İpotek, halen mevcut veya ilerde doğması olası bir alacağı teminat altına alır. (TMK.nu 881) Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, ana para ipoteğinde, sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Bu koşul gerçekleşmişse tesis olunan ana para ipoteğinin kaldırılmasına karar verilir. Aksi halde şerhin kaldırılması istemi reddolunmalıdır. Ancak, borçlu ana para ipotek miktarından bir kısmını ödemiş veya depo etmişse yine de davanın reddi gerekir ise de çoğun içinde az da vardır kuralı uyarınca Tapu Sicil Tüzüğünün 31/son maddesine dayanılarak ipotek bedelinden ödenen bölümün kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesi gerekir. Somut olaya gelince; 17.06.2003 günlü resmi senette 363 ada 2, 989 ada 18 ve 505 ada 2 parseller üzerindeki ipoteğin davalının bayii olan davacılardan ......
Davacı, 431 ada 238 parsel, A blok, zemin kat, 3 no’lu bağımsız bölümün tapu kaydında davalı yararına hile ile ipotek tesis edildiğini ileri sürerek tesis edilen ipotekten dolayı borçlu olmadığının tespitini ve ipoteğin terkinini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında bir anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir....
Davalı ikinci sözleşme ve buna dayalı ipotek konulmasının sözkonusu olmadığını, ilk sözleşme kapsamında ikinci bir ipotek tesis edildiğini ve bilahare terkin edildiğini savunmuştur. Mahkemece davacı tarafça uyarlama talebinin kabulü üzerine davalı bankaca ikinci bir sözleşme düzenlendiği ve ipotek tesis edilip bilahare terkin edildiğinin ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, davalı banka ile uyarlama talebi üzerine ikinci bir sözleşme yapıldığını ispat edememiş ise de az yukarıda özetlenen davacı talebi incelendiğinde, davacının davalı bankadan aldığı kredi ile ilgili olarak uyarlama talebinin bulunduğu açıkça anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının uyarlama talepli davası hakkında taraf delilleri toplanıp, bilirkişi incelemesi de yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Davalı ikinci sözleşme ve buna dayalı ipotek konulmasının sözkonusu olmadığını, ilk sözleşme kapsamında ikinci bir ipotek tesis edildiğini ve bilahare terkin edildiğini savunmuştur. Mahkemece davacı tarafça uyarlama talebinin kabulü üzerine davalı bankaca ikinci bir sözleşme düzenlendiği ve ipotek tesis edilip bilahare terkin edildiğinin ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, davalı banka ile uyarlama talebi üzerine ikinci bir sözleşme yapıldığını ispat edememiş ise de az yukarıda özetlenen davacı talebi incelendiğinde, davacının davalı bankadan aldığı kredi ile ilgili olarak uyarlama talebinin bulunduğu açıkça anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının uyarlama talepli davası hakkında taraf delilleri toplanıp, bilirkişi incelemesi de yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Davalı ikinci sözleşme ve buna dayalı ipotek konulmasının sözkonusu olmadığını, ilk sözleşme kapsamında ikinci bir ipotek tesis edildiğini ve bilahare terkin edildiğini savunmuştur. Mahkemece davacı tarafça uyarlama talebinin kabulü üzerine davalı bankaca ikinci bir sözleşme düzenlendiği ve ipotek tesis edilip bilahare terkin edildiğinin ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, davalı banka ile uyarlama talebi üzerine ikinci bir sözleşme yapıldığını ispat edememiş ise de az yukarıda özetlenen davacı talebi incelendiğinde, davacının davalı bankadan aldığı kredi ile ilgili olarak uyarlama talebinin bulunduğu açıkça anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının uyarlama talepli davası hakkında taraf delilleri toplanıp, bilirkişi incelemesi de yaptırılarak sonucuna göre karar verilmesi olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için, sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Bu koşul gerçekleşmişse tesis olunan ipoteğin kaldırılmasına karar verilir. Aksi halde şerhin kaldırılması istemi reddolunmalıdır. Ancak, borçlu ana para ipotek miktarından bir kısmını ödemiş veya depo etmişse yine de davanın reddi gerekir ise de çoğun içinde az da vardır kuralı uyarınca TST.nün 31/son maddesine dayanılarak ipotek bedelinden ödenen bölümün kütüğün düşünceler sütununda gösterilmesi gerekir. Somut olaya gelince; 15.03.1962 günlü ipotek akit tablosunda karz akdinden kaynaklanan 2.000 Liranın 15.10.1962 tarihinde ödenmesi koşulu ile ipoteğin kaldırılacağı yazılıdır....
İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek, halen mevcut veya ileride doğması olası bir alacağı teminat altına alır. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen tapuda terkin işleminde bulunmazsa taşınmaz maliki rehinin fekkini (kaldırılmasına) dava yoluyla isteyebilir. Yanlar arasındaki uyuşmazlığın bu kısa açıklamalar çerçevesinde çözümü gerekir. Gerek 9.9.1997 ve gerekse 26.9.1997 günlü ipotek akitlerinin dayanağını davalı ipotek alacaklısı ile davacının da taraf olduğu 18.8.1997 günlü protokol teşkil etmektedir. Bu protokolde davacıya üçmilyar lira nakit kredi ve yüzelli fıçı yardımı yapıldığı yazılıdır. Bunun dışında protokolün son sayfasında davacıya yaptırım hükümleri uygulanacağı kararlaştırılmıştır....
İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Kuşkusuz, alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 875. maddesi hükmü gereğince taşınmaz rehni alacaklıya, ana para ile tahakkuk giderleri ve gecikme faizini talep yetkisi tanımaktadır. Ana paradan kasıt 17.05.1995 günlü akit tablosunda yazılı olan “doğmuş ve doğacak” bütün alacaklardır....
Görülüyor ki, üzerine ipotek tesis edilen bağımsız bölümlerin oluşturulmasında yasal bir sebep kalmadığı, başka bir anlatımla kat irtifakı tesisine ilişkin tescil isteminin yolsuz bir tescil olduğu yargı kararı ile saptanmış, bu şekilde kurulan kat irtifakı tapudan terkin edilmiştir. Türk Medeni Kanununun 717. maddesi hükmünce terkin nedeniyle taşınmaz mülkiyeti kaybedilmiş olacağından ve davalılardan banka yararına konulan ipotek münhasıran tapudan terkin edilen taşınmaz üzerine konulduğundan ipoteğin tesis edilen üst hakkına yansıtılma olanağı bulunmamaktadır. Kaldı ki, Türk Medeni Kanununun 858 maddesi uyarınca da taşınmaz rehni tescilin terkini halinde sona erer....
Esas ve 2009/5740 Karar sayılı geri çevirme ilamında davaya konu edilen taşınmazın satışı sırasında tapu kaydında görülen AKBANK T.A.Ş tarafından konulmuş 5 adet ipoteğin devam edip etmediği, ipotekler terkin edilmiş ise terkin tarihleri ve bu ipotekler için ödeme yapılmış ise ödeme tarih ve miktarlarının ilgili ipotek alacaklısı bankadan sorulması, gelen cevabın dosyaya eklenmesi ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiş idi. Mahkemece tapu kaydında görülen ipoteklerin halen mevcut olduğuna dair ... Tapu Sicil Müdürlüğünün 10/12/2009 tarihli yazısı eklenerek dosya yeniden gönderilmiştir. Geri çevirme gereği yerine getirilmeden dosya iade edilmiştir....