Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz sonucunda ihtiyati tedbirin devamına karar verildiği, ancak bu karara ilişkin olarak ayrı bir gerekçeli karar yazılmadığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. HMK’nın 391/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talebinin reddi ile HMK’nın 394/5. maddesi uyarınca verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz sonucu verilen kararlar için kanun yoluna başvurma olanağı getirilmiştir. Ancak temyiz edilen bir kararın Yargıtay tarafından temyiz incelemesinin yapılabilmesi için öncelikle kararın taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi ve süresi içerisinde temyiz edilmiş olması gerekmektedir. Bundan başka, ihtiyati tedbir kararının HMK’nın 391/2. maddesi uyarınca gerekçeli karar şeklinde yazılması gerekmekte olup, esasen Yargıtay denetiminin de gerekçeli karar üzerinden yapılması mümkündür. 1982 Anayasası’nın 141. maddesine göre, tüm mahkeme kararlarının gerekçeli olması gerekmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Elatmanın önlenmesi (İhtiyati tedbir kararına itiraz) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı elatmanın önlenmesi (ihtiyati tedbir kararına itiraz) davasına dair karar, davalı-k.davacı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, kira sözleşmesinden kaynaklanan muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece kiraya veren davalı/karşı davacı PTT aleyhine kiralananın kullanılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiş, verilen karara yönelik itiraz üzerine talep reddedilmiş ve karar aleyhine tedbir kararı verilen PTT tarafından temyiz edilmiştir. Uyap sisteminden yapılan incelemede, mahkemece davanın esastan karara bağlandığı, karardan önce 18.06.2013 tarihli celsede tedbirin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı Kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacı hakkında yaklaşık ispat şartının gerçekleşmediğini, eksik incelme ve araştırma sonucu verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür. İSTİNAF NEDENLERİNİN İNCELENMESİ VE GEREKÇE: Dosya kapsamından; istinafa konu ihtiyati tedbir kararının mahkeme tarafından HMK’nın 389 ve devamı maddeleri gereğince tarafların yokluğunda verildiği, bu karara davalı Kurum vekili tarafından itiraz edildiği ancak itiraz değerlendirilmeksizin dosyanın doğrudan dairemize gönderildiği anlaşılmaktadır. 6100 sayılı HMK'nın "İhtiyati tedbir kararına karşı itiraz" başlıklı 394. maddesi; (1) Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir....
(2) İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir. (Ek cümle:22/7/2020- 7251/42 md.) Esas hakkında dava açıldıktan sonra, itiraz hakkında, bu davaya bakan mahkemece karar verilir." hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararından sonra talep edenin İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/499 Esas sayılı dosyasında davaya ilişkin esas hakkında İhtiyati tedbir kararına itiraz duruşmasından önce dava açtığı anlaşıldığından, ihtiyati tedbir kararına itirazın esas hakkında davaya bakan mahkemece incelenmesi gerektiği göz önüne alınarak, ilk derece mahkemesince verilen karar usul ve yasaya aykırıdır. O nedenle talep eden istinaf talebinde haklıdır....
İlk derece mahkemesinin 20.02.2023 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile dava konusu markanın 3. kişilere devrinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. İhtiyati tedbir kararına itiraz eden karşı taraf Şirket vekili, somut olayda ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığını, yaklaşık ispatın sağlanmadığını ileri sürerek, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca dava konusu 2021/118198 sayılı markanın dava sürecinde el değiştirmesi halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı gerekçesiyle karşı taraf Şirket vekilinin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı bakanlık vekili; mahkemece verilen ihtiyadi tedbir kararının kaldırılmasını, tedbire itiraz ettiğini beyan etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava; mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Bilindiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 341/1.maddesinde, "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir."; Aynı kanunun 345/1.maddesinde ise, "İstinaf yoluna başvuru süresi iki haftadır. Bu süre, ilamın usulen taraflardan her birine tebliğiyle işlemeye başlar....
Açıklanan nedenlerle yapılan istinaf başvurusunun görev nedeniyle reddi ile başvurunun ihtiyati tedbir kararına itiraz olarak duruşmalı olarak değerlendirilmek üzere iadesi gerektiği..." gerekçesi ile kaldırılarak gönderilmiştir. Kaldırma kararı sonrası mahkemesince ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraz duruşmalı olarak değerlendirilerek itirazın reddine karar verilmiş ise de; ihtiyati tedbir talep eden tarafından 19/03/2021 tarihli dava dilekçesi ile İskenderun 4....
Bununla birlikte 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda, ihtiyati tedbir kararları konusunda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundan ayrılarak karşı taraf dinlenmeksizin verilen ihtiyati tedbir kararlarına karşı itiraz edilebileceği belirtildikten sonra (md. 394/1) itiraz üzerine verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceği, bu başvurunun ise öncelikle incelenip kesin olarak karara bağlanacağı ifade edilmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda istinaf, temyiz ve yargılamanın yenilenmesi, kanun yolları olarak sayılmıştır. Ancak ihtiyati tedbir kararlarına itiraz üzerine başvurulabilecek kanun yolu istinaftır (md. 341/1)....
Davalı tarafından ihtiyati tedbir kararına, davalıdır şerhine ve inşaatın durdurulması yönünden verilen kararlara karşı itiraz edilmiş, 02/07/2021 tarihli duruşmada 12/04/2021 tarihli tensiple verilen ihtiyati tedbir kararına yönelik itirazın reddine karar verildiği halde, davalıdır şerhine yapılan itiraz ile inşaatın durdurulmasına yönelik verilen tedbir kararına karşı yapılan itirazlar usulüne uygun olarak incelenmediği gibi bu itirazlar hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş, ayrıca, HMK'nın 392. maddesindeki şartlar gözetilerek İhtiyati tedbir kararı verilirken teminat alınması gerekirken teminat alınmadan karar verilmesi de doğru olmamıştır. Açıklanan nedenlerle, ara kararın kaldırılmasına, itirazların duruşmalı olarak incelenmesi ve tüm talepler hakkında karar verilmesi için dosyanın kararı veren mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Bununla birlikte 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda, ihtiyati tedbir kararları konusunda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunundan ayrılarak karşı taraf dinlenmeksizin verilen ihtiyati tedbir kararlarına karşı itiraz edilebileceği belirtildikten sonra (md. 394/1) itiraz üzerine verilen kararlara karşı kanun yoluna başvurulabileceği, bu başvurunun ise öncelikle incelenip kesin olarak karara bağlanacağı ifade edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda istinaf, temyiz ve yargılamanın yenilenmesi, kanun yolları olarak sayılmıştır. Ancak ihtiyati tedbir kararlarına itiraz üzerine başvurulabilecek kanun yolu istinaftır (md. 341/1)....