Mahkemece, icra müdürlüğünce 20.3.2011 tarihinde istihkak davası açmak üzere İİK.nun 99.maddesi uyarınca alacaklıya süre verilmesine karşın alacaklının dava açmadığı, bu durumda 3.kişinin istihkak iddiası kabul edilmiş sayılacağından davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili ile katılma yoluyla davacı 3.kişi vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK.nun 96 vd.maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu mallar 9.9.2010 tarihinde davacı 3.kişinin muhasebe müdürünün huzurunda haczedilmiş, muhasebe müdürü 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunmuş, alacaklı da istihkak iddiasına itiraz etmiştir. İcra Müdürlüğünce İİK.nun 97/1.maddesindeki prosedür işletilmiş, istihkak iddiası konusunda bir karar verilmek üzere dosya icra mahkemesine gönderilmiş ve icra mahkemesince takibin devamına ilişkin olarak verilen 11.1.2011 tarihli karar 3.kişiye 15.3.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir....
İstihkak iddiası ile Yasa'da öngörülen hak düşürücü dava süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü'nce İİK'nun 97/1. maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından 3. kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir. Prosedür işletilmişse, İcra Mahkemesi'nce verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davasını açabilir. (İİK.97/6 ) Somut olayda prosedür işletilmiş ve İcra Mahkemesi'nce takibin devamına ilişkin (03.10.2011 tarihli) karar, davacı 3. kişiye tebliğ edilmemiştir. Kanunda istihkak davası açılması için sürenin tebliğ ile başlayacağı özel olarak bildirilmiş olduğundan öğrenme tarihi esas alınamaz. 3. kişiye tebligat yapılmadığından açılan davanın süresinde olduğunun kabulü gerekir....
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. Dava konusu mahcuzlar aynı adreste 19.05.2009’da haczedilmiş, bununla ilgili üçüncü kişinin istihkak iddiası üzerine 28.09.2009 tarihli takibin devamı kararı verilmiş, anılan karar 21.10.2009’da üçüncü kişiye TK'nun 21. maddesi uyarınca tebliğ edilmiştir. Tebliğden itibaren 7 günlük yasal hak düşürücü süresi içinde istihkak davası açılmamıştır. ........ Bu koşullarda üçüncü kişinin aynı dava konusu mahcuzlarla ilgili istihkak iddiasından vazgeçtiğinin kabulü gerekir. Dava konusu 16.05.2011 günlü hacizde de ilk hacze konu aynı eşyalar haczedildiğine göre eldeki davada üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi yerinde görülmüştür. Diğer yandan haciz tutanakları İİK’nun 8/2. maddesi gereğince aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgelerdendir. Haciz sırasında komşu işyeri sahibinin beyanına göre haciz adresinin borçluya ait olduğu tespit edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün 3. kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K... A R A R ... 11. İcra Müdürlüğünce, 2015/7883 sayılı takip dosyasında 30.07.2015 tarihinde 2, 03.08.2015 tarihinde 5 tane haciz yapıldığı, hacizler esnasında 3. kişiler ... Kuruyemiş.. Ltd. Şti.,... Şahin ve ...’ın istihkak iddiasında bulundukları bildirilerek İİK’nin 96, 97. maddeleri gereğince takibin devamı ya da taliki konusunda bir karar verilmesi için icra dosyası İcra Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece, talep 03.08.2015 tarihli hacizde istihkak iddiasında bulunan ... Kuruyemiş.. Ltd....
Mahkemece, ticaret sicil kayıtlarına göre davacı ve borçlu şirketin aynı adreste faaliyet gösterdiklerini, davacı şirketin borcun doğumundan sonra kurulduğu ve borçlu ile aralarında organik bağ olduğu, haciz sırasında işyerindeki taşınır malların, çalışanlarla birlikte davacı şirkete devredildiğinin beyan edildiği tüm bu olguların İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin aksini ispata yetirli olmadığından bahisle davanın reddine ve davalı alacaklı yararına tazminata karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. ../... -2- 2009/3801 2009/7145 Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir....
Mahkemece, haczin borçlunun ticaret sicilinden bildirilen ve takipten sonra ticaret sicili gazetesinde sermaye artımı ilan edilen adreste yapıldığı, mülkiyet karinesinin alacaklı yararına olup davacı 3.kişinin aksini ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili ile davalı karşı davacı alacaklı temyiz edilmiştir. 1-Uyuşmazlık, 3.kişinin İİK.nun 96 vd.maddelerine dayalı istihkak davası ile davalı alacaklı tarafından İİK.nun 97/17.maddesine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir. İİK.nun 97/17.maddesinde, istihkak davasına karşı, haciz yaptıran alacaklının İİK.nun 11.babı hükümlerine dayanarak, geçici veya kesin aciz belgesi olmadan, karşı dava olarak iptal davası açılabileceği, asıl ve karşılık davada tarafların iptal davası açabileceği, asıl ve karşılık davada tarafların gösterecekleri bütün delillerin mahkemece serbestçe değerlendirileceği hükme bağlanmıştır....
No:45 .../..." adresine tekrar hacze gidildiği, davacı üçüncü kişinin, malların muhafazası tehdidi ile dosya borcunu ihtirazi kayıtla ödediği, borcun ihtirazi kayıtla ödenmesi nedeniyle istihkak davasının ödenen para üzerinden devam ettiğinin kabulü gerektiği, iş bu nedenle Mahkemece, davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile bozulmuştur. Bozma sonrası Mahkemece yeniden yapılan yargılamada; bozma ilamına uyularak, İİK’nin 96. ve 97. maddeleri uyarınca gerçekleşterilen hacizlerde dava açma külfetinin üçüncü kişide olduğu, davacı üçüncü kişi tarafından haciz adresinin ve haczedilen mahcuzların kendisine ait olduğunun ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, İİK. 97. maddesine dayalı, üçüncü kişinin istihkak iddiasına ilişkindir....
Dava, üçüncü kişinin İİK'nun 96. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı üçüncü kişi vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2 -Davacı 3. kişi vekilinin tazminata ilişkin temyiz itirazlarına gelince; İİK'nun 97/13. maddesi hükmüne göre istihkak davası üzerine takibin talikine karar verilip de neticede dava reddolunursa alacaklının alacağından bu dava dolayısıyla istifası geciken miktarın %20'sinden aşağı olmamak üzere davacıdan tazminat alınmasına hükmolunacağı kurala bağlanmıştır. Somut olayda; Mahkemece, davalı alacaklı yararına tazminata hükmedilmişse de, Mahkemece verilen tedbir kararıyla takibin durmadığı, sadece teminat karşılığında hacze konu menkullerin 3. kişiye teslimine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....
Dava 3.kişinin, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu haciz 19.04.2010 tarihinde yapılmış ve davacı 3.kişi olarak verdiğini belirtmiştir. İstihkak iddiası niteliğindeki bu iddia ile yasada öngörülen hak düşürücü dava süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğünce İİK.nun 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. Prosedür işletilmemişse, dava açma süresi henüz başlamış olamayacağından 3.kişi davasını hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar açabilir. Prosedür işletilmişse icra mahkemesince verilecek kararın tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde istihkak davasını açabilir. (İİK.97/6) Somut olayda prosedür işletilmiş ve 28.05.2010 tarihinde icra mahkemesince takibin devamına ve davacının 7 gün içerisinde dava açması için süre verilmiş ancak bu karar davacıya tebliğ edilmemiştir....
Mahkemece toplanan delillere göre: “haczin ödeme emrinin de tebliğ edildiği, vergi dairesinde borçlu adına kayıtlı adreste yapıldığı, bu sırada borçluya ait belgelerin ele geçtiği, muhafaza işlemi sırasında da borçlunun oğlu ve kardeşinin hazır bulunduğu, sunulan delillerin de istihkak iddiasını kanıtlamaya elverişli bulunmadığı“ gerekçesi ile davanın reddi ile mahcuzların değerinin %40’ı oranında tazminata karar verilmiş; hüküm, davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı üçüncü kişi vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. İİK’nun 97/13. maddesindeki tazminata karar verilebilmesi için teminat verilmiş olması gerekir....