Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davalının dava dışı İsmet Kurt ile davacı banka arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin kefili olduğu, kefaletin geçerli olması nedeniyle takip konusu borçtan dolayı sorumlu bulunduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin şartları bulunmadığından reddine karar verilmiş, hüküm icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin yanlış olduğu gerekçesi ile davacı banka vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Anılan sözleşmeye dayalı alacak likit (bilinebilir, belirlenebilir, hesap edilebilir) nitelikte olduğundan mahkemece davacı yararına hükmedilen miktar gözetilerek İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, bu yöndeki talebin reddinde isabet görülmemiştir....

    Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davalının dava dışı İsmet Kurt ile davacı banka arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin kefili olduğu, kefaletin geçerli olması nedeniyle takip konusu borçtan dolayı sorumlu bulunduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin şartları bulunmadığından reddine karar verilmiş, hüküm icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin yanlış olduğu gerekçesi ile davacı banka vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Anılan sözleşmeye dayalı alacak likit (bilinebilir, belirlenebilir, hesap edilebilir) nitelikte olduğundan mahkemece davacı yararına hükmedilen miktar gözetilerek İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, bu yöndeki talebin reddinde isabet görülmemiştir....

      Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde davalının dava dışı ... ile davacı banka arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin kefili olduğu, kefaletin geçerli olması nedeniyle takip konusu borçtan dolayı sorumlu bulunduğu gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamına, icra inkar tazminatı talebinin şartları bulunmadığından reddine karar verilmiş, hüküm icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin yanlış olduğu gerekçesi ile davacı banka vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Anılan sözleşmeye dayalı alacak likit (bilinebilir, belirlenebilir, hesap edilebilir) nitelikte olduğundan mahkemece davacı yararına hükmedilen miktar gözetilerek İİK’nun 67/2. maddesi uyarınca icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, bu yöndeki talebin reddinde isabet görülmemiştir....

        Davacı, kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 7.7.2009 tarih ve 27281 sayıl Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5915 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 2.maddesi uyarınca 5464 sayılı yasaya eklenen geçici 5.madde hükmüyle banka kredi kartı borcu bulunan kart hamillerine borcun yeniden yapılandırılması ve takside bağlanması suretiyle tasfiyesi konusunda bir takım olanaklar sağlamıştır. Bu durumda mahkemece, banka kredi kartı hamilinin anılan yasa hükmünden yararlanmak üzere süresinde başvuruda bulunup bulunmadığı, başvuruda bulunmuş ise geçici 5.maddede öngörülen koşulları yerine getirip getirmediği hususunda araştırma, inceleme ve değerlendirme yapılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalıya 26.1.005 ve muhtelif tarihli ve muhtelif bedelli banka havaleleri ile ve 2.500 TL. de elden olmak üzere toplam 15.117 TL. borç verdiğini, davalının ödeme yapmadığı gibi, yapılan takibe de haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile % 40 inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı, usulüne uygun tebliğe rağmen duruşmaya gelmemiş, cevap da vermemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, itirazın iptali ile % 40 tazminata karar verilmiş, hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacı banka ile davalı arasında imzalanan kredi kartı üyelik sözleşmesine istinaden davalıya verilen kredi kartının kullanımından kaynaklı borcun keşide edilen ihtarnameye rağmen ödenmemesi üzerine ... 9. İcra Müdürlüğü’nün 2015/55 E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh HukukMahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Dava, kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalılar davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delillere göre davanın kısmen kabulüne ve reddedilen miktar üzerinden davacı bankanın %40 oranında tazminatla sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm davacı banka vekilince temyiz edilmiştir. 5411 sayılı Bankalar Kanununun geçici 13.maddesi yollamasıyla aynı yasanın 138/1.maddesi uyarınca davacı banka aleyhine tazminata hükmedilmesi doğru değildir....

                itiraz edildiğini ileri sürerek haksız ve yersiz itirazın iptali ile takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Dava, genel kredi sözleşmesi uyarınca verilen teminat mektubu bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı banka ile davalı şirket arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesi uyarınca banka tarafından şirkete 13.04.2016 tarihli 30.000 TL bedelli teminat mektubu verildiği, diğer davalılarında kefaletinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Davacı banka, 3. şahsın talebi üzerine teminat bedelini derhal ödemek zorundadır. Ödediği bedelinde tahsilini davalı borçlulardan isteyebilecektir. Ancak davacı banka teminatın paraya çevrilmesi istemini yerine getirmemiş, icra takibi sonucunda 3. şahsa faiz, masraf ile birlikte ödemede bulunmuştur. Banka kendi kusuru ile teminat mektubu bedelini 3.şahsın ilk yazılı talebi üzerine yatırmadığından ödediği faiz ve masraflar için davalılara rücu edemez....

                    Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre,davacının davalılar aleyhine taraflar arasında yapılan bankacılık hizmetleri sözleşmesinden doğan kredi sözleşmesinden dolayı borçlu olduğundan bahisle icra takibi yapıldığı, davalıların borçları ödediğine ilişkin olarak dosyaya herhangi bir belge ve makbuz ibraz etmediği, taraflar arasında yapılan bankacılık hizmetleri sözleşmesi gereği delil kabul edilen banka kayıt ve belgelerine göre davaya konu borcun ödenmediği gerekçesiyle davanın kabulüne ve alacak miktarının tespiti yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davacının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, banka kredisinin ödenmemesi nedeniyle gerçekleşen banka alacağının kefillerden tahsilini amaçlayan itirazın iptali davasıdır....

                      UYAP Entegrasyonu