Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İkrah (korkutma), Türk Borçlar Kanunu 37, 38 ve kısmen 39. maddelerinde belirtildiği üzere bir kimsenin başka bir surette yapmayacak olduğu bir hukuki muameleyi, bir kötülüğün başına geleceği korkusuyla yapmak zorunda bırakılmasıdır. Bu muameleyi yaptığı takdirde aslında irade ile beyan arasında bir uygunsuzluk yoktur, fakat iradenin meydana gelmesi sırasında bir sakatlık (fesad) söz konusu olmaktadır. Korkutma akdin karşı tarafınca yapılabileceği gibi, üçüncü bir şahıs tarafından da yapılabilir. Neticesi bakımından fark yoktur. İkrah, doktrin ve uygulamada haksız fiilin bir türü olarak kabul edilmektedir. Yapılış tarzına göre ikrah, maddi yada manevi olabilir. Her korkutma, ikrah olmaz. İkrahın meydana gelmesi için birtakım şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir. Öncelikle ikrahın ciddi olması gerekir....

    -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, ikrah hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davada ileri sürülen vakıalar kanıtlanamadığına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün (6100 sayılı HMK.'nın geçici 3.maddesi yollamasıyla) HMK.'nın 436.maddesi uyarınca ONANMASINA, 19.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      İhtisas Kurulundan alınan raporla, davada temliki işlemi yapan ve adına tescili istenilen babanın temlik tarihinde ehliyetli olduğu saptanarak ehliyetsizlik iddiası yönünden davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Ne var ki; eldeki davada, dava dilekçesinin içeriği ve iddianın ileri sürülüş biçiminden, davada ehliyetsizlik hukuksal nedeni yanısıra yanılma (hata), yanıltma (hile) ve korkutma (ikrah) hukuksal nedenlerine de dayanıldığı halde mahkemece anılan hukuksal nedenler bakımından araştırma ve inceleme yapılmaksızın sonuca gidilmiş olmasında aynı isabetin sağlandığını söyleyebilme olanağı yoktur....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan babaları ...’ın 10 parsel sayılı taşınmazını ikinci eşi olan davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, temlikin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil istemişlerdir. Davalı, taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/06/2020 NUMARASI : 2018/79 ESAS, 2020/62 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali ve Tescil (İkrah Hukuksal Nedenine Dayalı) KARAR : Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda; Davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/79 Esas sayılı dosyası ve dava dosyasında verilen 23/06/2020 tarihli 2020/62 Karar sayılı gerekçeli kararı incelendi. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline Kocaeli İli Darıca İlçesi Darıca Ş....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen tapu iptali davası sonunda, yerel mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacının, davalılar ile ortak mirasbırakanları ... ve... ’ın paydaşı oldukları 2490 ada 92 parselde sayılı taşınmazda yer alan 2 nolu bağımsız bölümün ½ payının 15/05/2012 tarihinde mirasbırakan ... ve 16/16/2012 tarihinde diğer 1/2 payın mirasbırakan ......

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, ikrah (korkutma) ve inançlı işlem hukuksal nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 17.12.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... ve vekili Avukat ... ile temyiz edilen vekili Avukat ...geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Dava; Korkutma (ikrah) hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı ..., davalı ...'...

                İkrah (korkutma), Türk Borçlar Kanunu 37, 38 ve kısmen 39. maddelerinde belirtildiği üzere bir kimsenin başka bir surette yapmayacak olduğu bir hukuki muameleyi, bir kötülüğün başına geleceği korkusuyla yapmak zorunda bırakılmasıdır. Bu muameleyi yaptığı takdirde aslında irade ile beyan arasında bir uygunsuzluk yoktur, fakat iradenin meydana gelmesi sırasında bir sakatlık (fesad) söz konusu olmaktadır. Korkutma akdin karşı tarafınca yapılabileceği gibi, üçüncü bir şahıs tarafından da yapılabilir. Neticesi bakımından fark yoktur. İkrah, doktrin ve uygulamada haksız fiilin bir türü olarak kabul edilmektedir. Yapılış tarzına göre ikrah, maddi yada manevi olabilir. Her korkutma, ikrah olmaz. İkrahın meydana gelmesi için birtakım şartların birlikte gerçekleşmesi gerekir. Öncelikle ikrahın ciddi olması gerekir....

                  Bu durumda davacının özelinde imam nikahlı olarak birlikteliklerinin sona erdiği Ekim 2014 tarihine kadar senedin düzenlenmesinden dava tarihine kadar olan süre zarfında sürekli korkutma yaşandığının kabul edilmeyerek, davacının davanın açıldığı tarihten önce tehlikeden uzaklaştığı sonucuna varılmalı, tehdit hukuksal nedenine dayalı davasında hak düşürücü sürenin başlangıcında tehdidin vukuu bulduğu tarih değil, ortadan kalktığı tarih olarak dikkate alınması gerekmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu