Sayılı dosyasından 20/07/2020 tarihinde verilen İİK md. 96/97 kararının kaldırılarak İİK md. 99'a göre alacaklıya istihkak davası açmak için süre verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : İSTİHKAK İDDİASI NEDENİYLE TAKİBİN TALİKİ VEYA DEVAMI(İ.İ.K. 97) -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, 6183 Sayılı Kanuna dayalı istihkak istemine ilişkin olup, dosya 15.Hukuk Dairesinin geri çevirme kararı üzerine temyiz incelemesine gönderilmiştir.Davanın açıklanan bu nitelendirmesine göre, 2797 Sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesi uyarınca temyiz incelemesi Yüksek 15.Hukuk Dairesine ait bulunduğundan dosyanın ilgisi yönünden anılan Daire Başkanlığına gönderilmesine, 01.07.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...ödeme emri tebligatlarının haciz adresinde tebliğ edilmediği, haciz mahallinde istihkak iddia eden 3. kişi şirket yetkilisinin hazır bulunduğu ve istihkak iddiasında bulunduğu, dava konusu 28/08/2020 tarihinde yapılan hacze ilişkin haciz tutanağının tetkikinden haciz mahallinde borçluya veya borçlu şirkete ait herhangi bir evrak bulunmadığı, istihkak iddiacısının beyanında yer alan "borçlunun eski çalışanı " hususunun doğrudan doğruya istihkak prosedürünün İİK.97. Madde uyarınca yapılacağı anlamına gelmeyeceği, bu durumda alacaklı vekilinin beyanlarının istihkak davasında değerlendirilmesi gerektiği, İİK'nun 96, 97 ve 99....
Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince 3.kişi tarafından açılmış istihkak istemine ilişkindir. Kural olarak, 3.kişinin istihkak iddiasına itiraz etmeyen borçlunun istihkak dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmesi gerekmez. Çünkü istihkak davasında asıl çekişme 3.kişi ile takip alacaklısı arasındadır. Davanın borçluya yöneltilmesi için borçlunun istihkak iddiasına karşı çıkması haczedilen malın kendisine ait olduğunu ileri sürerek çekişme yaratmış olması gerekir.Somut olayda davalı borçlu şirketin böyle bir çekişme yaratmadığı anlaşıldığından davaya dahil edilmesine gerek olmadığı gibi bu yöndeki ara kararının yerine getirilmemiş olmasının da davanın red sebebi yapılması doğru görülmemiştir. İİK 97/9 madde gereğince, kendisine istihkak talebinde bulunma imkanı verilmemiş 3.şahıs, haczedilen şey hakkında veya satılıp da bedeli henüz alacaklıya verilmemişse bedeli hakkında hacze ıttıla tarihindeh itibaren 7 gün içinde icra mahkemesinde istihkak davası açabilir....
Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. İİK.nun 96 vd. maddesine göre istihkak iddiası borçlu tarafından 3.kişi lehine veya 3.kişi tarafından bizzat kendi lehine yada İİK.nun 85/2 maddesi uyarınca borçlu ile malı birlikte elinde bulunduran kişiler, diğer bir 3. kişi lehine istihkak iddiasında bulunabilirler. Bu kişiler tarafından yasal sürede yapılan istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilir. İİK.nun 97/1 maddesinde öngörülen prosedürünün işletilmesi halinde icra mahkemesinin takibin devamına veya ertelenmesine ilişkin kararının 3. kişiye tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde istihkak davasının açılması gerekir....
İcra Müdürlüğünce, 2015/1974 sayılı takip dosyasında 11.06.2015 tarihinde yapılan hacze ilişkin üçüncü kişi tarafından öne sürülen istihkak iddiası uyarınca İİK’nin 96-97. maddeleri gereğince takibin devamı ya da taliki konusunda bir karar verilmesi için icra dosyası İcra Mahkemesine gönderilmiştir. Mahkemece, üçüncü kişinin istihkak iddiasına ilişkin varakanın borçlu tarafa 24.06.2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak borçlu şirket temsilcisinin üç günlük yasal süre geçtikten sonra 09.07.2015 tarihinde istihkak iddiasına itiraz ettiği gerekçesi ile borçlu tarafın istihkak iddiasına ilişkin itirazın reddine karar verilmiş, karar borçlu şirket vekilince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık, İİK’nin 97/1. maddesi uyarınca İcra Müdürlüğünün İcra Mahkemesinden takibin taliki ya da devamı konusunda bir karar verilmesi isteğine ilişkindir. 1....
husus olduğu, İİK 97/a maddesinde yer verilen karinenin işletilmesi bakımından tek başına ispat yükü için yeterli olmadığı, alacaklı vekilinin muvazaa iddasının yargılamayı gerektirdiği, alacaklıya İİK'nın 99. maddesi gereğince istihkak davası açmak üzere süre verilmesinde ve mahkemece müdürlük kararına yönelik şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, HMK.355 mad....
İcra Müdürlüğü'nün 2013/25265 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takipte yapılan haciz esnasında Volkan tarafından borçlunun kardeşi Veysel lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu, kendilerine İİK. 99 madde uyarınca dava açmak üzere süre verildiğini, oysa borçlu ile 3. kişinin taşınırları birlikte ellerinde bulundurduklarını, aralarında organik bağ olduğunu, faaliyet alanı itibariyle de ortaklık bulunduğunu belirterek, icra müdürlüğünün, haczin İİK.99 maddesi uyarınca yapıldığına ilişkin kararının kaldırılarak, takibin İİK. 97. maddesi uyarınca devamına karar verilmesi için icra memur muamelesini şikayet etmiş; birleşen davada ise aynı gerekçelerle 3. kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğü’nün 2018/33462E. sayılı dosyasından alacaklıya istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verilmesi gerektiğini, ittihaz edilen kararla, İ.İ.K.’nin 97/1 ve 97/a maddesi uyarınca istihkak iddiası hakkında karar verilmek üzere dosyanın icra mahkemesine sevkine karar verildiğini, bu kararın kanuna ve hukuka aykırı bulunduğunu belirterek, 18/09/2019 tarihli kararın iptaline ve alacaklı şirkete istihkak davası açmak üzere 7 gün süre verilmesine yönelik talep ve şikayetlerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, Bakırköy İcra Müdürlüğü’ne talimat yazıldığını, haciz mahallinde borçluya ait eşya ve dokümanların bulunduğunu, talimat icra müdürlüğünün sadece talimat doğrultusunda işlem yapma yetkisi olduğunu beyanla şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Kişi Metal T1 istihkak iddiasında bulunduğu, icra müdürlüğünün 27.11.2019 tarihinde haczin İİK'nın 97. maddesi uyarınca yapılmış sayılmasına karar verildiği, borçlunun hazır bulunmadığı, evrak araştırması sonucu bulunan belgelerin karinenin aksini ispat edecek nitelikte bulunmadığı, alacaklı vekilinin beyanlarının açılacak olan istihkak davasında değerlendirilmesi gerektiği, istihkak davasında mahkemece tarafların sunduğu delillere göre mülkiyet karinesi yeniden değerlendirileceğinden, dosya kapsamı ve delil durumu değerlendirildiğinde, istinaf olunan kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, istinaf sebep ve gerekçelerinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, istinaf başvurusunun HMK.353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....