Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, iddia, savunma, kredi sözleşmesi ipotek akit tablosu, ihtarname, icra dosyası, temlik sözleşmesi, toplanan delillere göre, davalı bankanın kredi sözleşmesindeki hükümlere göre dava tarihinden önce alacağını diğer davalıya temlik ettiğinden, aleyhine açılan davanın husumetten reddine, diğer davalı yönünden davanın kabulü ile icra dosyasında davacının verdiği ipotek nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, asıl alacağın % 40'ı oranında tazminatın daval...'tan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ...'in borçtan şahsen sorumlu olmadığı, ancak banka ile sözleşme yapan asıl borçlu dava dışı şirket lehine ipotek verdiği anlaşılmaktadır. T.M.K.nun 887.maddesi asıl borçlu ile beraber borçtan kişisel olarak sorumlu olmayan ipotekli taşınmaz malikine bildirim yapılmadıkça ipotek borçluları yönünden borcun muaccel duruma gelemeyeceği öngörülmüştür....

    O halde, mahkemece, dava konusu taşınmazdaki ipoteğin zorunlu konut kredisi , esnaf kredisi ya da zirai kredi niteliğinde olup olmadığının, ipotek kapsamında borçluya hangi kredilerin kullandırıldığının ve ipoteğe konu borcun şikayete konu haciz tarihinden (06/02/2019) önce tamamen ödenip ödenmediğinin ilgili bankaya müzekkere yazılmak suretiyle tespiti, borçlunun bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ve bu kişilerin de sosyal ve ekonomik durumlarının net bir şekilde tespiti, yine bilirkişiden ek rapor alınarak, borçlunun açıklandığı üzere, bulunduğu yerden daha mütevazı koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği değer (net ve tek bir değer şeklinde) belirlendikten sonra, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın hak sahiplerine ödenmesine, satışın, borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekirken...

    Tüketici Mahkemesi’nin 2020/279 E. sayılı dosyasının 25/12/2020 tarihli ara kararı ile tesis edilen 09/02/2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılması ve istinaf nedenleri doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ve ekleri, Tapu kaydı, Delil listeleri sunulan ve toplanan deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ihtiyati tedbir talepli gayrimenkul satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tüm takyidatlardan ari tescil, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin diğer hacizler ile kısıtlamaların terkini, olmadığı taktirde ödenen bedellerin tahsili istemine ilişkindir....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerektiğini, davacının ailesi ile birlikte yaşadığını ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin olduğunu, dava dilekçesinde ipotek ve başka hacizler olduklarını belirttiklerini, ipoteğin zorunlu olmadığı varsayılsa bile müvekkilinin birden fazla alacaklısının olduğunu ve davalının alacağını almasının belirsiz olduğunu, ret kararının iki taraf için de faydasız olduğunu, ayrıca mahkemenin rapor ile evin değerini belirlemeden karar vermesinin hatalı olduğunu belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, İcra ve İflas Kanununun 82/12 maddesine dayanan haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....

    bulunduğunu, bahse konu ipoteğin kurulmasında eş rızası bulunmamasından dolayı ipotek sahibi tarafından taşınmaza ipotek tesis edilmesinin dahi usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu olarak konulan ipoteklerden olup meskeniyet iddiasının dinlenmesi gerektiğini belirterek İİK.82/1- 12 maddesi kapsamında haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile mesken üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Başka bir deyişle hukuki bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır. Dayanılan hukuki ilişkinin gerçekten mevcut olmadığı icra takibine maruz kalmadan önce ileri sürülebileceği gibi, icra takibinden sonra da ileri sürülebilir. 20. Borçlunun icra takibinden önce veya sonra menfi tespit davası açabilmesi için borçlu olmadığının tespitinde hukuki yararının bulunması şarttır. Buna rağmen borçlunun, alacaklının harekete geçmesini beklemeden borçlu olmadığının tespitinde korunmaya değer bir yararı bulunabilir. Bu tür bir yararının bulunması hâlinde de borçlu, borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir. 21. Bunun dışında icra takibi taraflar arasındaki maddi ilişkiyi tespit edecek nitelikte olmadığından, alacaklının takibe girişmesinden sonra, hatta takip kesinleştikten sonra da borçlunun, borçlu olmadığının tespitini mahkemeden istemesi mümkündür....

      Kişilere devir temliki önleyici tedbir kararı verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın naz inşaat şirketine ihbarını, teminatsız olarak tedbir kararı verilmesini, davanın kabulü ile müvekkili adına kayıtlı olan dava konusu bağımsız bölüm üzerinde yer alan davalılar lehine konulmuş ipoteklerden dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, tüm ipoteklerin ve başkaca diğer hacizlerin terkin edilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti, ipoteklerin ve hacizlerin fekki istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....

      Tüketici Mahkemesi’nin 2021/1054 E. sayılı dosyasının 10.08.2020 tarihli ara kararı ile tesis edilen 09.02.2021 tarihli ihtiyati tedbirin kabulüne yönelik kararın kaldırılmasını ve istinaf nedenleri doğrultusunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yüklenici temlikine dayalı tapu iptali ve tescil ile taşınmaz üzerindeki ipoteklerin kaldırılması, ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir....

      Şikayete konu taşınmaza ilişkin 19/04/2013 tarih 6874 yevmiye numaralı ipotek senedinde yer alan "....açılmış ve açılacak her türlü krediden ötürü T1'in bankaya karşı asaleten ve kefaleten doğmuş ve doğacak tüm kredi borçlarını karşılamak üzere maliki bulunduğu yukarıda yazılı gayrimenkulünü banka lehine birinci dereceden ve fekki bankaca bildirilinceye kadar hüküm ifade etmek üzere süresiz olarak ipotek etmeyi kabul ettiği" ifadesi nazara alındığında, şikayete konu hacizden önce konulan ve QNB Finansbank'ın halen devam eden alacağının teminatını teşkil eden ipoteğin, borçlunun kullandığı/kullanacağı her türlü kredinin teminatı olarak tesis edildiği ve dolayısıyla zorunlu ipotek olmadığı anlaşılmıştır.(Yargıtay 12. HD.nin 08/04/2019 tarih 2018/15094 Esas, 2019/5782 K sayılı içtihadı) Davaya konu taşınmazdaki ipotek zorunlu ipotek olmadığından, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesi isabetlidir....

      UYAP Entegrasyonu