nin bu dosya üzerinden ihtiyati haciz talep ettiğini ancak bu talebinin mahkeme tarafından reddedildiğini, aynı sözleşmeden kaynaklanan derdest davalar bulunması nedeni ile yeniden ihtiyati haciz talebi söz konusu olacak ise bunun da derdest itirazın iptali ve menfi tespit davasının bulunduğu mahkemeden talep edilmesi gerektiğini ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Karşı taraf (alacaklı) vekili; itirazın haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu savunarak itirazın reddini istemiştir. Mahkemece, duruşmalı olarak yapılan incelemeye göre; lehine ihtiyati haciz kararı verilen banka tarafından açılan ve halen ... 9. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/566 esas sayılı dosyasında devam eden itirazın iptali ve menfi tespit davalarının derdest olduğu, aynı sözleşmeden kaynaklanan ihtiyati haciz taleplerinde ......
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, fatura ve cari hesaptan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine; istinaf, dava içinde verilen ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın reddine dair verilen ara karara ilişkindir. İlk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin kabulüne karşı davalı tarafça yapılan itirazın reddine dair verilen ara karara karşı, davalı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönleriyle sınırlı olarak yapılmıştır. İhtiyati haciz talep eden davacı vekilince, müvekkilinin davalıyla yaptığı sözleşme uyarınca taşıma hizmeti verdiğini, sözleşme uyarınca muaccel olan fatura alacaklarının ödenmediğini, bu nednele davalı aleyhine yapılan takibe itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile ihtiyati haciz kararı verilmesi talep edilmiştir....
alacaklı vekiline tebliğinden itibaren 1 aylık kesin süre içerisinde arabuluculuk yoluna başvurulmadığı ve itirazın iptali davası açılmadığı anlaşıldığından dava konusu uyuşmazlıkta ihtiyati haciz kararının hükümsüz kaldığı anlaşıldığından davalılar vekilinin mahkememizin 14/02/2023 tarihli ihtiyati hacze yönelik aynen devam kararına karşı yapmış olduğu itirazın kabulüne, söz konusu aynen devamına karar verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir."...
Alacaklı, borçlunun bu itirazını gidermek (hükümden düşürmek) için, itirazın kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde, ya icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemek (m.68-70) veya mahkemede itirazın iptali davası açmak (m.67) zorundadır ( m.264,II,c.2). Alacaklı, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemez veya mahkemede itirazın iptali davası açmaz ise, ihtiyati haciz kendiliğinden hükümsüz kalır (düşer) (m.264,IV). Bu konudaki şikayet, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili olup süresiz şikayete tabidir. Alacaklının yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istememesi ya da mahkemede itirazın iptali davası açmaması halinde yalnız ihtiyati haciz hükümsüz kalır (m.264,IV); icra takibi ise, (ihtiyati haczin hükümsüz kalmasına rağmen) derdest kalmakta devam eder....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/188 Esas sayılı dosyasında istediği ihtiyati haciz talebinin mahkemece reddedildiğini belirterek, hukuka ve yasalara aykırı ilk derece mahkemesinin ihtiyati hacze itirazın reddi kararının kaldırılarak itirazın kabulüne, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İNCELEME VE GEREKÇE Dava, ticari satımdan kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkin olup, davacı yanca itirazın iptali davasıyla birlikte ihtiyati haciz talep edilmiştir. Davacı, taraflar arasındaki satım sözleşmesi kapsamında, davalıya teslim edilen emtianın bedelinin tahsili amacıyla takip başlatmış, süresinde itiraz edilmesi üzerine itirazın iptali ile birlikte ihtiyati haciz istemiş, ilk derece mahkemesince, dosya kapsamında bulunan fatura, sevk irsaliyeleri ve Ba-Bs formları dikkate alınarak ihtiyati haciz istemi kabul edilmiştir....
Davacı dava dilekçesi ile birlikte açıkça ihtiyati haciz talep etmiş olmasına rağmen ilk derece mahkemesince 30/09/2021 tarihli tensip tutanağı ile talebinin ihtiyati tedbir olarak değerlendirilerek bu yöndeki ihtiyati tedbir talebinin reddi yönünde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Bu sebeple ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gereklidir. İhtiyati haciz talebi açılmış olan itirazın iptali davasında talep edilmiştir. Davacı vekili bu talebine dayanak olarak dava dilekçesi ile taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan faturalara dayanmıştır. Açılmış olan itirazın iptali davası bilindiği üzere bir icra takibine bağlı olmakta ve o icra takibinde borçlu tarafından yapılan itirazın hükümden düşürülmesini amaç edinmektedir. İtiraz üzerine icra takibi durduğundan itirazın hükümden düşürülmesi amacıyla itirazın iptali davası açılmaktadır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 29/04/2022 NUMARASI KARAR TARİHİ : 05/07/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2022 Taraflar arasındaki itirazın iptali davası kapsamında ihtiyati haciz isteminin yargılaması sonunda ara kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz isteminin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı ihtiyati haciz isteyen davacı vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....
HMK m. 5-... uyarınca belirleneceğine ve bu hükümler uyarınca ihtiyati haciz kararı veren mahkemenin yetkisinin bulunmadığının anlaşılmasına göre ihtiyati haciz kararını kaldıran yerel mahkeme kararının onanması gerektiği kanaatinde olduğumdan aksi yöndeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum....
Alacaklı ihtiyati haciz kararını infaz ettirdikten sonra İİK 264/1. fıkrasında öngörülen süreler içinde takip yapması veya dava açması gerekir. Ancak takibe başladıktan sonra ihtiyati haciz kararı alınmış ise ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren 10 gün içinde takip yaptığı icra dairesinden icrasının istemek zorundadır. Aksi halde haciz kalkar. İİK'nun 264/2. fıkrası uyarınca ihtiyati haciz kararı alınmış ve icra edilmiş olan "icra takibinde borçlu ödeme emrine itiraz ederse bu itiraz hemen alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istemeye veya mahkemede dava açmaya mecburdur. İcra mahkemesi itirazın kaldırılması talebini reddederse alacaklının kararın tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde dava açması lazımdır." Bu hükme göre alacaklının icra mahkemesinde 7 günde itirazın kaldırılmasını isteme süresi itirazın kendisine tebliğ edilmesine bağlıdır....
Alacaklı, borçluya karşı bir icra takibi yapmadan veya dava açmadan önce ihtiyati haciz kararı almış ve buna dayanarak borçlunun mallarına haciz koydurmuşsa yedi gün içinde borçluya karşı takip talebinde bulunmak veya alacak davası açmak zorundadır, aksi halde, ihtiyati haciz kararı düşer ( İİK.m.264 ). Alacaklı yedi gün içinde icra takibi yaparsa, icra dairesi borçluya bir ödeme emri gönderir. Borçlu ödeme emrine itiraz ederse, bu itiraz icra dairesi borçluya bir ödeme emri gönderir. Borçlu ödeme emrine itiraz ederse, bu itiraz icra dairesi tarafından alacaklıya tebliğ olunur. Alacaklı, bu itirazı gidermek için yedi gün içinde ya tetkik merciinden itirazın kaldırılmasını istemek, ya da mahkemede itirazın iptali davası açmak zorundadır. Aksi halde, ihtiyati haciz hükümsüz kalır ( İİK.m.264/5 ). İcra takibinden sonra alınmış ihtiyati haciz kararında da aynı sürelere uymak zorunludur....