Bu sebeple davalının davaya konu takip ve haciz işleminde kötüniyetli ve ağır kusurlu olduğundan söz edilemeyeceği kanaatine varıldığından davacının manevi tazminat talebinin reddi yerinde olduğundan davacının manevi tazminat talebi ile ilgili istnaf talebinin HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davalı vekili cevabında, davacıdan fazla para tahsilinin söz konusu olmadığını, teminat mektuplarının tazmininde ihtar zorunluluğu bulunmadığını, manevi tazminat talebinin haksız ve yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
çekin kambiyo vasfında olması ve ciro silsilesinde herhangi bir kopukluk olmaması nedeni ile davacının cirantalardan birine ödeme yapmakla borçtan kurutulamadığı anlaşılmış ve bu nedenle davacının istirdat ve manevi tazminat taleplerine ilişkin davasının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
kefil olarak bildirildiğini, daha sonra davacının kefil olmaktan vazgeçtiğini ve Genel Kredi Taahhütnamesine imza atmadığını, buna karşılık banka sistemine sehven davacının kefil olarak girişinin yapıldığını ve bu nedenle ihtarname gönderildiğini, davacının ise ihtarnameye cevap vermediğini ve hakkında icra takibi başlatıldığını belirterek davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davacının K.. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/378 esas ve 2011/77 karar sayılı dava dosyasında açılan istirdat davasında fazlaya ilişkin haklarını saklı tutulmadığı,bu nedenle manevi tazminat isteminde bulunamayacağı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından; davalı banka tarafından dava dışı borçlu C.....
Mahkemece, asıl dava yönünden davacının alacak talebinin kabulü ile 11.726,17 TL alacağın, 8.805,67 TL için 18/11/2008 tarihinden, 2.920,50 TL için 20/08/2009 tarihinden işleyecek yasal faizle birlikte davalıdan tahsiline, davacının kötü niyet tazminat istemi ile manevi tazminat taleplerinin reddine; Davalı ...' nın karşı davasının reddine karar verilmiş, hüküm davalı ve katılma yoluyla davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Karşı davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA. 2-) Asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; a- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere, özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının...
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, borçlu olmadığı halde haciz tehdidi ile ödenen bedelin iadesi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı haciz tehdidi altında ödediği 6.400,00 TL'nin ve 2.000,00TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davacının istirdat talebinin vazgeçme nedeniyle yasal koşulları oluşmadığından reddine, liK.nun 72. maddesi uyarınca menfi tesbit talebinin ödeme nedeniyle istirdat davasına dönüştüğü için menfi tesbit davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, davacının icra inkar ve manevi tazminat, davalı bankanın da tazminat taleplerinin reddine, davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmiş hüküm temyiz edilmeden 01.11.2004 tarihinde kesinleşmiş, ancak davalı banka vekili 22.11.2004 tarihli dilekçesi ile kararda maddi hata olması nedeniyle bu hususun düzeltilmesi talebinde bulunmuş, mahkemece bu talebin kabulü ile 29.11.2004 tarihli tavzih kararı ile vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesi şeklinde kararda düzeltme yapılmış, bu husus davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı vekilinin temyizi, yerel mahkemenin 29.11.2004 tarihli tavzih kararına yöneliktir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın İİK’nun 72. maddesi gereğince açılmış istirdat davası değil TBK’nın 78. maddesine göre açılmış sebepsiz zenginleşme davası olduğunu, bu nedenle davanın istirdat davası olarak kabul edilip hakdüşürücü süre yönünden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, davalılar tarafından haksız haciz nedeniyle müvekkilinin manevi olarak yıprandığını, huzursuz olduğunu, mesleki yönden soruşturma geçirme endişesi yaşadığını, bu nedenle manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin de hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Davanın nitelendirilmesi nedeniyle hakdüşürücü süre yönünden ve manevi tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır....
ın organize bir şekilde çalıştığını tespit ettiklerini, mahkemece verilen 1.000,00 TL tutarındaki manevi tazminatın yeterli düzeyde olmadığını istinaf nedenleri olarak ileri sürmekle kararın kaldırılmasını istemiştir. GEREKÇE : Dava, istirdat ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle davanın davacının istirdat talebine ilişkin davasının davalı ... açısından kabulü ile 7.709,00-TL'nin istirdatı ile 25/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine, diğer davalılar açısından istirdat talebinin reddine, maddi tazminat davasının reddine, manevi tazminat talebi yönünden davanın davalı ... yönünden kısmen kabul kısmen reddi, diğer davalılar açısından reddi ile 1.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İstirdat-Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından manevi tazminat yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.02.2015 (Cuma)...