WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin davalı ile yaptığı bayilik sözleşmesinden doğmuş ve doğacak olan borçlarının teminatı olarak davacıya ait taşınmaz üzerinde ipotek tesis ettiğini, dava dışı ... Ltd. Şti.'nin borcunun devam ettiğini, ipoteğin terkin edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, ipoteğin ticari ilişkinin teminatı olarak davacı tarafından, oğlunun ortağı olduğu şirket olan ... Ltd.Şti ile davalı alacaklı şirket arasında düzenlenen 23/07/2007 tarihli üretici bayilik sözleşmesinin teminatı olarak verilen ipotek olduğu, bu ipoteğin üst sınır ipoteği olarak 100.000,00TL'lik olarak verildiği, iki şirket arasındaki alacak verecek ilişkisinin devam ettiği, ipoteğin asıl borca bağlı fer'i bir borç olması nedeniyle, asıl borç ödenmeden ipoteğin sona ermeyeceği, asıl borcun ödenmediği, ipoteğin terkin edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacı güden ve bir taşınma değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir aynî haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında bir anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin TMK'nın 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yoluyla isteyebilir. Kuşkusuz kurulan ipoteğin temelini ipotek akit tablosu teşkil eder. İncelenen ve ipotek aktinin çerçevesini tayin eden 09.07.2008 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden "1 no'lu meskenin tamamı H.. H.. adına kayıtlı iken bu defa D.. C..'a olan doğmuş ve doğacak bilcümle borçlarının teminatını teşkil etmek üzere 50.000,00 YTL bedelle D.. C.. lehine ipotek" tesis edildiği anlaşılmaktadır....

      DAVA : İpotek DAVA TARİHİ : ... KARAR TARİHİ : ... GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH :10/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan İpotek davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin ...'ın mirasçıları olduğunu, ... Mah. ... ada ... parselde kayıtlı taşınmaz üzerin davalı lehine ipotekler tesis edildiğini, ipotek konusu borcun ipotek borçlularından tahsil edildiğini alacaklının alacağına kavuştuğunu, bir kısım taşınmazlarda bulunan ipoteklerin terkin edildiğini, gönderilen ihtarnameye rağmen işbu dava konusu ipoteklerin davalı tarafından terkin edilmediğini ileri sürerek; davanın kabulü ile, Kayseri İli, ... ilçesi, ... Mah. ... ada ......

        İcra Müdürlüğünden ... esas numaralı icra takibi ile birlikte İcra ve İflas Kanunu md. 153 gereğince ilgili ipoteğin kaldırılması yönünde talepte bulunduğunu, taşınmaz üzerinde ipotek bulunan borçlu ipoteğin kaldırılması noktasında müvekkilden 13.06.2018 tarihli tensip tutanağı ile ilgili ipotek bedelinin dosyaya yatırılması gerektiği yönünde karar verdiğini, müvekkilin verilen bu karar neticesinde 20.06.2018 tarihinde 10.000-TL ipotek bedelini dosyaya yatırdığını, söz konusu talebe ilişkin olarak müvekkil ipotek bedelini dosyaya yatırmış olmasına rağmen icra müdürlüğü ipotek kaydına ilişkin herhangi bir işlem gerçekleştirmediğini, ipotek kaydının taşınmaz üzerinde kalmaya devam ettiğini, müvekkil satın almış olduğu taşınmaz üzerindeki mağduriyetinin devam etmesinden dolayı da son olarak 07/04/2022 tarihinde taraflarınca vekili olarak Marmaris .......

          Somut olayda, tapu kaydında davacı taraf lehine kayıtlı bulunan ipotek şerhinin tapu müdürlüğünce hatalı olarak kaldırılması sonrasında dahili davalı tarafın devir sırasında ipotek şerhinin yolsuz olarak terkin edildiği ibaresiyle gerçekleştirilen devir işleminin tarafı olan dahili davalı tarafın iyi niyet iddiasının kabul edilemeyeceği, yerleşik Yargıtay uygulamalarına göre de taşınmaz malikinin davada taraf olarak kabulü gerektiği için tapu idaresi yönünden davanın husumet yönünden reddi ve tapu idaresi lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi kararının yerinde olduğu sonucuna varılmaktadır. (Örn.; Yargıtay 14....

          Ancak Yerel Mahkemece tedbir talebimizi hiç değerlendirilmeden; “71781 sayılı yasanın süreli ipotekleri kapsadığını, ama dosyaya gelen tapu kaydında süre bulunmadığını yani süresiz ipotek olduğunu dolayısı ile ipoteğin 7181 sayılı yasa kapsamında olmadığını ve davacı Belediyenin 7181 sayılı yasa kapsamında ipoteğin güncel değerinin tespitini talep etmesinde korunmaya değer bir yararı olmadığını; süresiz ipotek olması nedeni ile eda davası açabilecek iken tespit davası açmakta da Belediyenin hukuki yararı bulunmadığı” gerekçesi ile DAVANIN REDDİNE karar vermiş olup, belirtilen nedenlerle Yerel Mahkeme kararının düzeltilmesi gerekir. 1- İpotek sözleşmesi karşılıklı edimleri içeren bir sözleşme olup ipotek borçlusunun borcunun tamamını ödemesi halinde alacaklı lehine tesis edilen ipotek terkin edilebilecektir. Bu yasal düzenlemenin amacının, borcu sona ermiş ipotek borçlularının taşınmazları üzerindeki takyidatın kaldırılması — olduğu kanısındayız....

          İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı, terkin taahhüdünü iradesiyle yerine getirmezse, taşınmaz maliki ipoteğin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Somut olayda; incelenen ve ipotek akdinin çerçevesini tayin eden 23.11.2007 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin, kiralanan menkul ve gayrimenkul malların kira bedeline karşılık olmak üzere kurulduğu ve 20.000,00 TL limitli olduğu görülmektedir. Bu haliyle ipotek, azami meblağ (üst sınır ipoteği) ipoteğidir. Türk Medeni Kanununun 851 ve 881. maddelerinde ifadesini bulan azami meblağ (üst sınır) ipoteğinde alacağın ulaşacağı miktar önceden belirsiz olduğundan taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosunda gösterilen limitle sınırlanabilir....

            İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasında bir anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Türk Medeni Kanununun 875.maddesi hükmüne göre de ipotek, ipoteğin kapsamını ana para, takip giderleri ve gecikme faizi ve iflasın açıldığı veya rehnin paraya çevrilmesinin istendiği tarihe kadar muaccel olmuş 3 yıllık faizi ile son vadiden başlayarak işleyen faiz girer. Somut olaya gelince;İpoteğin çerçevesini belirleyen 13.05.1980 tarihli akit tablosunda “… Oktay Dürükoğlu’dan borç almış olduğu birmilyondörtyüzbin lirasına karşılık bila faiz birinci derecede, 1 yıl vadeli olmak üzere …” ipotek tesis edildiği yazılıdır....

              İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır. İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) bulunması ve rehin sözleşmesinin Türk Medeni Kanununun 856. maddesi gereğince tapu siciline tescil edilmesi gerekir. Alacak sona erdiği halde alacaklı terkin taahhüdüne rağmen terkin talebinde bulunmazsa taşınmaz maliki rehnin fekkini (kaldırılmasını) dava yolu ile isteyebilir. Ancak bunun için anapara ipoteğinde, sözleşmedeki miktar ödenmiş olmalı veya ödenmemişse mahkemeye depo edilmelidir. Bu koşul gerçekleşmişse tesis olunan anapara ipoteğinin kaldırılmasına karar verilir. Aksi halde şerhin kaldırılması istemi reddolunmalıdır....

                Kısaca, ipoteğin üst sınır ipoteği olması durumunda borçlu sadece ipotek akit tablosunda belirtilen miktar ile sınırlı olmak üzere sorumludur. Diğer taraftan taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanması zorunludur. Bütün bu açıklamalar doğrultusunda mahkemece yapılması gereken iş; ipotek, azami meblağ (üst sınır) ipoteğine ilişkin bulunduğundan, ipotek akit tablosunda gösterilen limiti alacaklıya ödenmek üzere davacı depo ettiğinden, ipotek şerhini terkin etmek olmalıdır. Mahkemece, ipotek bedelinin güncellenmesi suretiyle bulunan bedelin davacı tarafça depo edilmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda yazılı nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 12.11.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu