Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili bankanın, davadışı ....San.ve Tic.AŞ.’nin bankaya olan kredi borcu nedeniyle alacak haklarını BK’nun 162, 170 vd .hükümlerine göre alacağın temliki yoluyla bankaya devrettiği 50.000 TL miktarlı çek ile ilgili olarak davalı şirket hakkında başlattıkları takibin davalının itirazı üzerine durduğunu, davalının kötüniyetli olup sebepsiz zenginleştiğini bildirerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Sebepsiz zenginleşme hâlinde zenginleşen ve fakirleşen arasında kanun gereği bir borç ilişkisi doğmakta olup bu borcun konusu malvarlığında meydana gelen fazlalığın geri verilmesidir. Sebepsiz zenginleşmede sadece mal varlığındaki eksilmenin giderilmesinin talep edilmesi söz konusudur. 28. Görüldüğü gibi, sebepsiz zenginleşme ikincil (talî) nitelikte olup mal varlığındaki azalmanın başka aslî nitelikteki davalarla önlenmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme davası gündeme gelemez. Başka bir anlatımla aynı olayda, aynî haktan (istihkak davası), zilyetlikten, sözleşmeden, sözleşme benzeri hukukî ilişkiden veya haksız fiilden kaynaklanan bir talebin ileri sürülmesi mümkün ise, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulama alanı bulamayacaktır. 29. Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendiğinde; davaya konu edilen alacağın sözleşmeden mi yoksa sebepsiz zenginleşmeden mi kaynaklandığı hususu uyuşmalığın çözümünde ayırıcı unsur olarak karşımıza çıkmaktadır....

      Dava konusu çek, süresinde bankaya ibraz edilmediğinden kambiyo hukukundan kaynaklanan haklar yitirilmiş ise de, bu gibi durumlarda taraflar arasında temel ilişki bulunması halinde çeke yazılı delil başlangıcı olarak dayanılabilir ve alacağın her türlü delille ispatı olanaklı hale gelir.Taraflar arasında temel ilişki bulunmaması halinde ise, TTK.nun 644.maddesi hükmü çerçevesinde sebepsiz zenginleşme iddiası ile alacağın talep edilmesi mümkündür. HUMK.nun 76.maddesi uyarınca olayların açıklanması taraflara, hukuki nitelendirmesi hakime aittir.Somut olayda dava dilekçesindeki anlatımlardan sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayanıldığının kabulü gerekir. Sebepsiz zenginleşme davalarında sebepsiz zenginleşmediğini davalı keşidecinin kanıtlaması gerekmektedir....

        Temyize konu mahkeme kararında ise uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme hukuksal sebebine dayalı alacak istemi şeklinde nitelendirilmiştir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 13.06.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı Hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, sebepsiz zenginleşme hukuki sebebine dayalı alacak istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’ne aittir. SONUÇ: 3. Hukuk Dairesi’nin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 26.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Temyize konu mahkeme kararında ise uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme hukuksal sebebine dayalı alacak istemi şeklinde nitelendirilmiştir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 19.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülemez. Zira vücuda getiren paydaş tarafından kullanılan muhdesatın, diğer paydaşlara herhangi bir katkısı bulunmamaktadır. Ekonomik yönden zenginleşme ve fakirleşmenin, satış suretiyle taşınmazdaki ortaklığın giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Daha açık deyişle, sebepsiz zenginleşme; satışın yapılıp bedelinin ödendiği tarihte gerçekleşir. İyileştirmeden doğan sebepsiz zenginleşme nedeniyle hükmedilecek miktar, iyileştirmenin satış tarihinde taşınmazın değerinde meydana getirdiği artış oranında olmalıdır. Sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanan işbu davada, yerleşmiş içtihatlar ve yasal düzenlemeler gereğince satış yolu ile ortaklığın giderilmesine konu olan taşınmaza ilişkin alacak talebinde bulunabilmek için fakirleşme ve zenginleşme anının birlikte gerçekleşmesi gerekir....

              T2 29/01/2020 tarihli dilekçesi ile ihtiyati haciz talebinde bulunduğu görülmekle, Dosyanın tetkikinde, davacının TMK'nın 723. ve 729. maddelerine dayalı olarak sebepsiz zenginleşme nedeniyle ağaçların ve sulama sisteminin bedelinin tahsili amaçlı ilamsız icra takibi yaptığı, takibe itiraz edilmesi üzerine, iş bu dosyamızdan itirazın iptali davasını açtığı görülmüştür. Tapu iptali ve tescil kararının kesinleşmesi üzerine, arazi üzerindeki ağaçlar ve fidanlar yönünden davalı aleyhine sebepsiz zenginleşme ihtimali doğmakta ise de TMK'nın 723. ve 729. maddelerine göre, davacının iyiniyetli olup olmaması doğrultusunda istenebilecek miktarın değişiklik göstereceği aşikardır. İyi niyetli olunması halinde muhik bir tazminat belirlenmesi gerekirken, iyi niyetli olunmaması halinde ise asgari levazım bedeli belirlenecektir. Davacı taraf ise ağaçların ve sulama sisteminin tamamının gerçek değerini talep etmektedir....

              Öyle ise, dava konusu olayda sebepsiz zenginleşenin davalı olduğunun kabulü gerekir.", olarak belirtildiği üzere, davacı sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak ödediği paranın iadesini talep edebilir ve sebepsiz zenginleşme davasının davalısı, mal varlığı zenginleşen asıl icra dosyası alacaklısıdır. 6098 sayılı TBK'nun sebepsiz zenginleşme davalarında zamanaşımını düzenleyen 82. maddesinde "Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar." düzenlemesine yer verilmiş olup , davalı davacı tarafından ödemenin 30.10.2019 tarihinde yapıldığı ve alacağın zamanaşımına uğradığını iddia etmiş ise de, davacı kendi içerisinde ödeme tarihi itibariyle istem hakkı olduğunu bilse bile, bu istem hakkını ileri sürebilmesi istihkak iddiasının kabul edilmesi ile mümkündür ki davacı 15/06/2022 tarihli Yargıtay onama ilamından...

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava, tapu iptali ve tescil, bu talebin yerinde görülmemesi halinde ise sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı tazminat isteğine ilişkin olmakla birlikte, Mahkemenin önceki tarihli ret kararı Dairemizce, davacı yanın tapu iptali ve tescil isteği yönünden temyiz itirazları reddedilerek yalnızca tazminat isteği yönünden bozulmuş, bozmaya uyularak sebepsiz zenginleşme hukuki nedenine dayalı tazminat talebi yönünden verilen ret kararı, bu istek yönünden temyiz edilmiştir. Davanın belirtilen niteliğine göre; temyiz inceleme görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun Hukuk Daireleri arasındaki iş bölümüne ilişkin 23.1.2020 tarih 1 sayılı kararı uyarınca Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.01.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu