Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 65. maddesinde; "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir" hükmü yer almaktadır. İİK'nun 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz, süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Mazereti kabul ederse icra takibi durur. Bu durumda alacaklı ancak itirazın kaldırılması veya itirazın iptali yoluna gidebilir....

Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde usulsüz tebligatın iptali ile gecikmiş itirazın kabulüne ilişkindir. İstanbul Anadolu 11. İcra Müdürlüğü 2018/30705 Esas sayılı icra takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu ve dava dışı borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 13/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davacı - borçlunun vekili aracılığıyla 24/12/2018 tarihinde icra müdürlüğüne gecikmiş itiraz dilekçesi sunularak yetki itirazının yanında borca, faize ve ferilerine itiraz edildiği görülmektedir. İİK'nun 65. maddesinde (Değişik: 18/2/1965- 538/35 md.); "Borçlu kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir....

İcra Müdürlüğünün 2020/6392 E. dosyasındaki aynı borca itiraz etmiş iken yetkili icra dairesine gönderilip tekrar başlatılan takip borcuna öğrendiği halde itiraz etmemesinin hayatın olağan akışına aykırı ve daha önce sergilediği irade beyanına uygun olmadığını, davacı müvekkilinin yurt dışında olması ve hiçbir kusuru olmaksızın 7 günlük yasal süresinde haklı itirazını icra müdürlüğüne sunamaması sebebiyle gecikmiş itiraz müessesine başvurma zorunluluğu hasıl olduğunu, pek çok Yargıtay kararından da görüleceği üzere yurt dışında bulunma sebebinin gecikmiş itiraz için haklı sebep sayılmış olduğunu, talep edilen alacak gerçek ve mevcut bir alacak olmadığından talep edilen borca, faizine ve fer'ilerine itiraz ettiklerini bildirerek öncelikle Mudanya İcra Müdürlüğü 2020/1293 Esas icra takibinin tedbiren durdurulmasını gecikmiş itirazlarının kabulünü, takip dosyasında taşınmaza konulan haczin kaldırılmasını yargılama giderlerinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir....

İlk derece mahkemesi kararında açıklandığı ve İİK'nın 65/2. maddesinde belirtildiği üzere mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş olan borçlu, maninin ortadan kalktığı tarihten itibaren 3 gün içerisinde icra mahkemesine gecikmiş itirazda bulunmalıdır, bu nedenle icra müdürlüğüne yapılan gecikmiş itiraz başvurusu hukuki sonuç doğurmaz. Karantina süresi 28/03/2021 tarihinde sona eren davacının, bu tarihten itibaren üç gün içinde gecikmiş itiraza yönelik icra mahkemesinde dava açması gerekir iken, 20/05/2021 tarihinde bu davayı açtığı, bu nedenle davacının mercide açtığı davanın yasal süresi içerisinde olmadığı, bu durumda ilk derece mahkemesince davacının gecikmiş itirazının süre yönünden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1- b-1. bendi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine ilamsız icra takibine gidildiği, 25/01/2018 tarihinde ödeme emrinin davacı tarafa tebliğ edildiği, 12/11/2020 tarihinde davacı vekilinin icra dosyasına itirazlarını içerir dilekçe verdiği, icra müdürlüğünce 18/11/2020 tarihinde borçlu vekili süresi içinde itiraz etmediğinden itirazın reddine, takibin devamına karar verilmiş olup, şikayetin konusu davacı takip borçlusuna çıkartılan ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin olup, borçlu her ne kadar takipten 12/11/2020 tarihinde haberdar olduğunu söyleyerek 18/11/2020 tarihinde icra dosyasına itiraz dilekçesi sunmuş ise de, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu ileri süren davacının icra dosyasına yapmış olduğu itiraz ile birlikte tebligattan haberdar olduğunu beyan ettiği tarihten itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde usulsüz tebligat şikayetinde bulunması gerektiği, şikayetin ise 7 günlük süre geçtikten sonra...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/02/2022 NUMARASI : 2022/18 ESAS 2022/193 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine başlatılan örnek 7 ilamsız icra takibinde ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin tebliğ tarihinde yurt dışında olduğunu, takipten 05/01/2022 tarihinde haberdar olduğunu, bu yöndeki şikayeti kabul edilmeyecek ise gecikmiş itirazının kabul edilmesi gerektiğini, zira müvekkilinin yurt dışında olduğunu, gecikmiş itirazla birlikte icra dairesinin yetkisine, takip müstenidi senetteki imzaya ve borca itiraz ettiklerini beyanla şikayette bulunmuştur....

İİK'nın 65. maddesine dayanan gecikmiş itirazda, muhatabın, bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememesi halinde mazeretini gösterir delillerle birlikte, esasla ilgili itirazlarını ve dayanaklarını, engelin kalktığı günden itibaren üç gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerekir. Gecikmiş itiraz süresinde yapılmış ise, icra mahkemesi borçlunun bildirdiği mazeretin haklı olup olmadığını inceler. Anılan hükmün uygulanabilmesi için borçluya, usulüne uygun olarak tebligatın yapılmış olması, ancak muhatabın kendisinden kaynaklanmayan bir engel nedeniyle süresinde itiraz edememiş olması gerekir. Bir başka anlatımla, gecikmiş itirazın ön koşulu usulüne uygun bir tebligatın varlığıdır. İlk derece mahkemesince, davacı borçlu tarafından Bodrum 1....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28/06/2022 NUMARASI : 2022/284 ESAS 2022/442 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz (İcra Takibine Gecikmiş İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2022/14765 esas sayılı dosyası ile müvekkilinden alacaklı olduğu iddiası ile takip başlatıldığını, ödeme emrinin müvekkilinin yurt dışında olduğu bir dönemde tebliğ edildiğini, müvekkilinin geçici olarak yurt dışında olduğundan icra takibine yönelik itirazda bulunamadığını, müvekkilinin bir borcunun bulunmadığını, gecikmiş itirazlarının kabulüne, takibin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

İlk derece mahkemesi tarafından dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda; "...İİK'nun 168/3- 5. maddeleri hükmü gereğince kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takiplerinde borçlunun, borca itirazlar ve senedin kambiyo senedi vasfını taşımadığı yönündeki şikayetin, sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. Davacı vekili her ne kadar itirazlarının gecikmiş itiraz olarak da kabul edilebileceğini belirtmiş ise de; dosya kapsamına göre ödeme emrinin borçluya 24/08/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 5 günlük yasal süresi içerisinde açılmadığı ve gecikmiş itiraz koşullarının bulunmadığı..." gerekçesi ile "davanın reddine" karar verilmiştir....

İİK’nın 65. maddesinde; "Borçlu, kusuru olmaksızın bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edememiş ise paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz edebilir. Ancak borçlu, maninin kalktığı günden itibaren 3 gün içinde, mazeretini gösterir delillerle birlikte itiraz ve sebeplerini ve müstenidatını bildirmeye ve müteakip fıkra için yapılacak duruşmaya taalluk eden harç ve masrafları ödemeye mecburdur. İtiraz üzerine, icra mahkemesi ancak gecikme sebebinin mahiyetine ve hadisenin özelliklerine göre takibin talikini tensip edebilir. İcra mahkemesi tetkikatını evrak üzerinde yapar. Lüzumu halinde iki tarafı hemen davetle mazeretin kabule şayan olup olmadığına karar verir..." hükmüne yer verilmiştir. Yukarıdaki açıklamadan da anlaşılacağı üzere gecikmiş itirazın ön koşulu, usulüne uygun bir tebligatın yapılmış olmasıdır. Somut olayda, borçluya yapılan ödeme emrine ilişkin tebligat evrakı incelendiğinde "adresin sürekli kapalı olması sebebiyle Belde Mah....

    UYAP Entegrasyonu