WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yasanın 796. maddesi uyarınca da intifa hakkı, konusunun tamamen yok olması ve taşınmazlarda tescilin terkini, yasal intifa hakkı sebebinin ortadan kalkması, sürenin dolması hak sahibinin vazgeçmesi ya da ölümü gibi sebeplerle sona erer. Davacı bu sebeplerin varlığı iddiasına dayanmamıştır. Davada intifa sözleşmesinin muvazaalı olarak kurulduğu ileri sürüldüğünden, intifa hakkının lehtarına yararlanma yetkisi sağlama vasfı itibariyle intifa ile ilgili haklarda Türk Borçlar Kanununun 19. maddesi ve muris muvazaasına ilişkin 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanma yeri bulunmamaktadır. Kaldı ki, intifa hakkının terkini istemiyle açılan davada şerhin muvazaalı olarak işlendiği kanıtlanamamış olup davanın reddi gerekirken soyut değerlendirmelerle şerhin terkinine dair hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir....

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 4.7.2003 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini istenmesi üzerine davalı tarafından açılan karşılık davada da intifa hakkının elatmanın önlenmesi yapılan duruşma sonunda; intifa hakkının terkini işleminin reddine karşı davanın kabulüne dair verilen 1.2.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, yerel mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 22.2.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ......

      Şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebilir. Kaldı ki, bu gibi durumlarda intifa hakkı sahibinin hakkın sürdürülmesini istemesi hakkın kötüye kullanılmasıdır. Her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan Türk Medeni Kanununun 796. v.d. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerekir. Yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda somut olaya gelince; ......

        intifa hakkının tesisi daima bir sözleşmeye dayandığından taraflara hak ve borçlar yükleyen bu sözleşmeyle intifa hakkı sahibi ile malik hakkın konusu olan şeydeki yararlanmanın nasıl sürdürüleceğini kararlaştırabilecekleri, şayet intifa hakkının tesisine neden olan sözleşmedeki edimler yerine getirilmemiş, intifa hakkının devamı malike yüklediği külfete göre çok az yarar sağlar hale gelmişse malik bozulan yararlar dengesini ileri sürerek hakimden sözleşmeye müdahale edilmesini, intifa hakkının sona erdirilmesini isteyebileceği, her ne kadar intifa hakkının sona ermesi sebeplerini sayan 4721 sayılı kanunun 796 vd. maddelerinde eşyaya bağlı irtifak haklarında olduğu gibi şahsi bir irtifak hakkı olan intifa hakkının sona erdirilmesini malikin talep edebileceğine ilişkin bir hüküm yoksa da burada Türk Medeni Kanununun 785. maddesinin kıyasen uygulanması gerektiği (Yargıtay 14....

        Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek dosyanın eksiğe gönderilmesinden sonra istenilen belgeler gönderilmekle, dosya ve içerisindeki bütün belgeler incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R 1- Yapılan yargılamaya toplanan deliller ve dosya içeriğine göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Dava, intifa hakkının terkini istemine ilişkin olup, dava değerini resmi senette gösterilen intifa hakkı bedeli oluşturduğundan vekalet ücreti ve harcın da bu değer üzerinden hesaplanarak alınması gerekir. Mahkemenin istem intifa hakkının terkini olduğu, intifa hakkı bedelinin tahsiline ilişkin bir istemde olmadığı halde ödenmemiş intifa hakkı bedelinin faizi ile birlikte hesaplanan değerini vekalet ücreti hesabına esas alınması doğru değildir....

          bu nedenle yasal dayanağının kalmadığını, Rekabet Kurumunun 2002/2 - 2003/3 sayılı Tebliğleri gereğince de 5 yılı aşan intifa hakkının terkini gerektiğini ileri sürerek taşınmazlar üzerindeki davalı lehine olan intifa hakkının terkinini istemiştir....

            Noterliğince düzenlenen 20 Haziran 2013 tarih ve 19640 yevmiye nolu ihtarnamenin 3. maddesinde taşınmaz üzerindeki intifa hakkının terkini için Harçlar Kanunu'nun 58. maddesi hükmüne göre terkin harcının lehine işlem yapılan taşınmaz maliki tarafından ödenmesi gerektiği, bu nedenle terkin işlemini yapmak üzere vekil tayin edilecek bir şahıs adının bildirilmesi gerektiği belirtilmiş, davalılar tarafından söz konusu ihtarmameye karşı Kayseri Onuncu Noterliğince düzenlenen 28.06.2013 tarih 18956 yevmiye nolu cevabi ihtarnamede intifa terkin işlemi yapmak üzere vekil tayin edilecek kişi olarak ... ile ... vekaletname düzenlenmesi ve müvekkil şirketlere ulaştırılması halinde intifa terkin işlemi gerçekleştirilecektir denildiği anlaşılmıştır. Davacı tarafın cevabı ihtarnamede ismi belirtilen ... ve ... adına tapudan intifa hakkının terkini işlerini yapmak üzere Ankara 63....

              Mahkemece, taşınmazın meralık vasfı kalkmış olmasına rağmen imar planı içerisinde kısmen Belediye hizmet alanı, kısmen yol ve kısmen de rekreasyon alanında kaldığı, taşınmazın üzerinde de Belediye hizmet binalarının bulunduğu, belediyenin taşınmazı intifa hakkı amacına uygun olarak kullandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, taşınmaz niteliğinin değişmesi nedeniyle intifa hakkının terkini isteğine ilişkindir. Gerçekten de dava konusu taşınmaz, belediye adına tescilli iken açılan dava sonucu mera vasfı ile ... siciline kaydedilmiş ve intifa hakkının da belediyeye ait olduğu belirtilmiştir. Ancak, taşınmazın Belediye Başkanlığının başvurusu üzerine niteliği yasal prosedürüne uygun olarak değiştirilmiş, 01.02.2008 tarihinde de ham ... vasfı ile Hazine adına tescil edilmiştir. Bu işlem sırasında da tapuya intifa hakkı da yazılmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 06.02.2008 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkının terkini ve tazminat istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; maddi tazminat yönünden davanın açılmamış sayılmasına, intifa hakkı yönünden ise karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 08.01.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _K A R A R_ Dava, 1193 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydına 25.07.1996 ve 26.10.1998 tarihinde yazılan intifa hakkı şerhinin terkini ve tazminat istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur....

                  Hüküm yerinde davanın tapu iptali tescil davası gibi değerlendirilerek «tapu iptali tescil davasının reddine» denilmiş olması maddi hatadan kaynaklanmıştır.Türk Medeni Kanununun 796 ve 797. maddeleri hükmünce intifa hakkı konusunun yok olması taşınmaz ise tescilinin terkini yasal intifa hakkı sebebinin ortadan kalkması sürenin dolması hak sahibi olan gerçek veya tüzel kişinin intifa hakkından vazgeçmesi veya hak sahibinin ölümü üzerine sona erer. Somut olayda ise, yasanın intifa hakkının terkini nedenleri olarak gösterdiği hiçbir sebebin varlığı iddia ve ispat edilmiş değildir. Her ne kadar mahkemece dava değişik gerekçeyle reddedilmiş ise de, kurulan hüküm sonuçta davanın reddine ilişkin bulunduğundan sonucu itibariyle doğrudur....

                    UYAP Entegrasyonu