Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/600 Esas KARAR NO : 2022/202 DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 28/10/2020 KARAR TARİHİ : 04/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA/ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının talepleri üzerine verilen kargo hizmeti neticesinde müvekkil şirketin davalı borçludan 862,66 TL tutarında alacağı bulunduğunu, müvekkilinin davalı/borçluya ait taşıma işlemlerini gerçekleştirdiğini, bu taşıma ilişkisi sonucu karşı tarafın ödemesi gereken hizmet bedeli borcu doğduğunu, ancak davalının borcu ödemediğini, bunun üzerine davalı tarafa karşı ... 25....

    Hal böyle olunca, davacı aleyhinde ipotek borcundan dolayı icra takibi yapıldığını bilen davalının, aralarındaki sözleşme uyarınca ipotek borcunun tamamından ve icra takibi yapılması nedeniyle oluşan icra vekalet ücretinden sorumlu olacağının kabulü gerekir. O halde, mahkemece davalının ipotek borcunun tamamı ile banka tarafından davacı hakkında yapılan icra takibi nedeniyle oluşan icra vekalet ücretinden sorumlu olacağı kabul edilekek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 30/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacı, avukat olarak görev yaptığını ve müvekkilinin işçilik alacaklarıyla ilgili olarak davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, takibe itiraz edilmesi üzerine itirazın iptali davası açtıklarını ancak müvekkili ile davalının anlaşması sonucu müvekkilinin davadan feragat ettiğini ve kendisinin de avukatlık ücretinden mahrum kaldığını, Avukatlık Kanunu'nun 165 maddesi uyarınca tarafların sulh olması nedeniyle avukatlık ücretinden her iki tarafın müteselsilen sorumlu olduğunu belirterek bu amaçla başlatmış olduğu takibe yönelik itirazın iptalini istemiştir. Davalı, mahkemenin yetkili olmadığını, davacının iddialarını kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu uyarınca istem kısmen kabul edilmiştir....

        Davacının kendi müvekkili ile arasındaki vekâlet ilişkisine göre hak ettiği akdi vekalet ücretinden, bu ilişkinin dışında bulunan davalı sorumlu tutulamaz. Şu durumda; yanılgılı gerekçe ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre hesaplanan vekalet ücretinin yanı sıra, akdi vekalet ücretinden de davalının sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, davacının tüm; davalının diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/10/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, vekalet ücretinden kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Karar Sulh Hukuk Mahkemesince verilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 3.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 3.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 04.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Asliye Hukuk Mahkemesince ise, taraflar arasındaki uyuşmazlığın vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik olduğu, bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda seçimlik hakka sahip olup dosyanın davacıların seçim hakkı doğrultusunda yetkili mahkemede açıldığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İtirazın iptali davasında usulüne uygun olarak başlatılmış ve itirazla durmuş bir takibin varlığı dava şartı olup, 6100 sayılı HMK'nın 115. maddesi uyarınca dava şartının varlığı yargılamanın her aşamasında mahkemece re'sen gözetilmelidir. İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir....

              ANKARA TÜRK MİLLETİ ADINA 6.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/486 Esas KARAR NO : 2021/166 ####### DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : Thu Oct 15 00:00:00 TRT 2020 KARAR TARİHİ : 18/02/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA Davacı vekilinin Mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile tarafımızca davalı aleyhine. ... Müdürlüğünün ... E. sayılı dosyası üzerinden faturalardan kaynaklı toplam 9.409.08 TL.'nin tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçluya gönderilen ödeme emri. 30.06.2020 tarihinde tebliğ olmuştur....

                DAVA : İtirazın İptali (Otoyol Geçiş Ücretinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 24/05/2021 KARAR TARİHİ : 24/12/2021 KARAR YAZMA TARİHİ : 11/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Otoyol Geçiş Ücretinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili tarafından işletilen köprü ve otoyoldan davalıya ait muhtelif plakalı araçların ihlalli geçişler yaptığını, yasal süresinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla Ankara ........

                  İtirazın iptali davasının görülebilmesi için icra takibine süresinde yapılmış geçerli bir itirazın mevcut olması gerekli olup, dava konusu olayda, icra takibine süresinde yapılmış geçerli bir itirazın bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verildiğinden, 4.12.2005 tarihli AAÜT’nin 7. maddesinin 3.fıkrası gereğince davalı yararına 400,00 YTL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, anılan hüküm gözardı edilerek 1.435,60 YTL vekalet ücretine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK.’nun 438/7. maddesi gereğidir....

                    İcra Müdürlüğü'nün 2013/17882 E sayılı dosyasında 29.07.2013 tarihinde icra takibine geçtiğini, davalının takipten sonra takibe konu faturalara konu sadece asıl alacak bedellerini ödediğini, ödemenin vadeden sonra yapılması nedeniyle işleyen faiz, icra takip harç ve masrafları ile yasal vekalet ücretinin istenilmesine rağmen bunların ödenmediğini, ödeme emrinin tebliğinden sonra takibin tamamına itiraz edildiğini, davalı tarafça fatura bedelleri ödenmiş olmakla alacağın varlığının kabul edildiğini, icra takibi başlatılmasına sebebiyet verildiğini, işlemiş faiz alacağı da ödenmediğinden davalının takip harç ve masrafları ile yasal icra vekalet ücretinden sorumlu olduğunu, ancak davalı ile yapılan harici anlaşma gereğince işlemiş faiz alacağıdan vazgeçildiğini ileri sürerek, davalı borçlu tarafından takibe yapılan itirazın 2.786,64 TL yasal icra vekalet ücreti, 144,16 TL takip harçları, 2 tebligat 1 baro pulu gideri 21,90 TL olmak üzere toplam 2.952,70 TL üzerinden iptaline, % 20 icra inkâr...

                      UYAP Entegrasyonu