Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, acentelik sözleşmesinin teminatı olarak taşınmaz üzerine koyulan ipoteğin terkini talebine ilişkindir. .... 3. Asliye Hukuk (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesince, ....'nın 23/07/2015 gün ve 1157 sayılı kararı ile .... de Ticaret Mahkemesi kurulduğu ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari nitelikte olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. .... Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından ise davaya konu alacağın kefalet sözleşmesinden kaynaklandığı ve bu alacağa ilişkin davaların ticari dava olmadığı, borçlar kanunundan kaynaklanan bir alacak davası olduğu ve borcun ticari işletmeyle ilgili olmadığı gerekçeleriyle görevsizlik kararı verilmiştir....

    Köyünde kain 216 ada 12 nolu taşınmazın 3367 sayılı Yasa ile değişik 442 sayılı Köy Kanunu'nun ek 13.maddesi uyarınca davacıya tahsis edildiğini, anılan Yasa uyarınca taşınmazın davacı adına tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde konut yapılmadığının belirlenmesi üzerine tapu kaydının iptali ile Belediye adına tescili isteği ile açılan dava sonunda (... 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/411 E- 2010/401 K.sayılı ilamı) taşınmazın tapusunun iptali ile Yenimahalle Belediyesi adına tesciline karar verildiğini, kararın 05.05.2011 tarihinde kesinleştiğini, taşınmazın davacıya bedel karşılığında satıldığını ancak taşınmazın bedelinin davacıya ödenmediğini belirterek, taşınmazın rayiç değerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır. Dava, sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkindir. Kural olarak haklı bir sebep olmaksızın bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür....

      İcra Dairesi'nin ....Esas sayılı takip dosyasında murisin icra baskısı altında ödediği 120.000-TL'nin istirdadını, mümkün olmaması durumunda ise 120.000-TL'nin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan tazminini talep etmiş, yerel mahkemece ödeme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre dolduğundan istirdat istemi yönünden davanın usulden reddine karar verilmiştir....

        A.Ş'nin gerekli incelemeyi yapmadıklarını, özeni göstermediklerini, bağımsız bölümlerin 3.kişilere satıldığını bildiklerini, müvekkilinin ipoteklerden sorumlu tutulamayacağını, açıklanan nedenlerle dava konusu taşınmazın davalı Garanti Koza...A.Ş.adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tüm takyidatlardan ari olarak tapuya tesciline, müvekkilinin ipoteklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile tüm ipoteklerin fekkine, kabul edilmemesi halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı şirkete ödenen 1.800.000,00 TL + KDV'nin sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca mevduata uygulanan en yüksek faizle birlikte müvekkiline iade edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        Mahkemece hem hak düşürücü süre nedeniyle red hem de sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre red gerekçesi oluşturulması doğru olmamıştır" denilmiştir. Dosya kapsamına göre; somut uyuşmazlıkta davacı, Akçakoca İcra Dairesi'nin 2019/692 Esas sayılı takip dosyasında murisin icra baskısı altında ödediği 120.000- TL'nin istirdadını, mümkün olmaması durumunda ise 120.000- TL'nin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre davalıdan tazminini talep etmiş, yerel mahkemece ödeme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre dolduğundan istirdat istemi yönünden davanın usulden reddine karar verilmiştir....

        Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Somut olayda; Hazine'ye ait taşınmazın davalı Belediye tarafından dava dışı ...'e ihale yoluyla, ... tarafından da adi yazılı satım sözleşmesi ile davacıya satıldığı hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince davacının davaya konu arsa bedelini davalı Belediye'den talep edip edemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Sebepsiz zenginleşme, haklı bir sebep olmaksızın bir başkasının malvarlığından ya da emeğinden yararlanma olarak tanımlanır. Sebepsiz zenginleşme için, bir taraf zenginleşirken diğer tarafın fakirleşmesi, zenginleşme ile fakirleşme arasında nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Sebepsiz zenginleşme kurumunun temel özelliklerinden biri "şahsilik" prensibidir. Bu ilke gereğince kim haksız yere zenginleşmişse davanın o kişiye karşı yöneltilmesi gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR İİK'nun 153. maddesi uyarınca ipoteğin kaldırılması için takip başlatıldığı, ... ....İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2012/1161 Esas-2012/1258 Karar sayılı kararı ile ipoteğin kaldırılmasına karar verildiği, borçlunun anılan bu kararı İcra Müdürlüğü'ne ibrazı ile ipoteğin terkini için Tapu Müdürlüğü'ne yazı yazılması talebinin, ipoteğin kaldırılması kararının kesinleşmemesi nedeniyle müdürlükçe reddine karar verildiği, şikayetçi vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, anılan Müdürlük kararının iptalini istediği, Mahkemece ipoteğin...

            Davalı ipoteğin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle kaldırılması talebinin reddine, ipotek bedelinin faizi ile birlikte hesaplanarak ödenmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, bilirkişi tarafından hesaplanan 2,66 TL ipotek bedelinin depo edilmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir . Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Davada kanuni ipoteğin terkini talep edildiğinden, terkin halinde ödenecek bedel davacının taşınmazına davalıya ait taşınmazdan imar parseli oluşturabilmek için kaç metrekare yer eklenmiş ise o miktardaki yerin dava tarihindeki rayiç değeri belirlenerek bu bedelin depo ettirilmesinden sonra ipoteğin kaldırılmasına karar verilmelidir. Somut olayda, mahkemece keşif yapılmaksızın dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılmış ise de dosyaya ibraz edilen 08.04.2014 tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmıştır....

              Kamuya açıklık kuralı taşınmaz ipoteğinin sona ermesinde de geçerli olduğundan ipoteğin belirli bir süre için kurulmuş olması halinde, bu sürenin sonunda ipoteğin kendiliğinden sona ermeyeceği ancak terkin ile sona ereceğinin kabulü gerekir. Tapu sicilinde tescilin devamı süresince, tescil edilmiş rehin hakkının da mevcudiyeti karine olarak kabul edilir (MK'nun madde 992/c-l). Terkin için ayrıca hukuki bir sebep aranmaksızın rehin hakkı sahibinin tek başına muvafakati yeterlidir. İpotek hakkı sahibinin terkine muvafakat borcu olmasına rağmen, yazılı terkine muvafakat beyanında bulunmaktan kaçınırsa, taşınmaz maliki, mahkemeye başvurarak ipoteğin fekkine ilişkin alacağı ilamla tapu memurundan terkini talep edebileceği gibi İİK'nun 153. maddesi koşullarında da icra dairesinden terkin talebinde bulunabilir. Somut olayda, ipotek akit tablosu incelendiğinde; alacağın 70.000,00 TL, tarihin .../07/1976 ve ... yıl vade ile ... nci sıradan ipotek tesis edildiği anlaşılmaktadır....

                A.Ş. tarafından verilen 10.01.2017 vadeli ve 435.000 TL bedelli çekin yerine verildiği, dolayısıyla teminat çeki olduğu, süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediğinden hamilin keşideci dahil müracaat borçlularına başvurma hakkı kalmadığı, çekin taşınmazın üzerinde bulunan ipotek karşılığı alıcıya teminat olarak verildiği, davacının ödediği ipoteğe konu bir borç bulunmadığından davalı keşidecinin zenginleşmediği, temel ilişkide ipoteği kaldırma borcunun satıcı ...üzerinde bulunduğu, 01.01.2017 tarihine kadar ipoteğin kaldırılmadığı, davalının davacıya karşı ipoteği kaldırma borcu bulunmakla birlikte davacıya herhangi bir ödeme borcu bulunmadığı, 01.01.2017 tarihine kadar ipoteğin kaldırılmaması halinde kararlaştırılan bir cezai şart bulunmadığı gibi ipoteğin kaldırılmaması nedeniyle zarara uğranıldığının iddia edilmediği, davacının temel ilişkiden kaynaklanan bir alacağından söz edilemeyeceği, çekin kambiyo vasfını yitirdiği ve sebepsiz zenginleşme iddiasının TTK'nın 732. maddesine dayalı...

                  UYAP Entegrasyonu