İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/308 Esas 2021/335 Karar sayılı kararı kesin nitelikte olup, istinaf kanun yoluna başvurulamayacağından, davacı vekilinin istinaf başvurusunun İİK'nun 365/son, İİK'nun 363/1 maddesi gereğince REDDİNE, 2- Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından peşin alınan 59,30 TL'nin mahsubuna, bakiye 120,60 TL'nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından, davalı lehine istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 4- Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, 5- Davacı tarafından yapılan sarf edilmeyen istinaf gider avansının davacıya iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme ve müzakere sonucunda 6763 sayılı Yasanın 4. maddesi ile değişik İİK.nun 364/1. ve HMK'nun 362- (1) a) maddesi uyarınca kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 19/01/2023 Emin BİLSELOĞLU Başkan 38956 ¸e-imzalıdır Bülent BULUT Üye 38435 ¸e-imzalıdır * Sinem ARDUÇ Üye...
Davacı şirketler yönünden istinaf konusu uyuşmazlığın kıymet takdirine itiraz olması nedeni ile istinaf yoluna başvurulamayacak, dolayısı ile kesin kararlardan olduğundan istinaf talebinin usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davacılar T3 ve Suzan PANCAR'ın istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davacı Şirketlerin istinaf talebi yönünden mahkeme kararının nitelik itibariyle kesin olması nedeniyle (İİK. 128/a maddesi gereğince) USULDEN REDDİNE, 3- a-)Peşin alınan harcın mahsubu ile başkaca harç alınmasına yer olmadığına, b-) İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına; Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda davacı şirketler yönünden İİK.'...
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Davacının icra mahkemesine müracaat ile meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetin bulunduğu, mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmektedir. İİK.nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 12. bendinde yer alan haline münasip evin haczedilmezliği şikayeti, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda; taşınmaz haczinin borçluya 103 davetiyesi ile 11/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 02/11/2018 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Borçlu meskeniyet şikayet dilekçesinde 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini de ileri sürmediğinden şikayetin süre aşımından reddi gerekir. Bu nedenle istinaf sebebi yerinde değildir....
nın 82.maddesine göre borçlunun haline münasip evine haciz konulamayacağını belirterek haciz şerhinin kaldırılmasının talep edildiği, usulsüz tebligat şikayetine dair herhangi bir beyan bulunmadığı, 103 davetiyesinin davacının tebliğ tarihindeki vekili Mehmet Gazi Karagülle'ye 22/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği, haciz işleminin 05/11/2014, 17/06/2020 tarihinde yapıldığı, dava tarihinin 31/08/2020 olduğu, yapılan incelemede dava dilekçesinde hangi hacze dair haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğunun belirtilmediği, istinafta da buna yönelik bir açıklama veya beyanda bulunulmadığı, İİK 82 maddesi gereğince haczedilmezlik şikayetinin İİK 16 maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabi olduğu, bu sürenin öğrenme tarihinden başlayacağı, aynı icra dosyasında konulan her haczin yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet etme hakkının bulunduğu, yerel mahkemenin borçluya ait taşınmazın haczedildiğine dair 103 davet kağıdının 22/05/2015 tarihinde tebliğ edildiğinden bahisle şikayetin...
Borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu taşınmazına 28.06.2011 tarihinde tapuda haciz şerhi işlenmiştir. İİK'nun 103. maddesine ilişkin davetiyenin 09.08.2011, kıymet takdiri raporunun da 06.09.2011 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 103 haciz davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini ve kıymet takdirinin tebliği üzerine oğlunun bildirmesi neticesinde takipten ve hacizden haberdar olduğunu belirterek icra mahkemesine 09.09.2011 tarihinde başvurarak borca itiraz ettiği görülmektedir. Borçlu tarafından en geç borca itiraz ettiği 09.09.2011 tarihinde haczin öğrenildiği, buna karşın İİK'nun 82/1-12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinin bu tarihten itibaren 7 günlük süreden sonra 13.03.2014 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır....
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK.nun 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 3- Dosyanın İstinaf Mahkemesine gönderilmesi amacıyla yapılan harç, posta masrafı ve tebligat giderlerinin istinaf kanun yoluna başvuran taraf üzerinde bırakılmasına, 4- İnceleme duruşmasız yapıldığından vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, 5- Kararın mahkemesince bilgi mahiyetinde taraflara tebliğine, Dair, HMK'nın 353/1- b-1 maddesi uyarınca dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda İİK. 7165 sayılı kanun ile değişik 364. maddesi gereğince alacağın 107.090,00 TL'nin altında kalması nedeni ile kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi....
Yargıtay görüşüne göre de borcu olan eşin borcundan dolayı aile konutunun haczedilmesi halinde söz konusu konut, aynı zamanda borçlunun haline münasip evi ise buradaki haczedilmezlik iddiasının dayanağı o taşınmazın aile konutu olması değil, İİK 82 maddesi gereğince borçlu ve ailesinin haline münasip evi olmasıdır. (Yargıtay 12 H.D 2019/13405- 2020/286 E-K sayılı kararı ) Aile konutu olan haline münasip evin haczedilmezlik şikayeti hususunda ise hacizden etkilenen ve aynı çatı altında yaşayan eşe şikayet hakkı tanınmamıştır. (Yargıtay 34 XX 520.05.2016 tarih 2016/7766- 13560 E-K sayılı kararı ) Hal böyle olunca TMK 194 maddeye dayanarak aile konutu ile alakalı tasarruf işlemlerinde eşin izninin alınması gerektiğini düzenleyen maddeyi, icra işlemlerinde dava hakkının dayanağı olarak göstermek icra hukukunun özüne ve ruhuna aykırıdır. Şikayet, şahsi hak niteliğinde olup, borçlunun şahsına sıkı sıkıya bağlıdır....
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- İstinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1- b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- a-)Peşin alınan harcın mahsubu ile bakiye 21,40- TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine adına gelir kaydına, b-) İstinaf yargılama giderlerinin başvuran üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda İİK. 365/son Maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi....
Haczedilmezlik şikayetinde süre öğrenme tarihi ile başlayacağından öğrenme tarihi en geç kıymet takdirine itiraz dava açılış tarihi olan 19/01/2021 kabul edilmeli ve 04/03/2021 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğundan yasal süreden sonra şikayette bulunduğu, ilk derece mahkemesince de hak düşürücü sürelerin resen gözetildiği dikkate alındığında şikayetçi borçlu vekilinin istinaf başvurusu yerinde değildir. Mahkemece aynı doğrultuda gerekçe ile verilen karar usul ve yasaya uygun olup, HMK.'nın 357.maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülmeyen iddiaların istinaf incelemesi sırasında nazara alınamayacağı, HMK.'...
Davalı Ziraat Bnakası vekili istinaf dilekçesinde özetle; Haczedilmezlik şikayetinin, İİK.nun 16/1.maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbi olduğunu, Mahkemece şikayetin süresi içerisinde yapılıp yapılmadığı hususu yönünden değerlendirme yapılmadığını bu nedenle de süre yönünden yeniden değerlendirilmesini talep etiklerini, Yalova İcra Hukuk Mahkeme tarafından verilmiş olan karar hem usul hem yasaya aykırı bulunduğundan istinaf kanun yoluna başvurularının kabulüne, kararın kaldırılmasını ve yeniden yargılama yapılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE :Uyuşmazlık, İcra İflas Kanunu 82/11 maddesi göre haczedilmezlik şikayetinden ibarettir. HMK.'...