Hukuk Dairesi KARAR Dava, inanç sözleşmesinden kaynaklanan, mülkiyet hakkına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 20.01.2017 tarihli ve 2017/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay (1) Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Ne var ki; (3) Hukuk Dairesince de görevsizlik kararı verildiğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6644 sayılı kanunla değişik 60. maddesine göre görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna sunulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, görevli Dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Hukuk İşbölümü İnceleme Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 23.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 02/10/2013 NUMARASI : 2011/91-2013/391 -KARAR- Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 24.01.2014 tarih ve 2014/1 sayılı Kararı'nın dayanağı olan 2797 sayılı Yargıtay Yasası'nın 14. maddesini değiştiren 6110 sayılı Yasa'nın 8. maddesinde, daireler arası iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirmenin esas alınacağı öngörülmüştür. Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; mülkiyet hakkından kaynaklanan ve inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin tarafları davada taraf olmadığı gibi, çekişme arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmadığından, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 1. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalılar aleyhine 08.09.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 27.04.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, dava konusu 121 ada 13 parsel sayılı taşınmazın kendine ait tarla ve arsaların satışınden elde edilen gelir ve birikimleriyle satın alındığını, üzerine üç katlı ev yapıldığını, birinci katın kendisine ait olacağının kararlaştırıldığını ancak tüm taşınmazın oğlu olan davalılar adlarına tescil edildiğini ileri sürerek hissesi oranında tapu kaydının iptali ile adına tescilini talep etmiştir....
İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Somut olayda; Davacı, dava dışı SS ... Yapı Kooperatifi aidatlarının kendisi tarafından ödendiği, ferdileştirme sırasında dava konusu bağımsız bölümün adına tescil edilmesi gerekirken muvazaalı olarak davalılardan üvey oğlu Hasan Ali adına tescil edildiğini ileri sürerek, tapu iptali ve tescil istediğinden dava açmakta hukuki yararının bulunduğunun ve aktif dava ehliyetinin olduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda taraf delilleri değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken davanın usul yönünden reddi doğru görülmemiş, bu nenenle kararın bozulması gerekmiştir....
Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 8146 ada 28 parsel sayılı taşınmazı (eski 1117 ada 25 parsel) satın aldığını, davalı ile yaptıkları 27.09.1989 tarihli inanç sözleşmesi uyarınca davalı adına tescil edildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile 1/2 payının adına tescilini istemiştir. Davalı, 27.09.1989 tarihli belgedeki imzanın kendisine ait olmadığını, imza kendisine ait olsa bile açığa imza olduğunu ve davacı tarafından sonradan doldurulduğunu, belge içeriğinin de inşaat sözleşmesi niteliğinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasında adi ortaklık bulunduğu ve bu ortaklığın bozulduğu, Borçlar Kanununun 583 maddesi uyarınca taşınmazın 1/2 payının davacı adına tescilinin gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir. Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 10.03.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, taraflar arasında evlilik birliğinin devam etmesi nedeniyle yasal şartları oluşmayan davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Bir davada olayları açıklamak tarafların hukuki nitelendirme yapmak ise hakimin görevidir....
İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir. Bu ilkeler ışığında somut olaya gelince; 1-Yapılan yargılamaya, toplanan deliller ve dosya içeriğine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Eldeki dava, inanç sözleşmesine dayanılarak açılmış olup, ileri sürülen iddialar ne yazılı bir belge ne de yazılı delil başlangıcı ile kanıtlanamamış ise de; davacı gerek dava dilekçesinde "her türlü delil", gerekse de delil listesinde "her türlü yasal kanıt" demek suretiyle, her türlü delile dayandığını açıkladığından, yemin deliline de dayanmış sayılır....
İnanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden Borçlar Kanununun 125. maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir. İnançlı bir işlem ile inanan, sahibi olduğu bir mülkiyet veya alacak hakkını inanılana kazandırıcı bir işlemle devretmekte ancak borçlandırıcı bir sözleşme ile de onu bazı yükümlülükler altına sokmaktadır. İnançlı işlemin taraflarını, inanan ve inanılan oluşturur. Bir hakkı ya da nesneyi, güvendiği bir kişiye inançlı olarak devreden kimseye “inanan” adı verilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.8.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.4.2008 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava reddedilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. İnançlı işlemler, inananın teminat oluşturmak veya yönetilmek üzere mal varlığı kapsamındaki bir şey veya hakkını, inanılana devretmesi ve inanılanın da inanç anlaşmasındaki koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanmasını, amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içeren işlemlerdir....