İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki takibin iptali ve imhal nedeniyle icranın geri bırakılması uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince; şikayetin kabulü ile Ankara 10. İcra Müdürlüğünün 2020/5618 E. Sayılı dosyasında yapılan takibin icrasının 480.000,00 TL alacak bakımından geri bırakılmasına karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Şti. ve ... yönünden takibin durdurulmasına karar verildiği, davacı borçlu ... yönünden takibe devam edildiği, dava dışı takip boçluları ... Şti. ve ... tarafından işbu davanın davalısı ... aleyhine Antalya ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin ... Esas sayılı dosyasında takibin taliki veya iptali istemli dava açıldığı, ilgili dosyada alınan bilirkişi raporunda işbu davaya konu Antalya ... İcra Dairesi'nin ... esas sayılı dosyasına konu borcun takip öncesi itfa edildiğinin tespit edildiği ve yapılan yargılama sonucunda Antalya ... Müdürlüğü ... Esas sayılı takibin dava dışı borçlular yönünden durdurulmasına karar verildiği, işbu kararın taraflarca istinaf edilmeyerek kesinleştiği, ilgili dosyada alınan bilirkişi raporu ve kesinleşen mahkeme kararıyla da sabit olduğu üzere işbu davanın konusu olan borcun takip tarihinden önce itfa edilmiş olduğu, böylece davacının dava konusu icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığı anlaşıldığından davanın kabulüne, davacının Antalya ......
İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı süreye tabi değildir. O halde mahkemece, öncelikle duruşma açılarak taraf teşkili sağlandıktan sonra, borçlunun haricen ödemeye ilişkin olarak sunduğu 01.9.2013 tarihli belge alacaklıya gösterilip beyanı alındıktan sonra, sonucuna göre İİK'nun 71. maddesi kapsamında değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Nitekim, davacı vekili tarafından itfa nedenine dayanılarak ... 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nde takibin taliki veya iptali konusunda talepte bulunulmuş anılan mahkemece verilen kararın temyizi üzerine Yargıtay 12.HD’nin 11.5.2009 gün, 2009/2463 Esas ve 2009/10193 K sayılı bozma kararı tesis edilmiştir. Mahkemece, yukarıda belirtilen yasa hükmü ve icra mahkemesinden itfa nedeniyle talepte bulunulmuş olması gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 6.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İş sayılı tevdi mahalli tayinine ilişkin kararı gereğince 25.9.2013 tarihinde alacaklıya ödendiğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece, önceden başlatılmış olan takip ile şikayete konu işbu takibin borçlularının farklı olması nedeniyle mükerrerlik şikayetinin esastan reddine, itfa itirazının ise süreden reddine karar verildiği, kararın borçlu tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 24.9.2018 tarih ve 2018/11450 E. - 2018/8580 K. sayılı ilamı ile mükerrerlik şikayetinin süreye tabi olmadığından bahisle işin esasının incelenmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulduğu, alacaklı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulduğu görülmektedir. Dairemizce her ne kadar mahkemenin kararı, mükerrerlik şikayetinin süreden reddinin isabetsiz olduğundan bahisle bozulmuş ise de, mahkemece, borçlunun takibin mükerrer olduğuna ilişkin isteminin esası incelenerek; ... 7....
Taraflar arasındaki takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin itfa itirazı üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince istemin reddine karar verilmiştir. Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına ve istemin kabulü ile itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
Somut olayda, borçlunun şikayet dilekçesinde borcun ödendiğini ileri sürdüğü 16.7.2013 ve 22.7.2013 tarihleri, borçluya ödeme emri tebliğ tarihi olan 16.5.2013'ten ve dolayısıyla takibin kesinleştiği dönemden sonrasına ait olup, başvuru bu hali ile İİK'nun 71. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazıdır. İİK'nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bir diğer anlatımla takibin kesinleşmesinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazı süreye tabi değildir....
maddesi gereğince davalı alacaklı tarafından ortaklığın giderilmesi davası ikame edildiği, yargılama aşamasında alacağın tahsil edilmesi nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiği ve kararın kesinleştiği görülmüştür. İİK'nın 71/1. maddesinde; "Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir" hükmüne yer verilmiştir. Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK'nın 71/1. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, örnek 10 numaralı ödeme emrinin 15/04/2019 tarihinde tebliği üzerine borçlunun 14/07/2020 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvuruda, dilekçe ekinde sunduğu 12/05/2019 tarihli ibra belgesi ile borcu ödendiği ve alacaklı tarafından ibra edildiği ileri sürerek takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. Başvuru bu hali ile İİK.nun 71/1. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine yönelik itfa itirazıdır. İİK.nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir....
İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.'' hükmüne yer verildiği, davacı borçlu 7181 sayılı Kanun'un 19. maddesi ile 4721 sayılı TMK'nın 883. maddesine eklenen ikinci fıkra gereğince ipoteğin sona erdiğini iddia etmiş olup takip tarihi itibarı ile takibe konu taşınmazın tapu kaydında ipoteğin mevcut olduğu, ipoteğin terkin ile sona ereceğinden takip tarihi itibarı ile ipoteğin geçerli olup olmadığının dar yetkili icra mahkemesince değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle takibin iptali talebinin reddine karar verilmiştir....