WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

taşınmazın açık artırma ile satışa çıkarılması üzerine ipotek işlemlerinden haberi olduğunu ileri sürerek teminatsız olarak tedbir kararı verilmesini, ipoteğin kaldırılması ile aile konutu şerhi verilmesini talep ve dava etmiştir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı banka tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı bankanın aile konutu şerhi konulması davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı bankanın ipoteğin kaldırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece davacı (kadın)'ın rızası alınmadan davalı (koca) adına tapuda kayıtlı olan ve aile konutu niteliğindeki taşınmaza davalı banka tarafından ipotek konulduğu belirtilerek davanın kabulü ile ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir....

    Mahallesi, 286 parfta, 955 ada, 54 parselde kayıtlı mesken nitelikli E Blok 1.kat, 10 nolu bağımsız bölümde kayıtlı olan taşınmazı 13.01.2009 tarihinde edindiklerini, davalı eş adına tescilli olan bu taşınmazın o tarihten beri aile konutu olarak kullanıp halen ikamet ettiklerini, bilgisi ve rızası dışında eşinin aile konutu olan dava konusu taşınmazı davalı ... isimli bir şahıs aracılığıyla ... San. Tic. Ltd. Şti'ne sattığını, şirket lehine taşınmazın davalı bankaya 600.000,00 TL bedelle ipotek ettirerek taşınmaz üzerine ipotek koydurduğunu, davacı eşin satışa rızasının olmadığını belirterek dava konusu taşınmazın satışının iptali ile satıştan sonra konulan takyidatların da geçersiz sayılarak silinmesine ve taşınmazın davalı eş adına tesciline ve taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. II....

      Mahkemesince de belirtildiği üzere; 4721 Sayılı TMK'nın 194/1. maddesi hükmü kapsamında aile konutu olarak özgülenen bir taşınmaza bu husustaki şerh “konulmuş olmasa da” eşlerin birlikte yaşadıkları aile konutu üzerindeki fiil ehliyetleri yasa koyucu tarafından zaten sınırlandırılmış olup bu sınırlandırma, aile konutu şerhi konulduğu için değil, zaten var olduğu için getirilmiştir. Bu sebeple tapuya aile konutu şerhi tescil edilmese bile o konutun aile konutu özelliğini kazanmadığı söylenemeyecektir. Başka bir ifadeyle, aile konutu olarak kullanılan taşınmaza şerh konulduğu için taşınmaz aile konutu özelliği kazanmayıp, aksine aile konutu olduğu için şerh konulabilmektedir. Dolayısıyla aile konutu şerhinin, hukuki niteliği itibariyle “kurucu” değil “açıklayıcı” bir şerh niteliğini taşıdığının kabulü gerekir....

      Sulh Hukuk Mahkememsi'nin 2020/629 Esas sayılı dosyasıyla ortaklığın giderilmesi davası açtığını, bu taşınmazın ortak aile konutu olduğunu, bu konuda tapu kayıtlarında bir şerhin bulunmadığını, davalının izaleyi şuyu davası açması nedeniyle iyiniyetli olmadığını, mağduriyet oluşmaması için taşınmaza aile konutu şerhi verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır....

      İzmir olduğunun belirtildiği, ipotek tarihinden bu yana aile konutu olarak taraflarca belirli bir tahsis çerçevesinde kullanıldığına ilişkin olarak dosya kapsamında bulunan belge ve bilgilerin aksini ispata yarar delil bulunmadığı, ipotek işleminin yapıldığı tarihte taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığı hususunun subut bulmadığı gerekçesiyle davacının ipoteğin kaldırılmasına yönelik davası sübut bulmadığından reddine; aile konutu şerhi konulmasına ilişkin dava yönünden ise; davacı asil tarafından 10.11.2021 tarihli celsede tapuya aile kotu şerhi konulması talebi ile ilgili hiç başvuruda bulunmadığı, doğrudan dava açtığının beyan edildiği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194 üncü maddesinin üçüncü fıkrası, 06.02.2014 tarihli 6518 sayılı Kanunla değiştirilmiş, yapılan değişikle, aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eşin, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini, tapu müdürlüğünden isteyebileceğin kabul edildiği, anılan yasal değişikliğinden...

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yargılama sırasında dava konusu taşınmaza aile konutu şerhi konulduğu anlaşıldığından davacının, taşınmaza aile konutu şerhi konulması talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, taşınmazın aile konutu olduğunun adres beyanları ve tanık ifadeleri ile tespit edildiğini, aile konutu niteliğindeki taşınmaz için davacının açık rızası alınmadan ipotek konulduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesine aykırı tesis edilen ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

          Yapılan incelemede; dava konusu taşınmazın doğalgaz aboneliğinin ipotek tesis tarihinden 2 ay sonra yapılması ve davacı ile eşinin mernis adresinin ipotek tesis tarihinden sonra adrese nakledilmiş olması taşınmazın aile konutu olmadığını göstermez. Önemli olan taşınmazda tarafların oturup oturmadığı, aile hayatının taşınmazda kurulup devam ettirilip ettirilmediğidir....

            İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilin eşinin müvekkilden habersiz ve rızası dışında konuta ipotek verdiğini, müvekkilin yapılmış icra takibi neticesinde bu durumu öğrendiğini, öğrenir öğrenmez ilgili davayı açtığını, konutun aile konutu olduğunu, tarafların başkaca evleri bulunmadığını, müvekkilin süresiz muvafakatnameyi imzaladığını dahi hatırlamadığını, muvafakatnamede kimin lehine ipotek verileceği, ipotek miktarı ve bunun gibi hiç bir belirleyici somut ibare bulunmadığını, lehine ipotek verilen şahıs ile müvekkilin husumeti bulunduğunu, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin de yanlış hesaplandığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE : Davaların ipoteğin kaldırılması ve aile konutu şerhi konulmasına ilişkin olduğu anlaşılmıştır....

            Maddesi gereği müşterek konutun eşlerden biri tarafından ipotek verilmesi durumunda diğer eşinin muvafakatnamesinin aranmasının gerektiği, Bor Tapu Müdürlüğünden dava konusu ipotekle ilgili evrakların istendiği, gelen yazı cevaplarına göre dava konusu ipotek evraklarının incelenmesinde; davacının dava konusu ipoteği vermesi esnasında eş muvafakatnamesinin alınmadığı anlaşıldığından ipoteğin kaldırılmasına karar vermek gerektiği, davacının müşterek konut üzerine aile konutu şerhi talebi açısından ise; davacının tapu müdürlüğüne tek taraflı beyanı ile taşınmaz üzerine aile konutu şerhi koyabileceği ayrıca aile konutu şerhi talebinin ayrı bir harca tabi olduğu ancak davacı tarafından harç yatırılmadığı anlaşıldığından aile konutu şerhi konulması talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerektiği......" gerekçesiyle Davanın KISMEN KABULÜ ile; 1- Niğde ili Bor ilçesi 1387 Ada 1 Parsel Blok C-3 2....

            UYAP Entegrasyonu