Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu bononun davacı tarafından müvekkiline verildiğini, davacının bonodan dolayı taraflarına hiçbir ödeme yapmadığını, davacı borçlu imzaya itiraz etmiş ise de, imzayı alacaklının huzurunda imzalayarak teslim ettiğini, bu nedenle imzaya kötüniyetle itiraz edildiğini, adli birimlerce yapılacak incelemede gerçek ortaya çıkacağını, davacının sırf takibi uzatmak ve icra takibini karşılıksız bırakmak için bu yola başvurduğundan haksız yere imzaya ve borca itiraz eden borçlunun takibin iptali davasının reddi ile % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, takibin devamına, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte borçlu İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; takip konusu senetlerdeki imzaların kendisine ait olmadığını, senetteki imzayı açıkça ve ayrıca inkar ve itiraz ettiklerini, alacaklı tarafa hiçbir borcu bulunmadığından borcun tamamına, faize ve fer'ilerine itiraz ve şikayetlerinin kabulü ile takibin tamamen iptaline ve tazminat ile para cezasına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece, imzaya itirazın reddi ile davacı aleyhine tazminata hükmedilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/06/2019 NUMARASI : 2016/429 ESAS 2019/444 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : Mersin 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 20/06/2019 tarih 2016/429 esas 2019/444 karar sayılı mahkeme kararının davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 5.İcra Dairesinin 2016/7454 esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığını, 24/06/2016 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiğini, takibe konu bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, takip alacaklısını da tanımadığını, alacaklı ile ticari bir ilişkisi de olmadığını beyan ederek davanın kabulü ile imzaya, borca, işlemiş faize ve faiz oranına itirazının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesi; imzaya itiraz yönünden alınan bilirkişi raporuyla, takibe konu bononun ön yüzünde atılı olan imzaların davacının el ürünü olduğunun tespit edildiği, borca yönelik itirazın davacı tarafça İİK.'nın 169/a maddesi gereğince borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlanamadığı, faize itiraz yönünden alınan bilirkişi raporuyla takipte talep edilen faiz miktarının usul ve yasaya uygun olduğunun tespit edildiği belirtilerek hükme esas alınan raporlar da dikkate alınarak davanın reddi ile davalının tazminat talebinin reddine karar vermiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı borçlu, takibe kötüniyetli olarak itiraz ettiği halde aleyhine tazminata hükmedilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek tazminat talebinin reddi yönünden verilen mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu vekili tarafından, borcu bulunmadığı belirtilerek takibe, ödeme emrine, borca, imzaya, faize, faiz oranına ve borcun tüm ferilerine itiraz edilmiştir. İİKnun 269/b maddesi "borçlu itirazında kira akdini ve varsa mukavelenamede kendisine izafe olunan imzayı reddettiği takdirde alacaklı, noterlikçe re’sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş bir mukavelenameye istinat ediyorsa merciden itirazın kaldırılmasını ve kiralananın tahliyesini isteyebilir." hükmünü içermektedir. Takibe dayanak kira sözleşmesi adi yazılı bir kira sözleşmesi olup bu maddede belirtilen nitelikte bir sözleşme olmadığından ve davalı borçlu tarafından kira sözleşmesindeki imzaya itiraz edildiğinden icra mahkemesinde dava açılamaz. İİK’nun kiralar hakkında hususi hükümler ve kiralanan taşınmazların tahliyesine ilişkin babında alacaklının dayandığı belge yönünden imza incelemesi yapılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2019/486 ESAS, 2020/154 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya ve Borca İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; takibe konu senetteki imzaların vekil edenine ait olmadığını, bu nedenle imzaya, takibe, borca, faize ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiğini beyanla takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; imzaya itirazın kabulü ile davacı borçlu açsından takibin durdurulmasına; asıl alacağın %20 si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine; davalının asıl alacağın %10 u oranında para cezası ile mahkumiyetine karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2018/4009 sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, kambiyo senetlerine mahsus haciz youl ile başlatılan takipte çekteki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığını, ödeme emri ekinde gönderilen çekin arka yüzünde tahribat yapıldığını, çekin başka bir şahsa cirolandığını, davacı firmanın herhangi bir likit borcu olmadığını, bu nedenle borca, faize, imzaya ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini belirterek; davalarının kabulüne, kötü niyetli alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın %10'u oranında para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
edilerek ödeme emri tebliğ tarihinin 23/01/2015 olarak düzeltilmesine bu kabule göre de yasal sürede yapılan imzaya ve borca itirazın esası incelenerek, senetteki imzanın muteriz borçlu eli ürünü olduğu kanaatini bildiren bilirkişi raporu doğrultusunda imzaya itirazın reddine, borca (faize) itirazın ise kısmen kabulüne karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 168. maddesinin 4. ve 5. bendine göre; imzaya ve borca itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren beş gün içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....
müvekkil ile davalı arasında herhangi bir ticari alışveriş kapsamında verilmediğini, borca, faize, komisyona ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun imzaya ve kambiyo vasfı ile faize itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının ve diğer taleplerin reddine karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....