Hukuk Dairesi'nce itirazın iptali davasının sonucunun beklenmesi ve geri çevrilmesi üzerine işbu dosyada verilen karar bu belgelerde celp edilerek ihtiyati haciz kararlarının infaz ve kesinleşme tarihlerinin belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda İş Bankasının kesinleşmiş bir takibi bulunmadan ihtiyati haciz kararına değer verilemeyeceğinden şikayetin tekrar reddine karar verilmiştir. Oysaki Şikayet edilen İş Bankası tarafından açılan itirazın iptali davasının lehine sonuçlandığı ve kararın kesinleştiği, ayrıca bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulduğu tasarrufun iptali davasının da banka lehine sonuçlanarak kesinleştiği dosyadaki delillerle sabittir. Kararı kesinleşen bir mahkemece verilen ihtiyati haciz kararına değer vermemek uygun değildir....
İhtiyati haciz yargılamasında, etkin hukukî himaye sağlamak, bunu sağlarken mümkün olduğunca çabuk ve seri hareket etme gerekliliği, usul kurallarına göre maddi hukuka dayanan hakkın araştırılmasından önce gelir. Maddi hukuka göre kimin haklı kimin haksız olduğu, İcra ve İflâs Kanunu'nun 264’üncü maddesi çerçevesinde itirazın kaldırılması veya itirazın iptali davası çerçevesinde ya da açılacak bir menfi tespit veya istirdat davası sırasında incelenerek sonuçlandırılacaktır. Ayrıca, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için “alacağın yargılamayı gerektirmemesi” şeklinde bir koşul kanunda öngörülmemiştir. Aksine, ihtiyati hacze konu her alacağın, kural olarak İİK’nun 264’üncü maddesi kapsamında “yargılamayı gerektirmesi” olasılığı, kanunda açıkça kabul edilmektedir.İcra ve İflâs Kanunu'nun 257’nci maddesine göre “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı …” ihtiyati haciz isteyebilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali (ihtiyati haciz) talebinin incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati haciz isteyen vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati haciz isteyen vekili, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle açtığı davada, ihtiyati haciz isteminde bulunmuştur. Mahkemece, icra takibi sırasında kefil olan borçlunun imza inkarında bulunması nedeniyle alacağın varlığı yargılamayı gerektirdiğinden ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiş, kararı ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir....
DAVA : Eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye iş bedeli için düzenlenen fatura alacağına ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkin olup, talep yargılama sırasında talep edilen ihtiyati haciz isteminin reddine dair ara karara yapılan istinaf talebi HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi İSTİNAF EDEN : Davacı vekili Taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye iş bedeli için düzenlenen fatura alacağına ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali talebine ilişkin olup, talep yargılama sırasında talep edilen ihtiyati haciz isteminin reddine dair ara karara yapılan istinaf talebi nedeniyle yapılan yargılamada, İlk Derece Mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir....
Alacaklı, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemez veya mahkemede itirazın iptali davası açmaz ise, ihtiyati haciz kendiliğinden hükümsüz kalır (düşer) (m.264,IV). Somut olayda, 13.11.2014 tarihinde genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki ihtiyati haciz (itirazın iptali) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı banka tarafından açılan itirazın iptali davası devam ederken ihtiyati haciz talep edilmiş, mahkemece 14.06.2011 tarihli ara kararla alacağın yargılamayı gerektirdiği, İİK’nun 257.maddesinde gösterilen şartların tahakkuk etmediği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Dava açılmadan önce ihtiyati haciz istenebileceği gibi, dava açıldıktan sonra ihtiyati haciz istenebilir. İİK’nun 257.maddesine göre alacak rehinle temin edilmemiş ve muaccel hale gelmişse ihtiyati haciz talep etmek mümkündür. Müteselsil kefil aleyhine 818 sayılı BK’nun 487.maddesine göre alacaklı rehinleri paraya çevirmeden ihtiyati haciz isteyebilir....
İnşaat tarafından menfi tespit davası açıldığı, tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapıldığı ve 26.03.2021 tarihli bilirkişi raporu ile davacı ... Ltd. Şti'nin, davalı ... Ltd. Şti'den 2.338.816,65 TL alacaklı olduğu şeklinde alınan bilirkişi raporuna dayalı takip başlatılmış, takibe itiraz üzerine itirazın iptali davası açılmış ve ihtiyati haciz talep edilmişse de davacının hakediş ve faturalara dayandığını beyan ettiği alacağın varlığının yargılamayı gerektirdiği, İİK 257 ve devamı maddeleri uyarınca İhtiyati Haciz şartları oluşmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin ihtiyati haciz isteminin bu aşamada koşulları bulunmadığından REDDİNE karar verilmiş, karara karşı ihtiyati haciz talep eden davacı vekili istinafa başvurmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesi ile; müvekkili ... İnşaat ile davalı ... İnşaat arasında derdest İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/438 E....
Borçlu eğer ödeme emrine itiraz ederse alacaklı ihtiyati haczin hükümsüz kalması ihtimaline karşın iki seçeneği vardır: itirazın tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden ya itirazın kaldırılmasını isteyecek ya da itirazın iptali davası açacaktır. Bununla birlikte icra mahkemesi itirazın kaldırılması talebini redderse alacaklı, bu kararın tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde genel mahkemede alacak davası açmalıdır. Aksi halde ihtiyati haciz hükümsüz kalır. Davacı borçlu tarafından her ne kadar İİK.264/1 maddesi uyarınca esas ilişkin davanın açılmadığından bahisle ihtiyati haczin hükümsüz kaldığı iddia edilmiş ise de somut olayımızda İİK.264/1 maddesinin uygulama alanı bulunmamaktadır. Zira söz konusu ihtiyati haciz kararı takipten önce alınmış bir karar değildir. Buna karşın alacaklı İİK. 264/2 maddesindeki sürelere uymak zorundadır....
Somut uyuşmazlık, yukarıda yapılan açıklamalar ışığında değerlendirildiğinde; dava konusu talebin muvazaa hukuki olgusuna dayalı tasarrufun iptali davası olduğu, böylece dava konusu taşınmazın doğrudan uyuşmazlık konusu olmadığının anlaşılması karşısında, taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulması; muvazaa hukuki olgusuna dayalı tasarrufun iptali davası yönünden iptal davasına konu taşınmaz davalının elinde bulunuyorsa davalıların tüm mal varlığına yönelik ihtiyati haciz kararı verilmesine yasal olanak bulunmadığı gözetilerek; dosyada bulunan bilgi ve belgelere, Bakırköy 51'inci İş Mahkemesinin 2021/497 (E) sayılı davasının içeriği ile borcun doğum ve taşınmazın devir tarihlerine göre yaklaşık ispat koşulunun oluştuğunun anlaşılması karşısında, dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi gerekirken, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi yerinde görülmemiştir....
Mahkeme; alacaklı davalının, borçlu aleyhine genel haciz yolu ile takibe başladığı, ödeme emrinin 06/10/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borca itiraz üzerine 13/10/2016 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklının İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 03/10/2016 tarih, 2016/1429 D.iş ,2016/1432 K sayılı kararı ile ihtiyati haciz kararı alındığı, yine davalı alacaklının İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2016/1007 Esas 2018/325 Karar numaralı dosyası ile itirazın iptali davası açtığı, yargılama sonucunda 22/04/2018 tarihinde davanın kısmen kabulüne karar verildiği, kararın istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13....