Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tarihine itiraz ettiklerini ancak yerel mahkeme tarafından TC Merkez Bankasından faiz oranı sorulmamış olup bilirkişilerce yapılan ve hükme esas alınan raporun eksik ve hatalı inceleme ürünü olduğunu, davaya konu bono üzerindeki imzaya da taraflarınca itiraz edilmiş olmasına rağmen hükme esas alınan bilirkişi raporunda geçerli bir kefalet ilişkisinin olup olmadığının da incelenmediğini bu nedenlerle hukuka ve hakkaniyete aykırı kararın ortadan kaldırılmasına, istinaf incelemesinin sonuna kadar icranın geri bırakılmasına, davanın kabulü ile imzalara, borca, faize, borcun ferilerine ve takibe itirazları nedeniyle takibin iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı alacaklı vekili tarafından, yeterli inceleme yapılmadan ve rapora itirazlar dikkate alınmadan karar verildiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, kambiyo senetlerine özgü takipte borçlu tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....

Tüm dosya kapsamına göre; her ne kadar davacı tarafından dava dilekçesi ile borca, faize ve takibin tüm ferilerine itiraz edilmiş, mahkemece bu yönde inceleme yapılmamış ise de, faize ve ferilere yönelik husus istinaf konusu yapılmadığından, bu hususlarda inceleme yapılmamıştır....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz, takibe konu çekin zamanaşımına uğradığına ve kambiyo vasfı olmadığına dair şikayet, borca ve faize itirazdır. Düzce İcra Müdürlüğü'nün 2021/16471 esas sayılı dosyasında, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu şirket ve dava dışı borçlular aleyhine 1 adet çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, eldeki davanın davacı borçlu şirket tarafından açıldığı anlaşılmıştır....

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki imzaya, borca ve faize itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararın davacı borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacı borçlu vekili dilekçesinde; takibe konu bono üzerindeki imzanın borçluya ait olmadığını, itiraz ettiklerini, borca, faize, faiz oranına itiraz ederek takibin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; imzaların borçlu elinden çıktığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. III....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2020 NUMARASI : 2019/726 ESAS, 2020/103 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; İzmir 7 İcra Müdürlüğü'nün 2019/9927 E. sayılı dosyasında borçlu olduğunu, ödeme emrinin 02/08/2019 tarihinde tarafına tebliğ edildiğini, takibe konu edilen senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, karşı tarafa böyle bir borcunun da bulunmadığını, bu nedenle borcun tamamına, faize, ferilerine ve imzaya itirazının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    verilmesi gerekirken, hükmün ikinci maddesinde davacı şirketin sair itiraz ve şikayetlerinin reddine dair hüküm kurulmakla hükmün kendi içerisinde çelişki oluştuğundan kurulan hüküm usul ve yasaya aykırıdır....

    İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, işlemiş faize itirazın kabulü ile takip ve davacı borçlu açısından toplam 9532,60- TL işlemiş faiz talep edilebileceği anlaşılmakla fazla işlemiş faize ilişkin takibin durdurulmasına, diğer itirazların reddine karar verilmiştir. Davacı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle; bilirkişi tarafından sadece emsal imza incelemesi yapıldığını, müvekkilinin huzurda imzalarının alınması ve bu imzalar üzerinde de inceleme yapılması gerekirken emsal imza incelemesi ile yetinilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflar arasında ticari ve hukuki herhangi bir ilişki bulunmadığını, ticari defter kayıtlarının incelenmesi gerektiğini, faize yapmış oldukları itiraza yönelik ilk derece mahkemesince yapılan hesaplamanın da dayanaksız ve belirsiz olduğunu ileri sürerek, istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....

    verilmediğinden yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmalarının usule aykırı bir karar teşkil ettiğini bu nedenlerle kararın kaldırılarak usulsüz tebligat şikayetlerinin kabulüne ve davanın esasına girilmesine, yapılan tebliğin, müvekkil şirket adına icra dosyasına vekalet sunmuş oldukları 04/10/2021 tarihinin öğrenme tarihi olarak kabul edilmesine, yapılan usulsüz tebligat nedeni ile davanın açılmasına sebebiyet taraflarınca verilmediğinden aleyhe verilen vekalet ücretinin reddine, müvekkil şirket aleyhine yapılan icra takibindeki imzaya, borca, faize, vekalet ücretine ve borcun ferilerinin tamamına itiraz ettiklerinden itirazları gereğince icra takibinin durdurulmasına, haksız olarak talep edilen borç ve faize ilişkin takibin iptaline, vekalet ücreti ve masrafların karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü icra takibinde imzaya itiraz ettiklerini, müvekkili şirketin, davalı(alacaklıya) bir borcu olmadığını, haksız ve kötü niyetli olarak başlatılan icra takibine, borca, işlemiş faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz etmiş takibin öncelikle teminatsız olarak durdurulmasını, borca , faize faiz oranına ve ferilerine itirazlarının kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini, kötü niyetli alacaklının takip konusu alacağın % 20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata ve alacağın % 10 u oranında para cezasına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın reddini, davacı tarafın % 20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir....

    UYAP Entegrasyonu