Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı tarafça yasal süresinde cevap verilmemekle dava inkâr edilmiş olup, davacı kooperatifin ortağı olmadığını inkâr kapsamında temyize getiren davalının yargılama sırasında da bu hususu inkar kapsamında savunduğu mahkemece kabul edilerek, kooperatifin tüm defter, kayıt ve belgeleri, genel kurul tutanakları ile hazirun cetvelleri üzerinde kooperatif konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yapılarak, davalının davacı kooperatifin açık ya da zımni olarak ortağı olup olmadığı, ortak ise genel kurul kararlarına dayalı olarak aidat alacağının belirlenmesi gerekirken, açıklanan şekilde yapılmış bir incelemenin tamamını yansıttığı anlaşılamayan ve denetlenemeyen yetersiz bilirkişi raporu esas alınarak, eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması doğru olmamıştır. 2-Davacı vekili ile davalının temyizine gelince; Mahkemece karar verildikten sonra temyiz aşamasında; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu yürürlüğe girmiş olup, Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki 6101 sayılı...

    Bu durumda mahkemece, ....01.1999 tarihli genel kurul öncesinde aidat ödemelerini geciktirenlerin yaptığı ödemelerin öncelikle temerrüt faizine mahsup edilip edilmediği hususunda genel uygulamanın ne olduğu araştırılıp, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır....

      İcra Hukuk) Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından cari hesaba dayalı olarak genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek (7) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçe ile yetkiye itiraz ettiği, alacaklının itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu görülmektedir. İİK'nun 50. maddesinin birinci fıkrasına göre HMK'da yetkiye ilişkin hükümler para ve teminat alacaklarına dayalı takiplerde kıyas yolu ile uygulanır. Aynı fıkranın ikinci cümlesinde, takibe konu akdin yapıldığı icra dairesinin de yetkili olduğu öngörülmüştür....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, İİK=94/2 maddesine dayalı olarak verilen yetkiye istinaden asılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 23.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 28.2.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          ın olduğu bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçluların yetkiye itiraz ettiği, mahkemece yetki anlaşmasının geçerli olduğundan bahisle itirazın reddine karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 50. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken HMK'nun yetkiye ilişkin hükümleri uyarınca; bonoya dayalı olarak, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HMK 6. md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde ancak, TTK'nun 689/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, tanzim yerinin ödeme yeri olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabilir. HMK'nun 17. maddesinde; "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler....

            Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; 6098 sayılı TBK 88 ve 120. maddelerinin ve 6101 sayılı Yürürlük Kanununun somut olaya etkisinin bulunup bulunmadığının irdelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. TBK'nun 88 ve 120. maddelerinin düzenleniş amacı ve niteliği gözetildiğinde, emredici nitelik taşıdığı ve taraflar ileri sürmese de re'sen gözetileceğinin kabulü gerekir. O halde, faize ilişkin TBK'nun 88 ve 120. Maddelerinin uygulama şeklinin irdelenmesinde; TBK.nda "temerrüt faizi" başlıklı 120. maddedeki düzenlemeye göre, uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan 3095 sayılı Kanunî Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'a göre belirlenecektir. Buna göre, mahkemece hükmedilecek temerrüt faizinin TBK'nun 120. maddesine göre belirlenmesi gerekir. Aksi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir. 3-Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir....

              Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda, borçlu ortağın alacaklısı, icra mahkemesi hakiminden İİK'nun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda, kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. Somut olaya gelince, dava konusu 290, 292, 545 ve 324 esas sayılı taşınmazlarda borçlu ... paylı malik olup, ölümü ile alınan mirasçılık belgesine göre tek mirasçısı ... kalmıştır. Dava ...' ya ait bu payda elbirliği mülkiyeti tabi bulunmadığından haczi ve satışı her zaman mümkündür. Davacının, ortaklığın giderilmesi isteminde bulunmasında hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu itibarla, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir....

                Asliye Ticaret Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, 2004 sayılı İİK'nun 94. maddesine göre alınan yetkiye dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup, 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 09.02.2018 tarihli ve 2018/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 23. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 21.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

                  HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1875 KARAR NO : 2020/1716 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NURDAĞI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2019 tarihli ek karar NUMARASI : 2015/120 E - 2018/120 K DAVA KONUSU : None KARAR : T.C. GAZİANTEP BAM 13. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2019/1875- 2020/1716 T.C. GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2019/1875 KARAR NO : 2020/1716 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NURDAĞI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 04/03/2019 tarihli ek karar NUMARASI : 2015/120 E - 2018/120 K (İSTİNAFA BAŞVURAN) DAVACI T1 T1 T1 VEKİLİ : Av. T2 DAVALI : T3 VEKİLİ : Av....

                    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların kısmen orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

                      UYAP Entegrasyonu