Eldeki davada yapılacak yargılama sonucunda, davacı tarafın bedel iadesine yönelik başlattığı icra takibinde, itirazın iptali talebinin kabulü halinde, taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin de koşulları oluşmuş olacak ve bu halde sözleşmenin feshinin doğal sonucu olarak davacı adına tescil edilen tapu kaydının iptali ile önceki malik adına tescili gerekecektir....
Her ne kadar davalı arsa sahipleri ile yüklenici arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye dönük feshine karar verilmiş ise de, bu durum davalı ...'in davacıya olan sorumluluklarını ortadan kaldırır nitelikte değildir. Öyle olunca mahkemece, dava konusu taşınmazın davalı yüklenici ile arsa sahipleri arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshinin kesinleştiği 08.04.2008 tarihindeki rayiç bedeli belirlenip bu bedele hükmedilmelidir. Aksi düşüncelerle yazılı şekilde rayiç değer yerine ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre yapılan hesaplamaya dayalı olarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....
Kat 4 numaralı bağımsız bölümü müvekkilinin yükleniciden satın aldığını ve yüklenicinin edimlerini yerine getirdiğini ileri sürerek, anılan bağımsız bölümün davalı adına olan tapusunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, dava dışı yüklenicinin de davada taraf olması gerektiğini, yüklenici ile müvekkili arasındaki 26.11.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 22.11.2013 tarihinde feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, tapuya kayıtlı taşınmazların devrinin resmi şekle tabi olduğu, geçersiz sözleşmeye dayalı tescil istenemeyeceği, davacının yüklenici aleyhine tapu iptali veyahut verilenlerin iadesi istemli dava da açmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....
in arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden haberdar olduğunu ileri sürerek, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin geriye etkili olarak feshi ile davalı adına ek tapu kayıtlarının iptal edilerek müvekkili adına tapuya tesciline ve kira vs'den oluşan şimdilik 5.000,00 TL'nin reeskont faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin taşınmazı muvazaalı olarak devralmadığını, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden haberdar olmadığını, iyiniyetli olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Davalı şirket, cevap dilekçesi sunmamıştır....
Kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin geçerliliği TMK’nın 706, Türk Borçlar Kanunu’nun 237, 2644 sayılı Tapu Kanunu 26 ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu’nun 60.maddeleri uyarınca noterde düzenleme şeklinde yapılmasına bağlı olup tapuda pay devrini de içerdiğinden, tarafların tek taraflı irade beyanı ve bunun karşı tarafa ulaşmasıyla feshi mümkün değildir. Kat karşılığı inşaat sözleşmeleri ancak mahkeme kararıyla ya da tarafların fesih iradelerinin birleşmesi ile feshedilebilir. Somut olayda kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine ilişkin mahkeme kararı bulunmamaktadır. Taraf iradelerinin birleşmesi de söz konusu değildir. Kat karşılığı inşaat sözleşmesinin düzenlendiği tarih olan 11.12.2009 tarihi itibariyle üzerine inşaat yapılacak parseller imara kapalı değildir. Davalı arsa sahipleri, parsellerin mahkemelik olduğunu bilmektedir. Bu husus İzmir 32.Noterliğinin 11.12.2009 tarih 17690 yevmiye sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 6.maddesinde belirtilmektedir....
-K A R A R- Asıl davada davacı şirket vekili, taraflar arasında ........1995 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve ....05.1996 tarihli tadilat sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin yüklenici olarak çaba gösterdiğini, davalıların vekaletnameyi davacıya vermedikleri gibi incelemeleri için bırakılan projelerin imzalanarak geri verilmediğini, noter aracılığı ile sözleşme ve ek sözleşmenin davacılar tarafından tek taraflı feshine ilişkin ihtarının gönderildiğini, müvekkilinin edim borçları yönünden temerrüde düşmediğini ileri sürerek, bu nedenle sözleşme ve ek sözleşmenin feshinin geçersiz olduğunun tespitini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalılar vekili, davacı yüklenicinin sözleşme ve ek sözleşmeye uymadığını, aradan ... yıl geçmesine rağmen inşaatla ilgili hiçbir faaliyetin yapılmadığını savunarak, asıl davanın reddini istemiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ: 07/07/2021 NUMARASI: 2021/211 Esas - 2021/580 Karar DAVA: Sözleşmenin Feshinin İptali İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/10/2021 Davanın reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine düzenlenen dosya kapsamı incelenip gereği görüşülüp düşünüldü; DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin 20 yıldan fazla süredir davalının Beykoz İlçesi su bayiliğini sürdürdüğünü, İBB nın el değiştirmesinden sonra, müvekkilinin bayilik sözleşmesinin tek taraflı olarak iptal edildiğinin bildirildiğini, bildirilen fesih sebebinin gerçek olmadığını,iptal kararının hiçbir gerekçeye dayanmadığı gibi gerçek olması durumunda dahi verilecek cezanın sözleşmenin iptali değil, önce uyarı olması gerektiğini, İstanbul 11....
Noterliği'nde 28.01.2015 tarihinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin imzalandığını, yüklenicinin 02.12.2015 tarihinde inşaat ruhsatı aldığını, bağımsız bölümlerin iskan izinlerinin alınması için iki farklı sürenin öngörüldüğünü, ilk sürenin inşaat ruhsatı alındıktan 14 ay sonra 02.02.2017 tarihi olduğunu, ikinci sürenin ise sözleşmenin imza tarihine göre teslim tarihinin 30.04.2016 tarihini geçememesi olduğunu, Her iki süre dolamasına rağmen ancak binaların kaba inşaatlarının bitirildiğini, inşaat faaliyetlerinin tamamen durdurulduğunu, Arsa sahiplerinin fesih hakkım kullanabilmesi için inşaat faaliyetlerinin halihazır durumunu Bodrum l....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) Taraflar arasında düzenlenen devre mülk sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesi istemine ilişkin olarak açılan davada Bursa 2. Tüketici ve ... 4....
Nasıl ki, dosyada tespit edilen %15 inşaat seviyesine göre yüklenici kendisine düşen bağımsız bölümleri hak etmemişse, sattığı kişiler de bu bağımsız bölümleri hak etmiş sayılamazlar. Teminat ipoteklerinin satış anında kaldırılmış olmaları, satın alan üçüncü kişilere hak bahşetmez. Henüz inşaat aşamasında bağımsız bölüm satın alan davalı üçüncü kişiler, inşaatın yüklenici tarafından bitirilmesi halinde hak sahibi olacaklarını bilmeleri gerekir. Mevzuatı bilmemek mazeret sayılmaz. Bu itibarla, davalı üçüncü kişilerden ... ile ... üzerlerindeki tapu kayıtlarının da akdin geriye etkili feshinin sonucu olarak iptâli gerekirken, bunlar hakkındaki iptâl talebinin reddi doğru olmamıştır. Hükümden sonra davacı vekili tarafından mahkemeye sunulan ve davalılardan ... ile sulh olduklarına ilişkin dilekçenin değerlendirilmesi, hiç şüphesiz mahkemece göz önünde bulundurulacaktır....