Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi 2013/287 esas ve 2013/6266 karar sayılı kararında ilk derece mahkemesinin süreden dolayı davanın reddine ilişkin kararını usulden bozmayarak esas yönünden inceleme yapmıştır" gerekçesiyle " imzaya itirazın usulden reddine " şeklinde karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle imzaya itirazlarının süresinde olduğunu ifade ederek kararın kaldırılması istemi ile istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava; imzaya itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirkete çıkartılan tebligatın bila döndüğünü, henüz davacı şirkete gönderilmiş bir tebligat bulunmadığını, diğer davacının mernis adresine TK 21/2.maddeye göre usulüne uygun tebligat yapıldığını, davacı Halil İbrahim Deniz yönünden takibin kesinleştiğini, imzaya itiraz hakkının bulunmadığını, ayrıca imzaya yönelik itirazın haksız olduğunu söyleyerek davanın reddine, davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince;"Davacı borçlu Halil İbrahim Deniz in usulsüz tebligat şikayetinin REDDİNE, Davacı Halil İbrahim Denizin borca ve imzaya itirazının süresinde olmadığından REDDİNE, Davacı T1 T1 Tic. Ltd. Şti.'nin borca itirazının subut bulmadığından REDDİNE , Davalının tazminat talebinin şartları oluşmadığından REDDİNE , karar verildiği görülmüştür....

İmzaya ve borca itiraz bakımından hükmün verildiği tarihte yürürlükte olan 31.12.2014 tarih ve 29222 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 2015 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 11/3. maddesinde; Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünün üçüncü sıra numarasındaki miktar nazara alınarak maktu avukatlık ücretine hükmedileceği öngörülmüştür. Öte yandan, icra mahkemesinin imzaya ve borca itiraza ilişkin kararlarında 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun Yargı Harçlarına ilişkin (1) Sayılı Tarifesi'nin, "Karar ve İlam harcı" başlıklı (III) numaralı bölümünün maktu harçlarla ilgili 2/a maddesi uyarınca maktu harç alınması gerekmektedir. İmzaya itiraz hakkında uygulanması gereken İİK'nun 170. maddesinin 3. fıkrasında; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur” hükmüne yer verilmiştir....

    GEREKÇE:Unsurları tam bir adet bonoya dayalı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte, tanzim eden borçlu vekili , imzaya, borca, ferilerine ,faize itiraz ederek senedin davacı müvekkili tarafından ödendiğini beyan etmiş olup ilk derece mahkemesince imzaya itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına, alacaklının tazminat ve para cezasına mahkumiyetine karar verilmesi üzerine alacaklı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. "Borçlu beş gün içinde icra mahkemesine vereceği itiraz dilekçesinde, imzaya itiraz ile birlikte , imzaya itiraz ile çelişme halinde olmayana itiraz sebeplerini de bildirebilir. Meselâ, borçlu, imzaya itiraz ile birlikte borcun zamanaşımına uğramış olduğunu, alacaklının aynı alacak(kambiyo senedi) için daha önce takip yaptığını ve bu takibin devam etmekte olduğunu veya icra dairesinin yetkisiz olduğunu bildirebilir; yani, imzaya itirazla birlikte zamanaşımı, derdestlik veya yetki itirazında da bulunabilir....

    İcra Müdürlüğünün 2019/2978 E sayılı dosyasında ödeme emrinin usulsüzlüğü nedeni ile öğrenme tarihinin TK 32 mad gereği 12/03/2019 olarak düzeltilmesine, her ne kadar bilirkişi ve Adli Tıp Kurumundan alınan raporlar çelişkili ise de imzaya itiraz davasının basit yargılamaya tabi olup 21/05/2019 tarihli duruşmada mazeretsiz olarak duruşmaya katılmadığından imzaya itiraz yönünden dosyanın işlemden kaldırıldığı, davacının dosyayı 11/06/2019 tarihinde yenilediği, yeni verilen 08/10/2019 tarihli duruşma günü davacıya tebliğ edildiği halde 08/10/2019 tarihli duruşmaya mazeretsiz katılmadığından imzaya itiraz davası yönünden davasının HMK 320/son mad gereği açılmamış sayılmasına” dair karar verildiği anlaşılmaktadır....

    Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, İİK'nun 168/3-4-5. maddeleri gereğince, takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığına yönelik şikayet ile imzaya ve borca itirazın yasal beş günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçluya çıkartılan ödeme emrinin 11.09.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal beş günlük süreden sonra 18.09.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak bono altındaki imzanın oğluna ait olmadığını ileri sürerek imzaya itirazda bulunduğu, mahkemece, süreye ilişkin bir inceleme yapılmaksızın imzaya itirazın esasının incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. O halde, mahkemece, imzaya itirazın süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, örnek 10 ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ve takipten 28.08.2014 tarihinde haberdar olunduğunu ileri sürerek usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte imzaya itiraz ettiği, mahkemece, imzaya itirazının kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 168/5. maddesi uyarınca imzaya itirazının yasal 5 günlük süre içerisinde yapılması gerekir....

        dan alınan 26.10.2015 düzenleme tarihli raporda, senedin cihaz altındaki görünüşünde, senet üzerinde teminata ilişkin ibare bulunduğu ve senet bedelinde tahrifat yapıldığı belirtilmesi üzerine, İİK'nun 170/a maddesi gereğince senedin kayıtsız şartsız borç ikrarı içermediği gerekçesiyle mahkemece takibin iptaline karar verilmiş ise de borçluların talebi imzaya itiraz olup, teminat iddiası taraflarca ileri sürülmedikçe mahkemece resen incelenemeyeceğinden imzaya itiraza ilişkin inceleme yapılmalı ve gerektiğinde tarafların itirazları doğrultusunda yeniden rapor aldırılmak suretiyle borçluların imzaya itirazları hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

          İİK'nun 168/4-5. maddesi gereğince, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, imzaya ve borca itirazın yasal 5 günlük süre içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 03.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal 5 günlük süreden sonra 24.11.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, başvurusunda usulsüz tebligat şikayetinde de bulunmasına rağmen mahkemece bu hususların gözardı edilip imzaya itirazın esastan incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. Mahkemece öncelikle usulsüz tebligat şikayeti yönünden inceleme yapılmalıdır....

            Kaldı ki davacı yasal süre içinde icra müdürlüğüne de imzaya itirazda bulunmuş ve takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece, mahkemeye yapılan imzaya itirazın hukuki sonuç doğurmayacağı belirtilerek asıl davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile davacının talebinin kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. Öte yandan tahliye taahhüdüne dayalı icra takiplerinde, dayanak tahliye taahhüdünün adi yazılı olması halinde imzaya ve tarihe açıkça itiraz edilmesi halinde alacaklı imzası inkar edilen tahliye taahhüdüne dayalı olarak itirazın kaldırılmasını isteyemez....

            UYAP Entegrasyonu