Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğindedir. İİK.nun 96 vd. maddesine göre istihkak iddiası borçlu tarafından 3.kişi lehine veya 3.kişi tarafından bizzat kendi lehine yada İİK.nun 85/2 maddesi uyarınca borçlu ile malı birlikte elinde bulunduran kişiler, diğer bir 3. kişi lehine istihkak iddiasında bulunabilirler. Bu kişiler tarafından yasal sürede yapılan istihkak iddiası ile dava açma süresi kesilir. İİK.nun 97/1 maddesinde öngörülen prosedürünün işletilmesi halinde icra mahkemesinin takibin devamına veya ertelenmesine ilişkin kararının 3. kişiye tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde istihkak davasının açılması gerekir....

    Mahkemece; davacı 3.kişi tarafından hacizden ve satıştan haberdar olunarak ihalenin feshi davası açılmasına karşın, istihkak davasının yasal yedi günlük süre içinde açılmadığı gerekçesiyle, asıl ve birleştirilen davanın süre yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir. Dava konusu mahcuzlar 02.3.2009 tarihinde borçlu adresinde haczedilmiş, 17.6.2009 tarihinde de muhafaza işlemi için aynı adrese gidilmiştir. Borçlu şirket yetkilisi icra müdürlüğüne verdiği 25.6.2009 tarihli dilekçe ile davacı 3.kişi yararına (İİK.nun 96/1.maddesi) istihkak iddiasında bulunmuş, alacaklı vekili 3.kişi yararına yapılan istihkak iddiasına karşı çıkmıştır. İstihkak iddiası ile yasada öngörülen hak düşürücü dava süresi kesilmiştir.Bu durumda, icra müdürlüğünce İİK.nun 97/1.maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir....

      yokluğu nedeniyle reddine" karar verildiği görülmüştür....

      İcra ve İflas Kanunu bu şekilde istihkak iddiasında bulunma hakkını (yetkisini) yalnızca borçlu ve/veya üçüncü kişiye tanımıştır. Dolayısıyla, borçlu ve/veya üçüncü kişi dışındaki başka kişiler istihkak iddiasında bulunma hak ve yetkisine sahip değildir. Diğer bir ifade ile istihkak iddiası, ya borçlu tarafından üçüncü kişi lehine ya da üçüncü kişi tarafından kendi lehine ileri sürülebilir. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Dava istihkak davası niteliğinde olmayıp memur muamelesini şikayet mahiyetindedir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/03/2019 NUMARASI : 2018/425 ESAS 2019/113 KARAR DAVA KONUSU : İstihkak İddiası Nedeniyle Takibin Taliki Veya Devamı(İ.İ.K. KARAR : Yukarıdaki esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının incelenmesi için istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya içeriğindeki tüm bilgi ve belgeler okunup, tetkik edilip heyetçe yapılan müzakerede, 6100  sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 355 maddesi gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı incelenerek  aynı kanunun 353 maddesi gereğince  duruşma yapılmaksızın yapılan inceleme sonunda gereği görüşülüp düşünüldü: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya 3....

      Mahkemece, ... kayıtlarına göre davacı 3.kişinin borçlunun sigortalı işçisi iken 21.11.2011 tarihli haciz sırasında işyerini borçludan devir aldığını beyan ettiği, şirket çalışanının bu devir için gerekli ekonomik gücü bulunamayacağı, işyeri devrinin danışıklı olduğunun anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve davacı 3.kişinin borcun doğumundan sonra işyerini devir alması danışıklı olmakla birlikte BK'nun 179 (YBK'nun 202) maddesine göre de işyerini devir alan davacının sorumluuğu bulunduğundan aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2.İİK'nun 97/13.maddesi gereğince davanın reddi halinde alacaklı yararına tazminat takdir edilmesi için teminat karşılığı takibin taliki kararı verilmesi gerekmektedir....

        İcra Müdürlüğünün 2019/3305 Tal sayılı dosyasından yapılan hacizde İİK 96- 97 ve devamı maddeleri gereğince haciz ve muhafaza işlemi yapılmasına karar verildiğini, Bursa 7. İcra Müdürlüğünün 2019/3305 Talimat sayılı dosyasından haciz işleminin gerçekleştirildiğini, icra müdürlüğü tarafından verilen kararın usul ve yasalara aykırı olduğunu, haciz işlemi sırasında müvekkil şirkete ait vergi levhası sunulduğunu, haciz yapılan adresin borçlu şirket ile alakasının olmadığının sunulmuş olan faturalar, vergi levhası ve kira sözleşmesi ve iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatıyla da ortaya konulduğunu haciz sırasında istihkak iddiasında bulunulduğunu, 3. kişinin istihkak iddiasına ilişkin tutanağı düzenleyip asıl icra dairesine göndermesi gerekirken, istihkak iddiası nedeniyle icra müdürlüğünce haciz yapılmasının doğru olmadığını Bursa 7....

        Davalı alacaklı tarafından sunulan iddialar ancak İİK 99. maddesine göre açılacak istihkak davasında incelenebilecek hususlar olup, İİK 97/a maddesindeki yasal karinenin borçlu dolayısı ile alacaklı lehine olduğundan söz edilmesi mümkün değildir. Ayrıca İİK'nun 97. maddesi gereğince icra müdürlüğünce dosyanın icra mahkemesine gönderilmesi sonucu takibin devamına ilişkin verilen karar 3. kişinin İİK'nun 99. maddesine göre işlem yapılması gerekeceğine ilişkin şikayetinin esasının incelenmesine emsal veya engel teşkil etmez....

        İİK'nun 96/3. maddesi uyarınca, malın haczini öğrenen borçlu veya üçüncü şahsın öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunması gerekir, aksi halde bu kişiler aynı takipte bu iddiayı ileri sürme hakkını kaybederler. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Geçerli istihkak iddiasının varlığının, hüküm kesinleşinceye kadar yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekir....

        gelince; İİK’nun 97/15. maddesi uyarınca “İstihkak davası sabit olur ve birinci fıkra gereğince istihkak iddiasına karşı itiraz eden alacaklı veya borçlunun kötü niyeti tahakkuk ederse haczolunan malın değerinin yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere itiraz edenden tazminat alınmasına asıl dava ile birlikte hükmolunur.” hükmü üçüncü kişi lehine düzenlenmiştir....

          UYAP Entegrasyonu