Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. İ.İ.K'nun 96/3.maddesi hükmüne göre, "istihkak iddiası yapıldığı veya istihkak davası açıldığı tarihte, istihkak davacısı ile birlikte oturan kimseler aynı anda malın haczedildiğini öğrenmiş sayılmaları" gerekir. Anılan madde de "haczin yapıldığını öğrenen 3.kişinin 7 gün içinde istihkak iddiasında bulunmadığı takdirde aynı takipte bu iddiayı ileri sürmek hakkını kaybedeceği" öngörülmüştür....

    Dava, alacaklının İİK'nin 99. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. ...-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere,mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp,değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı .... kişi vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. ...-Davalı .... kişi vekilinin hacizli menkullerden Meksa marka hasta yataklarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Davalı .... kişi cevap dilekçesinde bu mahcuzları dava dışı Vakıf Leasing Finansal Kiralama Şirketinden kiraladığını beyan ederek kiracılık sıfatına dayalı olarak istihkak iddiasında bulunmuştur....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, İzmir 2. İcra Müdürlüğünün 2008/1720 Esas sayılı dosyasından, borçlu şirketin işyerinde yapılan 26.12.2008 tarihli haciz sırasında, davalı 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu belirterek, İİK'nun 99 maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddi ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı 3.kişi, haciz adresindeki işyeri ve içindeki malların kendisine ait olduğunu ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, dava dilekçesinde 3.kişi davalı olarak ... isimli şahsın gösterildiğini daha sonra ......

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, İzmir 2. İcra Müdürlüğünün 2008/1720 Esas sayılı dosyasından, borçlu şirketin işyerinde yapılan 26.12.2008 tarihli haciz sırasında, davalı 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu belirterek, İİK'nun 99 maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddi ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı 3.kişi, haciz adresindeki işyeri ve içindeki malların kendisine ait olduğunu ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece, dava dilekçesinde 3.kişi davalı olarak ... isimli şahsın gösterildiğini daha sonra ...Yemek Bil.Öz....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, ....İcra Müdürlüğünün 2010/139 sayılı takip dosyasından, 30.12.2010 tarihinde yapılan haciz sırasında 3.kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu belirterek, İİK'nun 99.maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddi ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı 3.kişi vekili, alacaklı vekilinin istihkak iddiasına süresinde itiraz etmediğini belirterek haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı borçlu, duruşmalara katılmamış ve cevap dilekçesi sunmamıştır....

            Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 6.3.2007 gün ve 304-34 sayılı hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. K A R A R Yargıtay 21.ci Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. İnceleme konusu karar, 6183 sayılı Yasa'dan kaynaklanan istihkak davasına ilişkin olup belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 15. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 26.06.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

              Satış, devir, temlik, hibe edilemez" kaydının bulunması nedeniyle sonradan istihkak iddiası ileri sürülmesini engellemez. Çünkü haczi yapan memur tarafından başlangıçta gerekli araştırmalar yapılmış olması halinde kolayca saptanacak böyle bir kaydın, salt haciz sırasında bu yönde bir iddia ileri sürülmediğinden bahisle, istihkak iddiasının dinlenemeyeceğini göstermez. Bu itibarla haczi yapan idare tarafından gerekli araştırmalar yapılarak, söz konusu mülkiyeti muhafaza kaydının tespiti üzerine, idarenin ya bu istihkak iddiasını kabul etmesi ya da etmiyorsa bunu üçüncü şahsa bildirerek, istihkak iddiasının yerinde olmadığını açılacak istihkak davasında kanıtlaması yasal zorunluluktur....

                "İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava 6183 Sayılı Yasanın 67. maddesi uyarınca istihkak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-Dava konusu hisse senetlerinin haczi davacının yokluğunda yapılmış olup haczin yapıldığı davacıya tebliğ edilmemiş ise de; davacının taraf olduğu İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/8 esas sayılı dosyasında davalı vekilinin verdiği 03.09.2002 tarihli cevap dilekçesine ekli ve Takasbank'ın davalı fona yazdığı yazıda dava konusu hisse senetleri üzerine 30.10.2001 gün AATUHK/2001/283-19953 sayılı yazı ile iştirak haczi konulduğu bildirilmiştir....

                  Kişi ile borçlunun aynı ikametgahta birlikte yasadıklarını, istihkak iddiasının alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davalı borçlu şirket yetkilisi duruşmada açılan davaya bir diyeceğinin olmadığını beyan etmiştir. Mahkemece davacı tarafından aynı menkullere yönelik ... .... ... Hukuk Mahkemesinin 1999/2713 esas sayılı dosyasında açılan istihkak davasının kabulüne karar . verildiği, davacının borçlu şirket yetkilisinden uzun büre önce boşandığı ve babasıyla birlikte yaşadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı idare vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık .... Kişinin 6183 sayılı ..... hükümleri uyarınca haczedilen menkullere yönelik olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu haciz ........2000 tarihinde " ........... ...:... ..." adresinde yapılmıştır. Davacı .... Kişi, borçlu şirket ortağı ve yetkilisi olan .......'...

                    "İçtihat Metni"Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasından 18.09.2008 tarihinde borçluya ait işyerinde yapılan haciz sırasında 3.kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu belirterek, İİK”nun 99.maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddi ile davasının kabulüne karar verilmesini istemişlerdir. Davalı 3.kişi vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre haczin yapıldığı işyerinin borçluya ait olduğu ve onun tarafından işletildiğinin anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu