Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20/02/2012 tarih ve 2011/333-2012/33 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davacı şirketin iş yerinde meydana gelen hırsızlık nedeniyle Garanti Bankası ... şubesinden alınan 21 adet çek yaprağının çalındığını, 6762 Sayılı TTK nın 711/son maddesinin kaldırılması nedeniyle bu madde işletilerek müvekkilinin ilgili çek yapraklarının ibrazında ödenmemeleri için işlem yapabilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili şirketin banka hesabına söz konusu çekler için 12.600,00 TL tutarında bloke konduğunu, çek yapraklarının iadesi veya mahkeme tarafından iptal kararı verilinceye kadar blokenin devam edeceğini ileri sürerek, boş çek yapraklarının...
- K A R A R - Davacı vekili, davalı banka aracılığıyla emekli maaşını aldığını, Haziran ayı maaşının tamamının kredi kartı borcuna karşılık olarak kesildiğini, davalı bankaya maaşının iade edilmesi ve blokenin kaldırılması için talepte bulunulduğunu, ancak Temmuz maaşının da tamamının kesildiğini, bu durumun bayram öncesi yaşanması sebebiyle sıkıntı yaşadığını ileri sürerek, maaş hesabından alınan 1.953,19 TL'nin kesintisinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile iadesine, 3.000 TL manevi tazminatın yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı ile kredi kartı üyelik sözleşmesi ve bireysel bankacılık hizmetleri sözleşmesi imzalandığını, davacının borcunu ödemediğini, sözleşme hükümlerine göre bankanın mevduat hesapları üzerinde rehin, hapis, takas ve mahsup hakkı olduğunu, davacıya ihtar çekildiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir....
Tüketici Mahkemesinden verilen 05/02/2015 gün ve 2014/1778 E. - 2015/209 K. sayılı hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 12/04/2016 gün ve 2015/15714 E. - 2016/6417 K. sayılı ilamına karşı davacı tarafından süresi içinde karar düzeltme yoluna başvurulmuş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R - 5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK’un 440/3-I maddesindeki parasal sınır, 5236 sayılı Kanunun 19 uncu maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2015 yılı için 12.690,00 TL’dir. Davacı vekili, müvekkilinin maaş hesabının 1.621,21 TL'lik kısmına konulan blokenin kaldırılması ve kesinti yapıla bu miktarın iadesi ile bu miktarda manevi tazminata karar verilmesi isteminde bulunmuş, mahkemece 05/02/2015 gününde davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizce verilen onama kararına karşı davacı tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur....
Aynı Yasa’nın 432/4 ncü maddesi uyarınca süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.03.1990 gün ve 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince Yargıtay tarafından da bu yönde karar verilebileceğinden, davacı vekilinin katılma yolu ile temyiz isteminin süre yönünden reddi gerekmiştir. 2- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacı asilin davalı bankada bulunan hesabına konulan blokenin kaldırılmasına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 3- Dava, emekli maaşından kesilen paranın istirdatı istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir....
Dava menfi tespit davası olup, ihtilaf konusu borç tutarının 229.113,35 TL olduğu, bu anlamda tarafların hak ve menfaat dengesi gözetildiğinde mevcut borç tutarı üzerinden teminat yatırılması ve ayrıca davacının yargılama süresince elektrik tüketimine devam edeceği nazara alındığında tahakkuk edecek güncel elektrik faturalarının ödenmesi hususunun da belirtilmek suretiyle ihtiyati tedbirin kabulüne ancak davacının ÇKS destek ödemelerine yönelik blokenin kaldırılması yönündeki ihtiyati tedbir talebinin ise davanın esasını çözecek nitelikte ihtiyati tedbir kararı verilmesinin mümkün olmaması ve blokenin devamının davacı açısından, telafisi zor veya imkansız sonuçlar doğurma şartının gerçekleşmemesi nedeniyle ,blokenin kaldırılması yönündeki ihtiyati tedbir talebinin mahkemece reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Davalı vekilinin, davaya konu hesap üzerindeki blokenin 23/05/2023 tarihinde dava tarihinden sonra kaldırıldığını bildirdiği, tüm dosya kapsamı, alınan bilirkişi raporları ile dava tarihi itibariyle davacının haklı olduğu, davayı kabul etmeyen ve davanın açılmasına sebebiyet veren davalı aleyhine, davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin hükmedilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Davalı vekili, 5510 sayılı Kanundaki yasa değişikliğinin takip ve haciz tarihinden sonra olduğunu, bu nedenle emekli maaşı kesintilerinin hukuka uygun olduğunu ve iade edilemeyeceğini, kesinti yapıldıysa bile halen icra dosyasına yansıtılmadığını, 6.675,69 TL'ya konulan blokenin kredi sözleşmesine uygun olduğunu, bu hükümlerin haksız şart olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....
karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki blokenin kaldırılması davası hakkında Mersin 2. Tüketici Mahkemesi’nden verilen 2017/315 esas, 2017/244 karar sayılı ve 21/06/2017 tarihli davanın kabulüne dair hükme karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi tarafından verilen davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan kabulüne ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılması ve davanın reddine yönelik kararın süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşüp düşünüldü. - K A R A R - HMK’nın 366/1 maddesi yollamasıyla HMK'nun 346/1 maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemesi'nce verilen kesin bir karara karşı yapılan temyiz isteminin bu mahkeme tarafından reddine karar verilmesi gerekir. Antalya BAM 3 ....
Hukuk Dairesi’nin 2016/15805 Esas ve 2018/885 Karar sayılı ve 22.02.2018 tarihli ilamında yer alan “ Dava, taraflar arasında akdedilen bireysel kredi sözleşmesi ve kredi kartı üyelik sözleşmesinden kaynaklanan banka alacağı sebebiyle emekli maaşı üzerine konulan blokenin kaldırılması ve kesilen paranın iadesi istemine ilişkindir. Alacağın dayanağını teşkil eden sözleşmede bankanın rehin, hapis ve takas hakkı hüküm altına alındığı, bankaya hesap ve alacaklar üzerinde rehin, takas ve mahsup hakkı tanındığı görülmektedir. Bu durumda kredi sözleşmeleri ve davacıdan alınan ek sözleşmedeki taahhütü kapsamında davacının davalı banka nezdinde ki maaş hesabına bloke konularak kesinti yapılması haksız şart niteliğinde değildir. Taraflar arasındaki sözleşme ile bu husus taahhüt edilmiştir....