ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2019 NUMARASI : 2017/15 2019/47 DAVA KONUSU : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) KARAR : Mersin 4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/15 Esas 2019/47 Karar sayılı dosyasında verilen 19/02/2019 tarihli karara karşı, taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Tarafların iddia ve savunmalarının özeti; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin ili Yenişehir İlçesi Bahçe Mahallesi, 1561 ada 18 parselde imar uygulaması sonucunda davalıların murisi T3 lehine kayıtlı 08/01/1991 tarih ve 64 yevmiye numaralı 2.800.000,00 ETL tutarında imar ipoteği bulunduğunu, davalıların muris T3 mirasçısı olduklarını, davalıların ipotek kaldırmaya yanaşmadıklarını, mahkemece belirlenecek ipotek bedelini depo edeceklerini belirterek taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava...
Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından dosyaya ibraz edilen şikayet konusu ipoteğin ve eklerinin incelenmesinde; ipoteğin 3194 sayılı Yasa'nın 18. maddesi gereğince imar uygulaması sonucu oluştuğu, tarafların özgür iradesiyle düzenlenmiş ipotek akit tablosunun bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda İİK'nun 148. ve sonraki maddelerinde öngörülen nitelikte bir hukuki ilişkinin varlığından söz edilemeyeceği için olayda İİK'nun 153/2. maddesinin uygulanması mümkün bulunmamaktadır. Mahkemece ihtilafın çözümü yargılamayı gerektirdiğinden şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken istemin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Davalı ...'...
İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, imar uygulaması sonucu davacının taşınmazı içinde kalan davalı taşınmazının dava tarihindeki değeri bilirkişi marifetiyle belirlenerek depo ettirilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, 19.03.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
A.Ş. ve Ofluoğlu A.Ş. 25.01.1996 tarihli 20922 ve 20923 parsellere konulan ipoteğin kaldırılması isteminde bulunmuşlar, mahkemece her iki parseldeki binanın tamamlandığı gerekçesiyle ipoteklerin kaldırılmasına karar verilmiştir. Binada eksiklikler ve ayıplı imalat olduğu mahkemece kabul edilmiştir. İpotek bunların teminatıdır. ... A.Ş. Küçükçekmece 3. İcra Müdürlüğünün 2002/325 sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyasında borçlu olarak gösterilmiştir. Bu şirket yukarıda belirtilen ve adına kayıtlı olan bağımsız bölümleri ipotekle yükümlü olarak satın aldığına göre, ipotek miktarı kadar eksik ve ayıplı işlerin giderilme bedellerinden sorumludur. Bu durum gözden kaçırılarak ... A.Ş. yönünden ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesi de hatalı olmuştur....
ipotekte müvekkil kooperatifin ne alacaklı ne de borçlu olduğunu, müvekkilin sözü edilen ipoteğin tarafı olmadığını, bir başka deyişle davacının dava konusu yaptığı ipoteğin alacaklısı .......
Dairemizce HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hükümlerle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme neticesinde; Bu davaların çözümünde, ilgili Belediye Başkanlığından ve tapu müdürlüğünden davaya konu taşınmazın ilk tesis tarihinden itibaren tedavüllü tapu kayıtlarının ve taşınmazların oluşumuna ilişkin imar dağıtım (şuyulandırma) cetveli sureti getirtilmeli, fen bilirkişisi tarafından imar uygulaması sırasında davalıların taşınmazından ne miktar kısmın davacıların murisini taşınmazına katıldığı, ne miktar kısma karşılık imar ipoteği düzenlendiği belirlenmelidir....
olumlu herhangi bir sonuç alınamadığını, müvekkilinin söz konusu gayrimenkulü üzerindeki ipoteğin dayanağı olan davalı idareye olan borcunu taksitler halinde ödediğini, müvekkili söz konusu borcu karşılığı davalı idarenin hesabının bulunduğu bankaların şubelerine yaptığı ödemelerden birtanesini bulamadığını, müvekkili davalının idareye ipoteğin kaldırılması için başvuruda bulunduğunda davalı idare vermiş olduğu cevapta ipotek bedelinin ödendiğine ilişkin elinde bulunan makbuz asıllarının ibrazı halinde işlem yapılacağını bildirdiğini belirterek, 14/11/1986 tarihinde 6784 yevmiye numarasıyla kurulmuş olan ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....
İmar uygulaması nedeniyle tesis edilmiş olan kanuni ipoteğin bedeli karşılığında kaldırılması talep edildiğine göre ipotek bedelinin dava tarihindeki rayiç bedeli belirlenerek hüküm kurulması gerekir. Mahkemece, imar uygulaması sonucu davacının taşınmazı içinde kalan davalı taşınmazının dava tarihindeki değeri bilirkişi marifetiyle belirlenerek, bu bedel depo ettirildikten sonra karar verilmesi gerekirken ipotek tesis tarihindeki bedel depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, 16.03.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
Hukuk Dairesi'nin 08/06/2020 tarihli 2019/2696 E., 2020/1376 K., sayılı bozma ilamına karşı usul hükümleri gereğince direnilmesine, Davacının talebini içeren davanın ipoteğin kaldırılması talebi yönünden KABULÜ ile; davacı kooperatife ait Çankaya ilçesi Lodumu (Beytepe köyü) 5568 kadastro parsel (imar uygulaması sonucu 28983 ada 1 parsel, 28988 ada 1 parsel, 29017 ada 7 parselle şuyulandırılan) taşınmaz kaydında davacıya ait hisse ile ilgili davalı lehine 11/06/2008 tarihli 12798 yevmiye nolu senet ile tesis edilmiş olan 1.500.000,00TL bedelli ipoteğin kaldırılmasına, Dava dilekçesinde hükümsüzlüğünün tespiti istenen 30/05/2008 tarihli Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi ve Teminat Sözleşmesi ile ilgili talebin atiye terk edilmiş olması nedeniyle bu hususta ayrıca hüküm tesisine yer olmadığına,…” karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda; “…Yargıtay 15....
Kara adlı şahıstan satın aldığını ve ipoteğin kaldırılması için dava açtığını, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, taşınmazı davalının imar uygulamasından çok sonra kayda güvenerek satın aldığını ve davacıların da imar uygulamasının iptaline yönelik idare mahkemesine açtıkları bir davanın bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacılar vekili temyize getirmiştir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacılar vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacıların murisi ... 12 ada 72 parsel sayılı taşınmazda 6/80 pay sahibi iken 2981 Sayılı Kanun uyarınca yapılan imar çalışmaları sonucunda bu payına 1.377.000 TL değer takdir edilerek ipotek karşılığı ... Kara adına kayıtlı 197 parsele katıldığı ve bu sebeple muris lehine 13.12.1990 tarihinde ipotek tesis edildiği, taşınmazı davalı ...’in ipotekle yükümlü olarak 1992 tarihinde satın aldığı anlaşılmaktadır....