İcra Müdürlüğü’nün 2008/1529 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, davalının itirazı ile takibin durduğunu belirterek, itirazın iptali ile haksız itiraz nedeniyle icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, itirazın kısmen iptali ile takibin devamına, alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. İcra takibine konu edilen alacak kalemlerindeki miktarlar alınan bilirkişi raporu ile belirlenmiştir. Uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirdiğinden ve tazminat tutarı belirgin (likid) olmadığından, olayda uygulama yeri bulunmayan İcra ve İflas Kanunu'nun 67/2. maddesi gereğince davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına yasal olanak bulunmamaktadır....
Mahkemece, dava kısmen kabul edilmiş, taraflar yararına icra inkar tazminatı ödetilmesi hüküm altına alınmıştır. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. 1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir. 2-Davadaki istemin dayanağı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesidir. Anılan maddenin 2.fıkrası hükmüne göre, alacaklının dava lehine sonuçlanan borçlu yararına icra inkar tazminatı ödemesi için takibinde haksız ve kötüniyetli olması gerekir. Bu iki koşul bir arada olmaksızın salt davanın reddi, alacaklının borçluya inkar tazminatı ödemesini gerektirmez. Mahkemece, alacaklı davacının icra takibinde hangi nedenlerle haksız ve kötüniyetli olduğu karar gerekçesinde gösterilmeksizin koşulları gerçekleşmiş gibi alacaklı aleyhine inkar tazminatı ödetilmesine hüküm kurulması doğru olmamıştır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, ticari satıştan kaynaklanan faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yönelik kısmi itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddi ile %40 kötüniyet tazminatının davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde takibe konu faturaların taraf defterlerinde kayıtlı olduğu ve davalının borcunu ödemediği, kısmi itirazın yerinde olmadığı gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, davalı borçlunun icra dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 3.545.96.-TL üzerinden devamına, 3.545.96....
Dava, itirazın iptali davası olduğundan ve davalı taraf itirazdan vazgeçmekle davacının takibe devam imkanı geri geldiğinden eldeki davanın konusunun kalmadığı kabul edilmiş, itirazdan vazgeçen davalı taraf, itirazında haksız olduğunu da kabul etmiş olmakla birlikte davacı tarafça vekalet ücreti ve inkar tazminatı talebi geri alındığından davalı aleyhine inkar tazminatı ve vekalet ücreti takdirine gidilmeksizin ve yargılama giderleri de davacı üzerinde bırakılarak aşağıdaki karar verilmiştir....
Mahkemece, davanın kabulüne, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, alacak likit olmadığından inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacının temyiz itirazına gelince; davacı eldeki davada, kredi sözleşmesi kapsamında haksız olarak tahsil edilen bedellerin iadesine yönelik icra takibine vaki itirazın iptali ile yüzde 20 icra inkar tazminatı istemiş, mahkemece davanın kabulüne, alacak likit olmadığından inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. İcra ve İflas Kanunu'nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı bankadan kullandığı kredi nedeniyle kendisinden haksız olarak alınan dosya masraflarının tahsili için başlattıkları icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, inkar tazminatı şartları oluşmadığından reddine karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı icra inkar tazminatı talebinde bulunmuş ise de mahkemece alacağın yargılamayı gerektirdiği gerekçe gösterilerek davacının bu konudaki talebinin reddine karar verilmiştir....
İ.İ.K.nun 67/2 maddesi uyarınca borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının dava ederek haklı çıkması zorunludur. Borçlunun kotü niyetle itiraz etmiş olması yasal koşul değildir. İcra inkar tazminatı işin çabuk bitirilmesine engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı alacağın likit ve belli olması gerekir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tesbit edebilir durumda ise alacağın likit ve belli olduğunun kabulü gerekir. Öte yanda alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. Açıklanan yasal kurallar ışığında icra inkar tazminatı taleplerine konu olan alacaklar değerlendirildiğinde icra inkar tazminatı na hükmedilmesi gerekir. Mahkemece yanlış değerlendirme sonucu bu istem konusunda karar verilmemesi 2011/20014 2012/3277 usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Mahkemece, davanın kabulü ile davalının itirazın iptaline, koşulları oluşmadığı gerekçesiyle icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı vekilinin icra inkar tazminatına yönelik temyiz itirazlarına gelince; İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2 maddesinde düzenlenen icra inkar tazminatının amacı alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik haksız itirazları önlemektir. Eğer alacaklı itirazın iptali davasında haklı çıkar ve borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse istek halinde alacaklı yararına, eğer davalı borçlu haklı çıkar ve dava reddedilirse bu kez alacaklının takibinde haksız ve kötü niyetli olması koşulu ile yine istek halinde borçlu yararına tazminata hükmedilir....
Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, takibe yapılan itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle itirazın iptaliyle takibin kaldığı yerden devamına, icra inkar tazminatına ilişkin talebin ise dava yargılamayı gerektirdiğinden ve alacak likit olmadığından reddine karar verildiği görülmüştür. Temyiz: Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacının icra inkar tazminatına hak kazanıp kazanmayacağı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. İtirazın iptali davasında borçlunun haksızlığına karar verilmesi halinde ve alacaklının talep etmiş olması şartıyla, borç miktarının Kanunda gösterilen orandan az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilir....
Davacı vekili, dava dilekçesinde ve 25.6.2004 günlü oturumda 13.000.000.000.TL alacaklarının %40 icra inkar tazminatı ile birlikte fatura tarihlerinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. İtirazın iptali ve alacak davaları hukuki sonuçları itibariyle farklı niteliktedir."İtirazın iptali" davasında öngörülmesine karşın "Alacak" davasında icra inkar tazminatına hükmedilemez. Bu nedenle mahkemece davacı yana bu bağlamda talebi açıklattırılıp davanın itirazın iptali mi, yoksa alacak davası mı olduğu belirlenerek oluşacak duruma göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde alacağın tahsiliyle birlikte %40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı yanın temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.9.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....