Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Sanıklar hakkında İİK’nın 331 ve 332. maddelerinden ve sanık ... hakkında İİK'nın 345/a maddesinden kurulan hükümlere yönelik incelemede, Şikayetçi vekilinin 09/09/2013 tarihli şikayet dilekçesinde sanıkların hangi eylemleriyle, borçlu şirketin mevcudunu eksilttikleri ile şirketin aczine sebebiyet verdiklerinin somut olarak belirtilmemiş olması ve İİK'nın 351. maddesindeki, şikayetçinin dilekçe veya beyanında göstermiş olduğu delillerle bağlı olduğuna ilişkin düzenleme dikkate alınarak hakimin re'sen araştırma zorunluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle İİK’nın 331 ve 332. maddelerinde düzenlenen suçlardan beraatlerine ve sanık ...’nun şirketin yetkili temsilcisi olmaması nedeniyle İİK’nın 345/a maddesinden beraatine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi; Kanuna aykırı ve şikayet hakkının düşürülmesi kararlarına yönelik...
Somut olayda; davacı tarafından İİK.'nun 89/1 haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğ edildiği iddia edilmiştir. Her ne kadar İİK.'nun 89/1 haciz ihbarnamesi tebligatının usulsüz tebliğ edildiği varsayılsa bile davacı tarafından dava dilekçesinde haciz ihbarnamesinden 24.08.2021 tarihinde haberdar olunduğu ve birinci haciz ihbarnamesi tebliğ tarihin 24/08/2021 olarak düzeltilmesi talep edilmiş olduğu anlaşılmakla davacının haciz ihbarnamesinden en geç kendisinin bildirmiş olduğu 24/08/2021 tarihinde öğrenmiş olacağının kabulü gerekir. Usulsüz tebligata ilişkin şikayet İİK.'nun 16 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabi olup bu tarihten itibaren yedi günlük süre geçtikten sonra 02/09/2021 tarihinde yerel mahkemeye şikayet yoluyla başvurulduğu görülmüştür. Mahkemece şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....
(HMK....... 297......) ve...İİK...nun...366....... maddeleri...gereğince...Yargıtay...Daire...ilamının...tebliğinden...itibaren...ilama...karşı...10...gün...içinde...karar...düzeltme...isteğinde...bulunulabileceğine...ve...24...30...TL...peşin...harcın...onama...harcına...mahsubu...ile...kalan......,90 TL...nin...temyiz...edenden...alınmasına, 05...05...2014...tarihinde...oybirliğiyle...karar...verildi....
Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayet olunan vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Şikayet olunan ... bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine 10.02.2011 tarihinde haciz uygulatmış ve 01.12.2011 tarihinde satış talebinde bulunarak masrafını yatırmıştır. Ancak satış yapılamadığından düşmüştür. Satış düştüğünde haciz düşmeyip, haciz sahibinin ilk satış isteme tarihine kadar geçen süresi satış isteme tarihinde yürürlükte bulunan İİK 106. maddesinde belirlenen 2 yıllık süreden çıkartılması suretiyle kalan sürede satış talebinde bulunması halinde haczin halen ayakta olduğunun kabulü gerekir. Somut olayda da şikayet olunanın bu süre dolmadan yeniden satış talebinde bulunması nedeniyle 10.02.2011 tarihli haczi halen ayaktadır....
Satışa hazırlık işlemlerinden kaynaklanan nedenlerle ihalenin feshi isteminde bulunulabilmesi için usulsüz olduğu ileri sürülen hususun ihaleden önce şikayetçi tarafından öğrenilmemiş olması, öğrenilmiş ise İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük sürede icra mahkemesi nezdinde şikayet konusu yapılmış olması gerekir. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı durumlarda, icra mahkemesi kararının ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini isteyemezler (12. HD, 18/01/2021, E. 2020/8322, K. 2021/478)....
Kişinin DSİ 24. Bölge Müdürlüğü'nün gösterildiği, DSİ 24. Bölge Müdürlüğü'nün ayrı bir tüzel kişiliği bulunmadığından, taraf ehliyeti olmadığından, bağlı bulunduğu T1'ne gönderilmesi gerektiği, İİK 89. Maddesine göre çıkartılan 2. haciz ihbarnamesinin yok hükmünde olması nedeni ile şikayetin kabulüne ve haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığından, ayrıca davalı taraf cevap dilekçesi vererek açılan davaya karşı koyduğundan aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesinde de yasaya aykırılık olmadığından bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu anlaşılmakla istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Maddelerine göre takdiri ile avans faizi, icra masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte tahsili..." hususlarının bildirildiğini, takip dayanağı ilama uygun şekilde icra emrinde açıkça aynı marke ve model ayıpsız yeni aracın borçludan alınarak alacaklıya verilmesinin talep edildiğini, aracın aynen ifasının mümkün olmaması halinde İİK. 24/5 madde hükmü uyarınca araç bedelinin Ticaret Odası tarafından belirlenmesinin talep edileceğini, huzurdaki dosyada şikayet edenin icra dosyasına sunmuş olduğu dilekçesinde aynı marka ve model ayıpsız aracın teslim edilemeyeceği belirtmiş olduğundan bu nedenle İİK. 24/5 madde hükmünün uygulanmasının gerekeceğini, şikayet edenin anlamsız bir şekilde takipte maddi tazminat talebinde bulunulduğundan bahsettiğini, ilama konu icra emrinde maddi tazminat talebi yer almadığını, şikayet edenin süreci uzatmak için kötü niyetli olarak İİK 24. madde hükmüne ve hukuka aykırı taleplerde bulunduğunu, madde hükmünde açıkça teslimine karar verilen taşınır malın değeri...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali davasıdır. İncelenmesine ihtiyaç duyulan ve davanın dayanağı olan; 1- İ.... İcra Müdürlüğü’nün 2014/6941 sayılı icra dosyasının aslının ve 2-Ödeme emrinin iptali talepli açılan; ... İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2014/464 E- 2015/374 K sayılı şikayet dosyasının aslının dosya arasına alındıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 24/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bası, Ankara, 2002, sh 116) Somut olayda, şikayetçinin takibi İİK'nın 100. maddesindeki koşulları taşımadığından, şikayet olunanın haczine iştiraki mümkün değildir. Şikayetçinin takibinin İİK'nın 100. maddesinin koşullarını taşımış olması halinde, aynı yasanın 107. maddesi uyarınca şikayet olunanın satış talebinden yararlanması mümkün olacaktı. Bu durumda mahkemece, şikayetçinin takibinin şikayet olunanın haczine iştirak koşullarını taşımadığı, bu nedenle İİK'nın 107. maddesinden yararlanamayacağı gerekçesiyle, şikayetin reddi gerekirken, yazılı gerekçelerle reddi doğru olmamış ise de, sonucu itibariyle doğru olan kararın, HUMK'nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilmek suretiyle onanması gerekmiştir....
Sıraya alındığı iddiası olduğu, alacağın esasına ve miktarına yönelik bir şikayet bulunmadığı, itirazın şikayet niteliğinde bulunduğu anlaşılmakla, uyuşmazlığın İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince İstanbul 24. İcra Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 21/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....