WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı vekili; davacının davalıya 27.05.2015 tarihinde taşınmazını sattığını, taşınmaz satışının tapuda gerçekleştirilmesinden evvel davalının kredi kullanacak olması sebebiyle taşınmazda cins değişikliği işleminin yapılması gerektiğini öğrendiğini, davacı ile aralarındaki anlaşma uyarınca davalının söz konusu cins değişikliği masraflarını ödemeyi taahhüt ettiğini, akabinde gerekli cins değişikliği işleminin yapıldığını ve taşınmazın davalıya satılarak tapuda devredildiğini, ancak davalının cins değişikliği işlem masraflarını ödememesi sebebiyle hizmeti verence açılan icra takibine ve itirazın iptali davasına davacının maruz kaldığını, söz konusu masrafları yargılama, icra gideri ve vekalet ücretiyle birlikte ödemek zorunda bırakıldığını ileri sürerek davacının ödemek zorunda kaldığı 7.791,49 TL'nin tahsili için başlatılmış Tavas İcra Müdürlüğünün 2019/873 Esas sayılı dosyasına yönelik davalının itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın %40ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan...

B..’a 18.11.2006 tarihinden bağlanan aylıklardan asıl davaya konu icra takibindeki miktarın kesilmesi işleminin iptali olduğundan, asıl dava bekletici mesele yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Yukarıda anlatılanlar ışığında Mahkemece, itirazın iptali davası yönünden tefrik kararı verilip sonrasında görevsizlik kararı verilmeli, söz konusu itirazın iptali davasının sonucuna göre de kurum işleminin iptali istemli birleşen dava hakkında karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı-birleşen dava davacısı S.. B.. ve davalılara iadesine, 18.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda, tüm dosya kapsamından ,davacı şirketin merkezinin şubesinin bulunduğu, taraflar arasındaki emtia alım satım işleminin şube ile gerçekleştirildiği, davacının alacağının tahsili istemiyle ra takibi başlattığı ve davanın mahkemesinde açıldığı, davalının 6100 sayılı HMK’nın 127. Maddesinde düzenlenen iki haftalık süre içerisinde yetki itirazında bulunmadığı anlaşılmaktadır. İİK.nun 67.maddesine dayanan itirazın iptali davalarında, takibin yapıldığı icra dairesinin yetki çevresinde görüleceğine dair bir usul hükmü bulunmamaktadır. İtirazın iptali davalarında genel yetki kuralları geçerlidir....

      ın 5510 sayılı Kanunun 56/2 fıkrası uyarınca ölüm aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali ile ödenmeyen aylıkların iadesi istemine ilişkin olup birleşen davada davalı-karşı davacı Kurumun yersiz ödenen aylıkların tahsiline ilişkin ... 3.İcra Müdürlüğü'nün 2013/3155 Esas sayılı takibe yapılan itirazın iptali ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, 2013/503 E sayılı asıl dava yönünden davanın reddine; birleşen 2013/1029 E, 2013/140 K sayılı dosya yönünden davanın kısmen kabul kısmen reddi ile ... 3.İcra Müdürlüğü'nün 2013/3155 E sayılı dosyasında davalı tarafından takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, karar verilmiştir. Somut olayda, mahkemenin ana dava ile ilgili verdiği ret kararı keza birleşen dava ile ilgili olarak verdiği itirazın iptali ile takibin devamına ilişkin kararı isabetlidir....

        Dosya içindeki kayıt ve belgelerden; davalının 1985-1988 tarihleri arasındaki ...’da geçen çalışmalarının fiili olmadığının tespit edilmesi üzerine 01.11.2006 dan itibaren bağlanan aylığın iptal edilerek 01.11.2006 -26.07.2011 tarihleri arasında davalıya yapılan sağlık giderlerinin tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali için işbu davanın açıldığı, mahkemece, 5510 sayılı Yasa’nın 60. maddesi gereği davalının eşi üzerinden tedavi hakkının bulunduğundan bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmış ise de, davalının aylıkların iptaline dair kurum işleminin iptali için İstanbul 22. İş Mahkemesinde ayrıca bir dava açtığı ve dosyanın henüz sonuçlanmamış olduğu anlaşılmakla, söz konusu davanın sonucunun işbu davayı da etkileyeceği belirgin olmakla (sahte sigortalılığın söz konusu olup olmaması yönünde) mahkemece, kurum işleminin iptali için açılmış olan davanın beklenip sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Taraflar arasındaki “kurum işleminin iptali ve alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İzmir 1. İş Mahkemesince verilen davanın kabulüne ilişkin 26.09.2013 tarihli ve 2013/478 E., 2013/566 K. sayılı direnme kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Hukuk Genel Kurulunun 28.02.2019 tarihli ve 2015/21-1390 E., 2019/228 K. sayılı ilamı ile karar bozulmuş, Hukuk Genel Kurulunun bozma kararından sonra ise, davalı ... tarafından asıl davada davacı aleyhine açılan itirazın iptali davası bu dava ile birleştirildikten sonra yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece bozma doğrultusunda karar verilmiş ve dosya tekrar Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir. Karar davacı birleşen dosyada davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Borçlunun, itirazın iptali ilamı ile hükmedilen vekalet ücreti, yargılama gideri, inkar tazminatı, işlemiş faiz gibi alacak kalemleri için icra emri gönderilmeden bahsi geçen fer'i alacaklar da dahil edilerek bakiye borç hesabı yapılmasının usulsüz olduğunu ileri sürerek 19.03.2013 tarihli hesap işleminin ve 05.08.2015 tarihli menkul haciz işleminin iptali, menkuller ile banka hesapları üzerindeki haczin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayet kabul edilerek, hesap işlemi ile 18.03.2013 tarihli yenileme işlemi ve haciz işlemlerinin iptaline karar verildiği , anılan kararın alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 28.04.2016 tarih ve 2015/33789 E. 2016/12588 K. sayılı ilamı ile itirazın iptali ilamının fer'isi olan alacaklar nazara alınmadan, 19.03.2013 hesap tarihi itibarı ile itirazın iptali kararı uyarınca istenebilecek asıl alacak ve faiz miktarının tespiti konusunda denetime ve hüküm kurmaya elverişli rapor tanzimi gerektiğinden bahisle...

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi İnceleme konusu karar, itirazın iptali isteğine ilişkin olup, davacısı ... davalısı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı olan Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin 2013/21833 Esas sayılı Kurum işleminin iptali istemli dosya ile alakası bulunduğundan dosyanın Yargıtay 21. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 21.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Davacı tarafça icra müdürlüğüne tekrar talepte bulunmak suretiyle yeni bir ödeme emri çıkartılmadan yani geçerli bir ödeme emri bulunmayan icra dosyasında, vaki bir itirazın varlığı gerekçesi ile itirazın iptali davasının açılmasında usul ve yasaya aykırı olduğu kanaati hasıl olmakla aşağıda belirtir şekilde hüküm kurulmuştur....

                  Davalı şirket yetkilisi, davacıya olan Üç Milyar Lira borcuna karşılık taşınmazını verdiğini ve tapuda devir işleminin gerçekleştiğini, borcun bu suretle ödendiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, tapu kaydı, davacı defterlerinin incelenmesi ile düzenlenen bilirkişi raporu, toplanan delillere göre davalının savunmasını kanıtladığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı şirket yetkilisi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK.nun 67.maddesine göre açılan itirazın iptali davasıdır. İİK.nun 67.maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde itirazın iptali davası açabilir. Bu süre hakim tarafından doğruca araştırılır. İtirazın iptali davası bu bir yıllık süre içinde açılmamış ise sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi zorunludur. İtirazın iptali davasından önce açılmış itirazın kaldırılması davası ise bir yıllık süreyi kesmez....

                    UYAP Entegrasyonu