Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü’nün 2009/6183 ve 2009/6187 sayılı Takip dosyalarında 07.04.2009 tarihinde haczedilen mahcuzlar ile ilgili mahkemenin kabul hükümlerine yönelik, davacı 3. kişi vekilinin ise Antalya 4. İcra Müdürlüğü’nün 2009/6192 sayılı Takip dosyasında 12.05.2009 tarihinde haczedilen mahcuzlar ile ilgili mahkemenin ret hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 4949 sayılı Yasa'nın 101. maddesiyle değişik 363. maddesi hükmüne göre; Yasa'nın yürürlüğe girdiği 30.07.2003 tarihinden sonra icra mahkemelerince verilecek kararların temyiz edilebilmesi için, temyize konu dava değerinin 2.000.000.000.- TL’sını geçmesi gerekir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki 6183 sayılı yasadan kaynaklanan tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3.kişi, davalı ... idaresinin, boşandığı eşinin vergi borcundan dolayı 6183 Sayılı Yasa gereğince yaptığı takip sırasında maliki olduğu ... parsel sayılı taşınmazın haczedildiğini belirterek, 6183 Sayılı Yasa'nın 66.maddesine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiş, davalı idare ise aynı konuda istihkak iddiasının reddi istemi ile ayrı bir dava açmış ve davalar arasında irtibat bulunduğundan mahkemece birleştirilmiştir. Mankamece, bu davanın da çözüm yerinin idari yargı olduğundan bahisle verdiği görevsizlik kararı, Dairemizin 10.09.2013 tarih ......

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE Dava, 6183 Sayılı AATUHK'nun 67. maddesi gereğince açılmış 3. kişinin istihkak iddiasına ilişkindir. 5510 sayılı Yasa'nın 88. maddesinin 16. fıkrasında "Kurumun süresi içerisinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun 51. 102 ve 106. maddeleri hariç diğer maddeleri uygulanır.." aynı maddenin 19.fıkrasında da "Kurumun prim ve diğer alacaklarının tahsilinde, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil ve Usulü Hakkındaki Kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde Kurumun alacaklı birimin bulunduğu yer İş Mahkemesi yetkilidir." denilmektedir (506 sayılı Yasa'nın 80/7). Anılan Yasa'nın 101. maddesinde de aynı yönde bir düzenleme ile "Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulamasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür." hükmü yer almaktadır (506 sayılı Yasa'nın 134.Maddesi). (Yargıtay 17....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak K A R A R Yargıtay 21.ci Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. Davacı 3.kişi Tavas Vergi Dairesi tarafından borçlu hakkında 6183 sayılı Yasaya göre yapılan takip nedeniyle mülkiyeti kendisine ait dava konusu malların üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. 6183 sayılı Yasaya göre yapılan icra takiplerine dayalı istihkak davalarının aynı Yasanın 68. maddesi hükmü gereği dava değerine göre Sulh Hukuk veya Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir....

        iddiasında bulunulması, davalı idarenin de 15 gün içinde istihkak davası açmaması nedeniyle istihkak iddiasını kabul ettiği sonucuna ulaşıldığından davacının sahibi bulunduğu menkul mala uygulanan haciz işleminde isabet görülmediği gerekçesiyle haciz işleminin iptaline karar verilmiştir....

          Bu yönüyle uyuşmazlık 6183 Sayılı Yasanın 66. ve onu izleyen maddelere dayalı 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir. 5510 sayılı yasanın 88.maddesinde "kurumun süresinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde 6183 sayılı Amme Alacaklıların Tahsili Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanacağı ve kurumun alacaklıların tahsilinde 6183 sayılı kanunun uygulanmasından doğacak uyuşmazlıkların çözümlenmesinde alacaklı sigorta müdürlüğünün bulunduğu yer iş mahkemesinin görevi ve yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. Bu durumda uyuşmazlığa Asliye Hukuk Mahmekemesinde bakılamayacağından davanın, davalı SGK yönünden reddi ile dosyanın bu davalı yönünden tefrik edilerek görevli iş mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken bu davalı yönünden de işin esasına girilerek hüküm kurulması bozmayı gerekmiştir....

            "İçtihat Metni" Davacı, ... ile davalı ... aralarındaki istihkak davası hakkında Konya 3.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.12.2008 gün ve 410/368 sayılı hüküm incelendi, gereği konuşuldu. KARAR Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu karar, Asliye Hukuk Mahkemesince verilen ve 6183 sayılı yasaya dayalı takibe ilişkin olup belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 15. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 17.03.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK’nun geçici 3.maddesi 2.fıkrası delaletiyle 1086 sayılı sayılı HUMK 438/7.maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

                Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK’nun geçici 3.maddesi 2.fıkrası delaletiyle 1086 sayılı sayılı HUMK 438/7.maddesi gereğince hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

                  DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, üçüncü kişinin açtığı istihkak davası ve ihalenin feshi istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Asıl davada, davacının istihkak iddiasında bulunduğu, birleşen davada ise ihalenin feshini talep ettiği, ilk derece mahkemesince asıl davanın ihalenin feshi davası olduğu değerlendirilerek aktif husumet yokluğundan reddine, birleşen davanın ise derdestlik dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, davacı istinaf yoluna başvurmuştur. Asıl Dava Yönünden Davacı dilekçesinde haczedilen ve satılan eşyanın davacıya ait olduğu ve istihkak iddiasında bulunduğu açıkça belirtilmiştir. Dilekçenin sonuç kısmında ise davanın kabulü talep edilmiş olup, bununla istihkak iddiasının kabulünün kastedildiği açıktır....

                  UYAP Entegrasyonu