WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğünün 2010/1456 sayılı dosyasındaki borç miktarının asaleten 49.724,05TL, kefaleten 345.305,87TL olduğu, bu hâlde dava konusu taşınmazı 28.01.2010 tarihinde taşınmaz üzerindeki ipotek ile birlikte satın alan davacının da ipotek limiti olan 130.000TL'ye kadar bu borçtan sorumlu olduğu, bu nedenle ipotek yargılama aşamasında kaldırılmasaydı ve davanın esası hakkında karar verilseydi, davacının ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit isteminin reddine karar verileceği, bozma kararında belirtildiği üzere borçlunun açtığı menfi tespit davası sırasında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edileceği ancak ödenen bir paranın istirdadına karar verilebilmesi için maddi hukuk bakımından borçlu olunmayan bir paranın icra tehdidi altında ödenmiş olması gerektiği, somut olayda davacıya ait taşınmaz hissesinin alacağa mahsuben 77.900,00TL'ye satıldığı, taşınmazı üzerindeki ipotek ile birlikte satın almış olan davacının da ipotek limiti olan 130.000,00TL'ye...

    İİK'nın 153. maddesi hükmüne göre, ipotek alacaklısının icra takibi yapmamış olması halinde ipotek konusu borç tamamen ödenirse anılan madde koşullarında ipoteğin fekki istenebilecektir. İpotek alacaklısının icra takibi yapması durumunda ise, takip konusu borç ve fer'ilerinin tamamen ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılması icra takibinin doğal sonucu olduğundan, borçlunun icra müdürlüğünden, ipoteğin kaldırılması hususunda tapu sicil müdürlüğüne yazı yazılmasını isteyebileceği tartışmasızdır. İpotek senetleri, genel itibariyle ya kesin bir borcun (kesin borç ipoteği) ya da ileride gerçekleşmesi muhtemel bir borcun (limit, teminat veya üst sınır ipoteği) teminat altına alınması amacıyla tesis edilir. Alacağın tahsili amacıyla tesis edilen ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılıp alacağın tahsili halinde ipotek akdi de sona erer. Borçlu, dosyanın infazından sonra ipotek kaydının terkini için tapu idaresine yazı yazılmasını icra müdürlüğünden isteyebilir....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması (fekki) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı bankadan kullanılan kredinin teminatı olarak müvekkiline ait taşınmazlar üzerine ipotek konulduğunu, davalı bankanın ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlattığını, oysaki davalının MK.'nun 1014 maddesi uyarınca ipotek hakkından vazgeçtiğini iddia ederek ipoteğin tapu kaydından terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili iddianın asılsız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davanın reddine ilişkin verilen karar, Dairemizin 09.02.2009 günlü ilamı ile, ipotekli taşınmazın bulunduğu yerin yetkili olduğu gözetilmediğinden bozulmuş, bozmaya uyularak yetkisizlik kararı verilmiştir....

        UETS DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) DAVA TARİHİ : 25/12/2019 KARAR TARİHİ : 15/04/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH :20/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adına kayıtlı ... parsel eski kayıt, 10183 ada, 80 parselde kayıtlı taşınmaz için ve kaydı üzerine davalı bankaca 20.12.2011 tarih ve ...yevmiye numarası ile 1. Dereceden ipotek tesis edildiği, müvekkilinin davalı banka ile herhangi bir kredi sözleşmesi tesis etmemiş ve kredi sözleşmesine de kefil olmadığını, müvekkilinin ipotek veren 3. Kişi konumunda olduğunu, müvekkili tarafından davalı bankanın Demirtaş Bursa şubesinden ipoteğin terkini talep edilmiş ve davalı bankaca 10.02.2015 tarihli ipotek fek yazısı hazırlanarak bir suretinin müvekkiline teslim edildiğini, davalı banka tarafından ......

          İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan değerlendirme sonucunda; "..davacı tarafından davalı aleyhine ipoteğin fekki talebiyle açılan bu davada taraflar arasında düzenlenen protokol hükümlerinin yerine getirip getirilmediği, ipoteğin fekki koşullarının oluşup oluşmadığı ve neticeten davacının davalıya borçlu olup olmadığının tespiti gerektiğinden ve davanın özü itibariyle menfi tespit davası olduğundan ve İİK 72/3. maddesi gereğince icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında takibin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden, İstanbul ... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasında davacının takip borçlularından olması nazara alınarak davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar verilmesi gerekmiştir." gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması - menfi Tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi uyarınca dava dışı... isimli şahsa kefil olduğunu, sözleşme uyarınca müvekkili adına kayıtlı taşınmaz üzerine davalı banka lehine ipotek konulduğunu, davalı kurumun ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başladığını, müvekkilinin kefil olduğu şahsın ... 1....

              DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : ... YAZIM TARİHİ : ... Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye ... TİCARET Mahkemesinin ... esas sayılı dosyası ile açılan ipoteğin fekki davasında ... tarihinde tesis edilen davanın usulden reddine ilişkin karara karşı davacıların istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde; DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; öncelikli dava konusu taşınmazın tedbiren satışının durdurulmasını talep ettiklerini, müvekkilleri ... ile ...'ın evli olduklarını, müvekkili ...'ın eşinin dava dışı ......

                in davalı yanında müdahale talebinde bulunmadığı, davada taraf sıfatı olmadığı gibi mahkemece hakkında hüküm kurulmamış olduğundan, kararı kendi adına temyiz edemez, bu nedenle ihbar edilen vekilinin temyiz isteminin reddi gerekmiştir. 2-Davacı taşınmazı üzerinde ipotek hakkı tesis edilmesi işleminde sunulan vekaletnamedeki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek, ipoteğin kaldırılması ve menfi tespit talebinde bulunmuştur. Mahkemece grafoloji uzmanı bilirkişisiden alınan rapor doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiş ise de hükme esas alınan rapor yeterli incelemeyi içermediği gibi Yargıtay denetimine elverişli de değildir....

                  Dosya kapsamından, davanın konut satış sözleşmesinin teminatı amacı ile sözleşme gereği satın alınan taşınmaz üzerinde davalılar lehine tesis edilen ipoteğin, konut satış sözleşmesine konu tüm borcun ödendiğini iddiası ile menfi tespit ve ipoteğin fekki davası olduğu, davada alacak talep edilmediği, dava konusu uyuşmazlığa neden olan konut satış sözleşmesinin tüketici işlemi mahiyetinde olup davacının tüketici sıfatına sahip olduğu, davanın kayıt kabul davası niteliğinde alacağa ilişkin olmadığı anlaşıldığından Tüketici Mahkemesince davaya devam edilerek bir karar verilmelidir. Bu nedenle uyuşmazlığın Ankara 8.Tüketici Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir....

                    Somut uyuşmazlıkta, davanın tarafların ticari işletmesiyle ilgili taşınmaz satışı ve buna ilişkin ipotek sebebiyle borçlu bulunmadığından ipoteğin kaldırılmasına ilişkin menfi tespit davası olduğu, bu tür davaların TTK'nın 3 ve 4 (1) maddeleri uyarınca nispi ticari dava niteliğinde olduğundan, taraflar dava konusu hak üzerinde serbestçe tasarruf edebilmektedirler....

                      UYAP Entegrasyonu