın iptali davasında olduğu gibi yetki itirazının taraflarca itiraz olarak ileri sürülmesi gerekmektedir. Son olarak yetki itirazında bulunulmasının takip hukuku bakımından değerlendirilmesi gerekirse; sadece icra dairesinin yetkisine itiraz edilmesi halinde bu yöndeki itirazı incelemek İİK'nun 50. maddesi hükmü uyarınca İcra Hukuk Mahkemesi’nin görevine girmektedir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/03/2021 NUMARASI : 2020/41 ESAS - 2021/439 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; yurtdışında ikamet eden müvekkiline Sabah Naki Arpacıoğlu varisi olarak ödeme emri gönderildiğini, tebligattan 15/01/2020 tarihinde haberdar olduğunu, birlikte yaşadıkları iddiası ile yeğenine tebliğ edilen tebligatın daha sonra dosyaya iade edildiğini, müvekkilinin Kanada’da yaşadığını, alacaklıya borcunun bulunmadığını, faiz oranının fahiş olduğunu, işlemiş faize itiraz ettiklerini belirterek, gecikmiş itirazın kabulüne, müvekkili yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

          Davalı borçlu, icra takibine itirazı sırasında yetki itirazında bulunmayarak .... İcra Dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılmakta ise de; bu husus, itirazın iptali davasının görüleceği genel mahkemenin yetkisini de kabul ettiği anlamına gelmez. İcra dairesinin yetkisine itiraz etmeyen davalı borçlunun, itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine itiraz etmeye hakkı bulunmaktadır. Bu durumda uyuşmazlığın ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri ile 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 22/01/2018 gününde oy birliği ile karar verildi....

            İcra Müdürlüğü'ne tefrik olunduğu, bu itibarla dosyada İstanbul 10. İcra Müdürlüğü 2019/4963 esas sayısıyla takip işlemlerine devam olunduğundan yukarıda belirtilen iki icra dairesinin işlemlerini de şikayetlerinin konusunu oluşturduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve talepleri doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Davacı vekilinin icra mahkemesine müracaat ile İstanbul 27. İcra Müdürlüğünün 2018/34056 Esas sayılı takip dosyasında 20/11/2019 tarihli karara konu işlemin kaldırılması, gecikmiş itiraz, takibin iptali ve durdurulması, borca itirazın kabulüne karar verilmesini talep ettiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmektedir....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/05/2022 NUMARASI : 2022/188 ESAS - 2022/412 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili hakkında İzmir 6.İcra Müdürlüğünün 2021/15039 E sayılı dosyası ile 7 örnek takip başlatıldığını, ödeme emrinin 27.01.2022 tarihinde muhtardan tebliğ alınmakla borca itiraz edildiğini, itirazın süresinde olmadığı belirtilerek reddedildiğini, yapılan tebliğin usulsüz olduğunu, tebligattan 10.02.2022 tarihinde haberdar olduğunu, tebliğ yapılan şahıs Yusuf Öncü 'nün alacaklının sigortalı çalışanı olduğunu, bu sebeple tebligat hakkında bilgi vermediğini, 2 nolu haber kağıdının kapıya yapıştırılmadığını, haber verilen kişinin imzasının alınmadığını, muhtarın müvekkiline "ben de tebligatın var" demesi üzerine haberdar...

            İİK'nun 169/a-1. maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda, başvuru yetkiye itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinden karar verilemez. Yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese bile gereken kararın verilmesi zorunludur.” (Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 18/09/2019 tarihli, 2019/9756 E, 2019/12929 K. sayılı içtihadı). İİK'nın 169/a-1. maddesine göre, yetki itirazının duruşmalı olarak incelenmesi gerekmekle, dosyanın duruşma açılarak itirazı duruşmalı incelemek üzere iadesine karar vermek gerekmiştir....

            İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/05/2023 NUMARASI : 2023/262 ESAS 2023/263 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/59243 esas sayılı dosyası ile kendisine ödeme emrinin gönderildiğini, takip konusu borçtan sorumlu olmadığını, yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını, kapısına not bırakılmadığını, muhtara verilmediğini, muhtarında kendisini arayıp haberdar etmediğini, 103 davetiyesi gelince haberdar olduğunu, borçlu bir ilgisinin olmadığını, borcun şirkete ait olduğunu, borcun diğer borçluya ait olduğunu beyan ederek hacizlerin kaldırılmasına, takibin durdurulmasına, kötü niyetli takip nedeniyle %20 kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline...

            UYAP Entegrasyonu