İcranın geri bırakılması için verilecek süre, İİK 36. maddesinde "İlâma karşı istinaf veya temyiz yoluna başvuran borçlu, hükmolunan para veya eşyanın resmî bir mercie depo edildiğini ispat eder yahut hükmolunan para veya eşya kıymetinde icra mahkemesi tarafından kabul edilecek taşınır rehni veya esham veya tahvilât veya taşınmaz rehni veya muteber banka kefaleti gösterirse veya borçlunun hükmolunan para ve eşyayı karşılayacak malı mahcuz ise icranın geri bırakılması için bölge adliye mahkemesi veya Yargıtaydan karar alınmak üzere icra müdürü tarafından kendisine uygun bir süre verilir. Bu süre ancak zorunluluk hâlinde uzatılabilir..." şeklinde düzenlenmiş olup anılan maddede icranın geri bırakılması talebinde bulunmak için belirli bir süre öngörülmemiştir. Maddenin koşulları yerine getirildiği takdirde takibin her aşamasında icranın geri bırakılması kararı getirilerek takip durdurulabilir. Bu nedenle, Mahkemece, şikayetin kabulüne karar verilmesi doğru olmuştur....
Hukuk Dairesi'nde 2021/33 istinaf nolu dosya ile incelendiğini, mahkemeden nihai karar verilene kadar söz konusu icra dosyasının tedbiren durdurulmasına karar verilmesi talep edilmişse de ilk derece mahkemesinin taleplerini icranın geri bırakılması olarak değerlendirip şikayetlerinin reddine karar verdiğini, oysaki taleplerinin icra takibinin iptali olduğunu, mahkemece her ne kadar icra konusu ilamdaki yargılama giderleri açısından bir değerlendirme yapmamış olsa da, talepleri gibi ekteki ödeme belgelerinde yer alan yargılama giderlerinin ödenmesi nedeniyle takibin iptalinin gerektiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Uyuşmazlık, ilamlı icra yoluyla başlatılan takipte, takibin iptali ve icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. Takip dosyası incelendiğinde; alacaklı tarafından borçlu kurum hakkında Ankara 37....
Mahkemece, alacaklı tarafından borçlu hakkında bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra oluşan zamanaşımı nedeniyle borçlu tarafından İİK'nun 71 ve 33- a maddeleri uyarınca icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasının talebi ile açılan davanın kabulü ile takip dosyasında davacı borçlu hakkında yapılan takibin İİK'nın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmüştür. Takip dayanağı belgeler kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan senedin tanzim ve takip tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nun 661, 662 ve 663. maddelerinin uygulanması gerekir. TTK'nun 661. maddesi uyarınca bonolar için üç yıllık zamanaşımı öngörülmüştür....
Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Takip alacaklısı ...'ın takip borçlusu ... Yapı Kooperatifi aleyhine 06.01.2016 tarihinde ilama dayalı olarak 38,15 TL asıl alacak ve 5,92 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 44,07 TL üzerinden İzmir ... İdare Mahkemesinin ... esas - ... karar sayılı 16.04.2014 tarihli kararına dayanarak bu karardan doğan alacaklara ilişkin ilamlı takibe geçtiği, borçlu ödeme emrinin 07.01.2016 tarihinde tebliğ edildiği, icranın geri bırakılmasına ilişkin Yargıtay'dan herhangi bir karar getirilmediğinden takibin devam ettiği belirlenmiştir. Ankara ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Takip alacaklısı ...'ın takip borçlusu ... Yapı Kooperatifi aleyhine 06.01.2016 tarihinde ilama dayalı olarak 32,45 TL asıl alacak ve 8,29 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 40,74 TL üzerinden İzmir .......
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/1374 KARAR NO : 2023/1854 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I İNCELENEN KARARIN TARİHİ : 24/03/2023 NUMARASI : 2023/176 Esas, 2023/192 Karar DAVACI-Takip Borçlusu : T1 VEKİLİ : Av. T2 DAVALI-Takip Alacaklısı : T3 VEKİLİ : Av. T4 DAVA : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR TARİHİ : 07/09/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 07/09/2023 TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili 21/03/2023 tarihli dava dilekçesinde özetle; haklarında ecri misil ve el atmanın önlenmesi istemli ilamlı icra takibi başlatıldığını, ilama karşı istinaf kanun yoluna başvurduklarını, icra dairesinden icranın geri bırakılması getirmek üzere mehil vesikası talebinde bulunduklarını, ancak taleplerinin reddedildiğini belirterek, müdürlüğün ret kararının kaldırılmasını talep etmiştir....
Örneğin; borçlu çiftçinin geçimi için zorunlu bulunan ve haczi caiz olmayan tarım aletlerinin (İİK m.82/4) haczedilmesi gibi. Şikâyetin iki önemli istisnası vardır. Bir hakkın yerine getirilmemesi ya da sebepsiz sürüncemede bırakılması sebebiyle veya şikâyet konusu işlemin kamu düzenine aykırı olması halinde her zaman şikâyet olunabilir. Bir hakkın yerine getirilmemesi: İcra müdürünün görevi dahilinde olan bir işi yapmayı reddetmesi halinde bir hakkın yerine getirilmemesi söz konusu olur. (İİK m.16,2) Mesela icra müdürünün kendisine yapılan takip talebini kabul etmemesi gibi. Bir hakkın sebepsiz olarak sürüncemede bırakılması: İcra Müdürünün yapmak zorunda bulunduğu bir işlemi kanunda öngörülen veya uygun bir süre içinde haklı bir neden olmaksızın yapmaması halinde bir hakkın sebepsiz olarak sürüncemede bırakılması hali söz konusu olur. Mesela icra müdürünün takip talebinden itibaren üç gün içinde ödeme emri düzenleyip borçluya göndermemesi (İİK m.60,1 ve 61,1) gibi....
Aile Mahkemesinin 2008/124- 710 esas ve karar sayılı ilamına dayanılarak müvekkili aleyhine ilamlı takip yapıldığını, takip tarihi itibariyle 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu, yine alacaklının müvekkilinden boşandıktan sonra 06/09/2011 tarihinde yeni bir evlilik yaptığını, evlilik tarihinden sonraki dönem için nafaka talep edilemeyeceğini belirterek takibin iptaline, icranın geri bırakılmasına, davalının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Devletin cebri icra gücü vasıtasıyla, devlet güvencesinde yapılan ihalede mahcuzu satın alan üçüncü kişinin, takibin iptali, icranın geri bırakılması veya ihaleden sonra borcun ödenmesi nedeniyle doğrudan hiçbir ilişkisi olamaz. Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte borçluların yasal süresinde ... 3. İcra Hukuk Mahkemesinin 2017/27 Esas sayılı dosyası üzerinden icra emrinin ve takibin iptalini istediği dosyanın karar tarihi itibariyle derdest olduğu, mahkemece tedbir kararı verilmediği, anlaşılmıştır. İİK nun 149/a-1 maddesinin göndermesi ile olayda uygulanması gereken aynı kanunun 33.maddesine göre icra mahkemesine yapılan itiraz icrayı ve satışı durdurmaz. İİK nun 149/a-2 maddesine göre ise, İcra mahkemesinin geri bırakılma isteminin reddine ilişkin kararına karşı istinaf yoluna başvuran borçlu veya üçüncü şahıs, takip konusu alacağın yüzde onbeşi nispetinde teminat yatırmadığı takdirde satış durmaz....
İstinaf Sebepleri Şikayetçi borçlu istinaf dilekçesinde; şikayet dilekçesi içeriğini tekrar etmiş ve mahkemece yapılan yorumun aksine protokolde süre yönünden bir belirsizlik durumunun söz konusu olmadığını belirterek kararın kaldırılması ve İİK 33 .maddesi gereği icranın geri bırakılması ile 480.000,00 TL'lik ödeme bakımından da takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun, şikayet dilekçesine konu ettiği 30.10.2019 tarihli borç ödeme protokolü başlıklı belgenin incelenmesinde, takibin dayanağı ilamdaki davacı Bam Otopark .... Ltd. Şti. ile davalı Ankara Trafik Eğitim ... A.Ş....
Ancak bazen icranın ertelenmesi talebinde bulunulmaması halen de icranın ertelenmesi talebinde bulunulup da bu talebin reddedilmesi sebebiyle temyiz yoluna müracaat edilmesi ihtimalinde borçlunun ilamlı takibe karşı (Temyiz incelemesi sırasında) korumasız kaldığı durumlar karşımıza çıkabilir. Bu halde, temyiz incelemesi Yargıtay tarafından yerine getirilirken, karar lehine olan taraf da bu kararın icrasını gerçekleştirmekledir. Bu halde, kesinleşmeden icrası mümkün olan kararla ilgili ilamlı takip devam ederken ya da bu ilamlı takip sonuçlandıktan sonra kararın Yargıtay tarafından bozulması ihtimal dahilindedir.Yargıtay ilamlı takibe konu edilen hükmü, ilamlı takip devam ederken bozabileceği gibi ilamlı lakip sonuçlandıktan sonra da bozmuş olabilir. Yukarıda da ifade etmiş olduğumuz üzere meselenin icranın tamamen eski hale iadesi kapsamında irdelenmesi gerekmektedir. Zira icraya konu bu borç tamamen icra edildikten sonra ilk kararın bozulduğu anlaşılmakladır....