Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, bu ödeme hususunun tanıklar ile sabit olduğunu, davalının tamamen kötü niyetli olarak bu takibi başlattığını, senedin tamamen kötü niyetli olarak doldurulduğunu ve davacı müvekkiline karşı takibe konulduğunu, müvekkiline ait olmayan iş bu takibe dayanak bono da ki imzaya ayrıca ve açıkça itiraz ettiklerini, borca, ferilerine, faizine, imzaya itirazlarının kabulünü talep ettiklerin beyan ederek, davanın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

DAVA KONUSU : İmzaya, Borca ve Yetkiye İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, vekil edeni aleyhine İzmir 4. İcra Müdürlüğünün 2019/15028 E. sayılı dosyasında başlatılan takipte imzaya, borca ve yetkiye itiraz ederek takibin iptali ile davalılar aleyhine %20 tazminat ile %10 para cezasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 6....

nun 169/1 ve 169/a maddeleri hükümleri uyarınca borca itiraz niteliğindedir. İlk Derece Mahkemesince istem imzaya itiraz olarak değerlendirilerek imza incelemesi yapılmak suretiyle alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulü cihetine gidilerek takibin durdurulmasına, davalının tazminata ve para cezasına mahkum edilmesine karar verilmiştir. Dosyada mevcut Ticaret Sicil kayıtlarına göre davacı şirketin çekin keşide tarihi itibarıyla Hidayet Özvarinli ve Mehmet Abdullah Özvarinli tarafından müşterek imza ile temsil edildiği, çekte davacı şirkete atfedilen ciroda ise tek imzanın bulunduğu, bu durumda cirodaki tek imza borçluya ait olsa dahi davacı şirketi bağlamayacağı ve davacı şirketin borçtan sorumlu olmayacağı anlaşılmaktadır....

İTİRAZ Borçlular itiraz dilekçesinde, senet aslının dosyada mevcut olmadığını, senet aslı kasada bulunmadığından imza incelemesi yapamadıklarını, borçlu ... için imza itiraz haklarını saklı tuttuklarını, diğer borçlunun asla imza atmadığını, bu nedenle borcu bulunmadığını borca ve ferilerine itiraz ettiklerini, ayrıca fotokopi senette ödeme yeri ve borçluların geçerli bir adreslerinin bulunmadığını, komisyon adı altında istenilen ücretin talebinin mümkün olmadığını, alacaklı veya vekilinin adına ödeme yapılacak banka adı ve hesap bilgilerinin ve yerleşim yerinin takip talebinde mevcut olmadığını belirterek takibin ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II....

    İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2020/951 esas sayılı dosyasında 21/09/2020 tarihinde imzaya ve borca itiraz ile dava açtığı, 30/09/2020 tarihli tensip tutanağında, davacının tedbir talebinin HMK'nın 389 vd., İİK'nın 170/2 maddeleri ile takip dosyası, dava dosyası ve sunulu deliller gözetilerek takdiren teminatsız olarak kabulüne, takibin davacı yönünden geçici olarak durdurulmasına, aşan tedbir ve diğer taleplerinin reddine karar verildiği, yapılan yargılama neticesinde, İstanbul 16....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1528 KARAR NO : 2022/3650 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : UZUNKÖPRÜ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/02/2022 NUMARASI : 2019/70 ESAS - 2022/18 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya, Borca İtiraz KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacılar tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri aleyhine başlatılan kambiyo takibinde, takibe konu senedin sonradan düzenlendiğini, senet vasfı taşımadığını, senetteki imzaların müvekkillerine ait olmadığını, imzaya ve borca itiraz nedeniyle takibin iptali ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir....

    Ancak takip kesinleştikten sonra borç ödenmiş ise İİK 71. maddeye göre takibin iptalini isteyebilir." dolayısıyla davacının borca ve imzaya itiraz hakkı bulunmadığından zamanaşımı talebinin ise takip konusu alacak takip nedeniyle zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

    İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/337 Esas sayılı dosyasıyla ödeme emrinin tebliğine yönelik şikayette bulunduğu, aynı Mahkemede istinafa konu 2020/339 Esas sayılı dosyasıyla imzaya ve borca itiraz ettiği, Mahkemece her iki dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal süresinde yapılmadığı gerekçeleriyle reddine karar verildiği, karar tarihi itibarıyla ve halen davacı borçlunun usulsüz tebliğe yönelik şikayetinin reddine dair kararın kesinleşmemiş olduğu anlaşılmaktadır. Davacının imzaya ve borca itirazının süresinde yapılıp yapılmadığının tespiti, ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayetinin kesin olarak sonuçlanmasına bağlıdır....

    Mahkemece yapılan yargılama sonucu Adli Tıp Kurumu Fizik ve İhtisas Dairesinden alınan rapora göre itiraza konu belgelerdeki imzaların davalılar eli ürünü olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına %40 icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Davalılar imzaya itiraz ile birlikte borca da itiraz etmişlerdir.Mahkemece borcun miktarı konusunda araştırma ve inceleme yapılmadan sadece imzaların davalılara ait olduğu gerekçesiyle hüküm kurulması doğru olmadığı gibi 23.2.2004 tarihli ek taahhütnamede davalılardan ...’un imzasının bulunmadığı ve 1.9.2003 tarihli sözleşmede de ...’un kredi lehtarı veya müteselsil kefiller hanesinde imzası olmayıp...

      İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir (Kuru, s. 783,799). İİK’nın 168. maddesinin 1. fıkrasının 4 ve 5. bentleri gereğince imzaya ve borca itirazın beş günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilir. 14. İcra ve İflas Kanunu’nun 19. maddesinde gün, ay ve yıl olarak belirtilen sürelerin nasıl hesaplanacağı düzenlenmiştir. Gün olarak belirtilen sürelerde ilk gün hesaba katılmaz. Resmî tatil günleri de süreye dahildir. Yani, sürenin içinde kalan resmî tatil günleri (örneğin Pazar günleri) de hesaba dahil edilir ve bundan dolayı süre uzatılmaz. Sürelerin hesaplanmasında, sürenin başlamasına rastlayan tatil günleri de hesaba katılır....

        UYAP Entegrasyonu