WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak iddiasının reddi davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, ... 1.İcra Müdürlüğünün 2009/6108 Esas sayılı dosyasından, borçlunun davalı bankadaki hesabına haciz konulduğunu ancak bankanın borçlu ile yaptığı sözleşmeden kaynaklanan takas ve mahsup hakkını kullandığını ileri sürdüğünü belirterek, İİK’nun 99.maddesi gereğince 3.kişinin istihkak iddiasının reddi ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı 3.kişi banka vekili, borçlu ile yapılan kredi sözleşmesi gereğince rehin, takas ve mahsup hakları olduğunu ve bankanın bu kanuni rehin hakkını kullandığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

    Davacı 3.kişi takip konusu borca icra kefili olduğuna göre, artık sıfat itibariyle icra takip borçlusu durumunda olup, bu durumda borçlu sıfatında olan davacının mahcuzlar hakkında istihkak davası açıp açamayacağı mahkemece tartışılmadığı gibi, dava tarihinden önce açıkça istihkak iddiasından vazgeçen davacının dava açmakta hukuki bir yararının olmadığı da mahkemece gözetilmemiştir. O halde, bu maddi ve hukuki olgular karşısında, mahkemece davanın dava ön koşulu olan hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

      Davacı 3.kişi takip konusu borca icra kefili olduğuna göre, artık sıfat itibariyle icra takip borçlusu durumunda olup, bu durumda borçlu sıfatında olan davacının mahcuzlar hakkında istihkak davası açıp açamayacağı mahkemece tartışılmadığı gibi, dava tarihinden önce açıkça istihkak iddiasından vazgeçen davacının dava açmakta hukuki bir yararının olmadığı da mahkemece gözetilmemiştir. O halde, bu maddi ve hukuki olgular karşısında, mahkemece davanın dava ön koşulu olan hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, Antalya 16.İcra Müdürlüğünün 2011/6515 sayılı takip dosyasından, borçlu adresinde 03.12.2011 tarihli haciz sırasında 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunulduğunu belirterek, İİK'nin 99.maddesine dayalı olarak 3.kişinin istihkak iddiasının reddi ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Davalı 3.kişi, işyerini boş olarak kiraladığını, ilgisinin olmadığını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı alacaklı vekili, 08.12.2014 tarihinde haczedilen mallarla ilgili olarak davalı 3. kişinin istihkak iddiasında bulunduğunu, davalı 3. kişinin istihkak iddiasının hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın kabulü ile 3. kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesinin talep ve dava etmiştir. Davalı 3. kişi vekili, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının İİK'nin 99. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin, istihkak iddiası üzerine istihkak iddiasının geçerli olup olmadığını denetleyebilecek bir statüde olmadığını, üçüncü şahıs tarafından haksız bir iddia varsa da bunun mahkeme tarafından çözüme kavuşturulabileceğini, Mahkemeye yapılan başvuru sonrasında yaklaşık 2 yıllık bir yargılama neticesinde elde edilen kanaat ile istihkak iddiasının haksız olduğunun tespit edildiğini, bu durumda müvekkilin istihkak iddiası dışında yapacağı bir şey yokken davanın reddine karar vermenin hatalı olduğunu, müvekkilin, haksız olarak dava açılmasına neden olan taraf olmadığını, yetkisi olmadan istihkak iddiasında bulunarak takibin durmasına neden olan tarafın yargılamaya neden olduğunu, bu durumda davanın reddi yerine hüküm kurulmasına yer olmadığına ve haksız istihkak iddiası nedeniyle yargılamaya neden olan davalının yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını...

            Alacaklı tarafından 3.kişi adına geçerli istihkak iddiasında bulunulmadığından bu işlemin iptali için 15.8.2018 tarihinde şikayet başvurusunda bulunulmuş, hak kaybı olmaması açısından da terditli istihkak davası talebinde bulunmuştur. ... 2.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 28.8.2018 tarih, 2018/538 Esas, 2018/561 karar sayılı kararı ile; haciz sırasında tüzel kişiler bakımından yetkilileri tarafından istihkak iddiasında bulunulabileceği gibi o anda hazır bulunan işçileri veya yöneticileri tarafından da istihkak iddiasında bulunulabileceği, bu kapsamda muhasebeci tarafından bulunulmuş istihkak iddiasının geçerli olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine; istihkak iddiasının reddi davasının tefrikine karar verilmiş, anılan karar kesinleşmemiş, davacı alacaklı tarafından bu karar üzerine eldeki dava açılmıştır....

              Dava, alacaklının İİK'nin 99. maddesine dayalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. İİK'nin 99. maddesi uyarınca alacaklı tarafından açılan istihkak davalarında dava, istihkak iddiasında bulunan 3. kişi ile dosyanın durumu dikkate alınarak aleyhine haciz yapılan borçluya karşı açılır. Haciz tutanağı içeriğinden, davaya konu haczin borçlu ... Turizm Gıda A.Ş aleyhine yapıldığı sabittir. Bu durumda Mahkemece, dava dilekçesinde, davalı olarak gösterilen borçlular ... ve ... hakkında taraf sıfatı (pasif husumet ehliyeti) yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde bu davalılar hakkında da esasa ilişkin karar verilmesi doğru görülmemiş, belirtilen nedenlerle hükmün bozulması gerekirken, onandığı anlaşıldığından, karar düzeltme talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir....

                ın istihkak iddiasının reddine, yasal şartların oluşmaması nedeniyle davacı tarafın tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava alacaklı tarafından İİK 99.madde gereğince açılmış 3.kişinin istihkak iddiasının kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda dava konusu 29.6.2010 tarihli haciz borçlunun ve davalı 3.kişi ...'ın yokluğunda, borçlu Bayram'ın kardeşi Hüseyin ve davalı 3.kişinin çalışanı Vedat Zengin'in huzurunda yapılmış borçlunun kardeşi ... davalı 3.kişi ... lehine istihkak iddiasında bulunmuş haciz İik 99 Madde gereğince yapılmıştır. ... davalı 3.kişi Mehmet 'in yetkilisi olmadığı gibi borçlu da olmadığından 3.kişi Mehmet lehine istihkak iddiasında bulunma hak ve yetkisine sahip olmadığından geçerli bir istihkak iddiasının varlığından söz etmek mümkün değildir....

                  alacaklı tarafın açtığı istihkak davasının reddi kararının bozulmadığı nazara alınarak, bozmaya uygun karar verilmesi gerekçesi ile bozulduğu, mahkemece Dairemizin bozma kararına karşı direnildiği görülmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu