Yukarıda açıklandığı üzere istihkak iddia edilen menkullerin talimat yoluyla haczedilmesi halinde asıl takibin yapıldığı icra dairesi istihkak iddiasını alacaklıya ve borçluya bildirmesi gerekir. (İİK 96/2) Yani İİK'nun m. 96 ve m. 97/1 dahi işlemler, talimatı yazan icra dairesi tarafından gerçekleştirilmelidir. Bu maddeye göre istihkak iddiasının ilgili kişilere bildirilmesindeki amaç istihkak davasının açılmasını sağlamaktır. Mevcut olayda borçlu tarafından 3. kişi konumunda bulunan Gündoğan firması lehine yapılan istihkak iddiasından sonra, 3. kişi 07/02/2007 tarihinde bizzat Ankara 7. İcra Hukuk Mahkemesinin 2009/88 esas sayılı dosyasında istihkak davası açılmıştır. İstihkak iddiasında bulunan 3. kişi, alacaklı ve borçluyu taraf olarak göstererek istihkak davası açtığına göre icra müdürünün ihmali sonucu dava süresini kaçırma gibi bir hak kaybı söz konusu değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı alacaklı vekili, borçlu aleyhine yapılan takip nedeniyle haczedilen mallara ilişkin istihkak iddiasında bulunulduğunu, malların borçlu şirkete ait olduğunu iddia ederek davanın kabulü ile davalı 3. kişinin istihkak iddiasının reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı 3. kişi davaya süresinde cevap vermemiş, vekili ise öninceleme duruşmasında, davacı tarafın dayanmış olduğu Savcılık Soruşturma dosyasının bekletici mesele yapılmasını taleple davanın reddine karar verilmesini istemiştir....
Bundan ayrı Mahkemece; istihkak iddiasında bulunan 3.şahıs ...'in istihkak iddiasının reddine karar verilmiş ise de; hacizde hazır bulunan ... kendi adına istihkak iddiasında bulunmamıştır. Davalı 3. kişi tarafından hacizden itibaren İİK’nun 96/3. maddesinde belirtilen 7 günlük süre içerisinde yapılmış bir istihkak iddiası da bulunmamaktadır. Bu durumda, Mahkemece alacaklı tarafından açılan istihkak davasının, süresinde yapılmış usule uygun bir istihkak iddiası olmadığından, ön koşul yokluğu nedeniyle reddi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İstihkak Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı üçüncü kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Davacı üçüncü kişi vekili; borçlu aleyhine yapılan takip nedeniyle borçlu ile ilgisi olmayan müvekkilinin adresinde haciz yapıldığını, mahcuzların müvekkiline ait olduğunu iddia etmiş olmalarına rağmen, malların haczedildiğini haksız haciz işleminin iptaline istihkak iddialarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı alacaklı vekili; istihkak talebinde bulunan üçüncü kişi ...'ın borçlunun kardeşi olduğunu, üniversite öğrencisi olduğunu ve iş yeri açmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Davacı dilekçesinde; babası Kenan Nemli hakkında başlatılan icra takibi nedeniyle kendisine ait işyerinde haciz işlemi gerçekleştirilerek kardeşleriyle birlikte satın almış olduğu üç tane dikiş makinesinin muhafaza altına alındığını, yapılan işleme karşı istihkak davası açmış ise de icra mahkemesince davanın reddedildiğini ileri sürerek; haczedilen dikiş makinelerinin kendisine ait olduğunun tespitini talep etmiştir. Davalı vekili, davacı tarafından açılan istihkak davasının reddedilmesi nedeniyle bu davanın da reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; davacının reddedilen istihkak davasındaki iddialarını yinelediği, bu nedenle davanın icra mahkemesinde görülmesi gerektiği kabul edilerek, dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, davalı tarafça başlatılan takip nedeniyle haczedilen taşınırların mülkiyetinin tesbiti istemine ilişkindir....
Dava; alacaklının İİK’nun 99. maddesine dayalı olarak açtığı istihkak iddiasının reddi istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın 3.kişi elinde haczedilmesi üzerine 3.kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunmasıdır. Somut olayda, dava konusu 31.12.2007 tarihinde yapılan haciz sırasında 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunan fabrika bekçisi ... ... 3.kişinin çalışanı olup, 3.kişi yararına istihkak iddiasında bulunmaya yetkili şahıs değildir. Öte yandan haciz mahalline faxlanan kira sözleşmesinin kimin tarafından gönderildiği belli olmadığı gibi salt bu sözleşmenin gönderilmesi istihkak iddiasının varlığını da göstermemektedir. Davalı 3.kişi de hacizden itibaren İİK’nun 96/3.maddesinde belirtilen 7 günlük sürede adına istihkak iddiasında bulunmamıştır....
Davacı, icra müdür yardımcısı olan davalı tarafındansayılı takip dosyasında haczedilen plaka sayılı araç hakkında üçünçü kişi tarafından istihkak iddiasında bulunulması üzerine esas sayılı dava dosyasında görülen istihkak davasının sonucu beklenmeden araç üzerindeki haczin kaldırılması nedeniyle icra takip alacaklısı tarafından idare aleyhine alacağını elde edemediği ve zarara uğradığı gerekçesiyle karar sayılı dava dosyasında tazminat davası açıldığını ve açılan davada davacı idarenin kusursuz sorumluluğu benimsenerek tazminat ödemeye mahkum edildiğini belirterek, davalı icra müdür yardımcısının kusuru nedeniyle ödemiş olduğu tazminatın davalıdan rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı ise, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur....
Her ne kadar Mahkemenin gerekçesinde İİK 89/1. maddesi uyarınca İcra Müdürlüğü tarafından Bankaya gönderilen haciz ihbarnamesinin hukuki değerlendirmesi doğru ise de; eldeki dava haciz ihbarnamesine itiraz niteliğinde olan Bankanın 13.08.2015 tarihli cevabı nedeniyle değil, Bankaya 01.09.2015 tarihinde yazılan haciz yazısı üzerine İcra Müdürlüğünün alacaklıya İİK 99. madde uyarınca istihkak davası açması için süre verilmesi nedeniyle açılmış olduğundan, yargılamaya istihkak davası olarak devam edilip, esastan inceleme yapılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....
Dava, alacaklı tarafından İİK'nun 99. maddesi uyarınca “istihkak iddiasının reddi” talebiyle açılmıştır. İstihkak davasının amacı, hacizli eşya ya da hak üzerinde cebri icranın devam edip etmeyeceğini belirlemektir. İstihkak davasının görülebilmesi için geçerli ve süresinde yapılmış bir istihkak iddiasının bulunması gerekir. Borçlunun üçüncü kişi lehine, üçüncü kişinin kendi lehine, borçlu ile birlikte malı elinde bulunduran üçüncü kişinin diğer bir üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunması mümkündür. (İİK'nun 96/1, 85/2) Somut olayda; haciz sırasında hazır bulunan ve işyeri çalışanı olduğunu söyleyen....'nın üçüncü kişi adına istihkak iddiasında bulunması geçerli değildir. Hacizde hazır bulunmayan üçüncü kişi, daha sonraki süreçte de süresi içerisinde bir istihkak iddiasında bulunmamıştır....
ün vergi borçları nedeniyle şahsi mallarının haczedildiğini ileri sürmesi ve haciz tutanağının da ... adına düzenlendiğinin anlaşılmış olması nedeniyle istihkak iddiasına karşı adli yargıda dava açılması gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar vermiştir. Davacı, istihkak iddiasına karşı ... Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde iptal davası açtığını, ... adına düzenlenen haciz tutanağına dayanılarak yapılan haciz işleminde isabet bulunmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. Uyuşmazlık, ...'...