Öncelikle usulsüz tebligat yapıldığı hakkındaki şikayet incelenerek davanın süresinde açılıp açılmadığının tespiti, buna göre de, itiraz ve şikayetlerin süre yönünden incelenmesi gerekir. Davacı tarafın davadaki usulsüz tebligat şikayeti, borca itirazları ve aşkın haciz iddiaları mahkemece değerlendirilmemiştir. Bu nedenlerle mahkeme kararının kaldırılarak davacının tüm talepleri hakkında karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, Ankara 10....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/01/2022 NUMARASI : 2019/679 E. 2022/51 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ ŞİKAYETİ & BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı- borçlu şirket yetkilisi dava dilekçesinde özetle; İstanbul 20 icra Müdürlüğü'nün 2019/28471 E. sayılı dosyasında davalı alacaklı tarafından yetkilisi olduğu şirket hakkında kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapıldığını, şirket adına çıkartılan ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, tebligatın TK 12- 13 maddelerine uygun olarak yapılmadığını, ödeme emri ile birlikte takip dayanağı çekin onaylı örneğinin gönderilmediğini, müvekkilin davalı alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını beyanla; usulüne uygun tebligat yapılmadığının tespiti ile takibin ve ödeme emrinin iptaline, çek bakımından borca itirazlarının kabulü ile davalının tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece borca itiraz doğrultusunda ticari defterler üzerinde inceleme yapılmaksızın eksik araştırmayla karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebligat şikayeti-borca itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/12/2020 NUMARASI : 2020/107 ESAS 2020/476 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti KARAR : Adana 5.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 11/12/2020 tarih 2020/107 Esas 2020/476 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA: Davacı borçlu T1 vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 8.İcra Müdürlüğü'nün 2016/12505 esas sayılı icra dosyasından gönderilen ödeme emrinin usul ve yasaya aykırı tebliğ edildiğini, ödeme emri tebligatının çıkarıldığı adresin optik mağazası olup hafta içi her gün ve hafta sonu cumartesi günleri iş yerinin faaliyette olduğunu, iş yerinde mesai saatlerinde müvekkili ve çalışanların, mesai saatlerinden sonra da müvekkilinin kaldığını, bu nedenle tebliğ memurunun tebligat yapılacak muhatap bulamamasının söz konusu olmadığını, tebliğ memurunun adrese gelmeden , muhatabın adreste bulunup bulunmadığını araştırmadan tebligat yapılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 22/01/2015 tarih, 2014/26641 Esas - 2015/1560 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde örnek 10 ödeme emrinin itiraz eden borçlu şirkete Tebligat Kanunu'nun 21. maddesine göre 12.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 19.12.2013 tarihli başvuru dilekçesinde, ödeme emri gönderildiğini 19.12.2013 tarihinde öğrendiğini belirterek icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ettiği, icra mahkemesince, ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu gerekçesiyle tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine...
İcra Hukuk Mahkemesi 2014/275-306 E-K sayılı kararı ile tebligat usulsüzlüğü şikayetinde davacının hukuki yararı olmadığı, ihtiyati haciz nedeniyle yetkiye itirazın reddine,tebligat zarfında senet suretlerinin gönderilmediği açık olup ödeme emrinin iptaline sair itirazların incelenmesine yer olmadığına şeklinde karar verildiği ve bu kararın 09.05.2014 tarihinde kesinleşmesi üzerine icra müdürlüğünce yeni ödeme emri hazırlanarak şikayetçi borçluya 26.05.2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir.İİK 58-61 maddeleri uyarınca ödeme emri iptal edildikten sonra borçluya yeniden ödeme emri tebliğ olunmuş ve borçlu süresinde imzaya,yetkiye ve borca itiraz etmiştir. Yeni ödeme emrinin tebliği ile birlikte borçlunun yetkiye,borca ve imzaya itiraz hakkı yeniden doğar. Kaldı ki ... İcra Hukuk Mahkemesi 2014/275-306 E-K sayılı kararında ödeme emri iptal edilmiş olup sair imzaya ve borca itirazlar da incelenmemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2022 NUMARASI : 2022/393 ESAS - 2022/857 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında İstanbul 6. İcra Müdürlüğü’nün 2022/5534 esas sayılı dosyasında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla ilamsız takipte, senedin boş olarak verildiğini miktar, tarih ve lehtar bilgilerinin müvekkilinin eli ürünü olmadığını ve sonradan doldurulduğunu, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını, müvekkilinin alacaklı tarafa herhangi borcu olmadığını ileri sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
de bu davayı açtığını icra takibini öğrenmiş olduğu 20.01.2020 tarihinden 7 gün içerisinde ilk olarak icra dairesine borca itiraz talebinde bulunması gerektiğini, ancak davacı borçlunun, icra dairesine herhangi bir ititrazda bulunmadığını ve borcun tamamını ödediği, herhangi bir itirazi kayıt da düşmediğini dosyanın icra dairesince kapatılmış olduğunu, davacı borçlunun öğrenme tarihinden 7 gün içerisinde ilk olarak icra dairesine itirazda bulunup bu itirazdan sonra usulsüz tebligat konusu ile şikayette bulunması gerektiğini, icra dosyası içerisine 7 gün içinde (20.01.2020 tarihinden 27.01.2020 tarihine kadar) borca itiraz dilekçesi sunulmadığı hususununda mahkemece dikkate alınmasının gerektiğini, itiraz dilekçesi olup olmadığının da irdelenmeden karar verilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu ,duruşma yapılmaksızın karar verildiğini, davalı müvekkilinin savunma hakkının elinde alındığı adil yargılanma ilkesinin ihlal edildiğini ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur....
Tebligat çıkarılan adresin işyeri adresi olmasına rağmen tebliğ mazbatasındaki şerhte ev adresi olduğu ,muhatabın adreste ikamet ettiği yazılmak sureti ile yapılan tebligatta tebligat içeriği gerçek durumu yansıtmadığından bu hali ile tebligat usulsüz olduğundan istinaf talebi yerinde olmakla istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile, İSTANBUL 25. İCRA HUKUK MAHKEMESİ'nin 27/10/2020 tarih, 2020/823 Esas ve 2020/1101 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA; 2- Usulsüz tebligat şikayetinin KABULÜ ile İstanbul 14....
yeri adresinin Ankara olması nedeniyle Ankara İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu ifade ederek usulsüz tebligat şikayetlerinin, yetkiye ve borca itirazlarının kabulüne karar verilmesini, takip kesinleşmeden önce usulüne aykırı olarak yapılmış olan tüm icrai/haciz işlemlerin iptaline/ fekkine karar verilmesini ' talep ve dava etmiştir....