İhalenin amacına ulaşmasını ve malın gerçek değerine satılmasını, ihalenin sağlıklı ve normal şartlarda yapılmasını engelleyici, dürüstlük kuralları ile bağdaşmayan davranışlarda bulunulması ve ihaleye katılıma engel olunması ihaleye fesat niteliğindedir. Taraflar fesat nedeni olarak ileri sürdükleri maddi vakıaları ancak; ciddi, objektif ve tarafsız delillerle kanıtlayabilirler. Somut olayda davacı borçlunun fesat iddiasına dayalı olarak ihalenin feshi isteminde bulunduğu ve kamera kayıtlarının celbini talep ettiği halde, mahkemece bu hususta bir araştırma yapılmadığı anlaşılmıştır....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davacının 2349 parsel sayılı taşınmazın 3/16 hissesini 29.09.2021 tarihinde satın alan malik olduğu, ihaleye ilişkin tebligatların usulüne uygun yapılmadığını, haberdar olamadığını, 27.10.2021 tarihinde gerçekleşen ihalenin feshini talep ettiği, mahkemece daha önce alacaklı tarafından İstanbul Anadolu 18. İcra hukuk Mahkemesinin 2021/570 Esas sayılı dosyasında açılan ihalenin feshi davasında, davacının 01.03.2022 tarihli celsede tanık olarak dinlenmiş olması ve bu sebeple ihaleden en geç bu tarihte haberdar olmuş olması sebebi ile 25.07.2022 tarihinde açılan davanın süresinde olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verildiği, davacı tarafça şikayet dilekçesindeki sebepler ve fesat iddiası ile istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. İhalenin feshi şikayet yolu ile istendiğinden ve şikayet bir dava olmadığından ihalenin feshinde davadaki anlamda davacı ve davalı taraf bulunmamaktadır....
Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Borçlu vekilinin satış ilanı ve şartnamesinde satışa konu taşınmazların önemli nitelik ve vasıflarının yazılmadığı iddiası satışa hazırlık işlemine ilişkin şikayet niteliğinde olup, şikayetçi borçlu tarafından satış ilanı tebliğinin ileri sürülmediği de dikkate alındığında, satış ilanı tebliğinden yasal 7 günlük süre içerisinde bu işlemin şikayet konusu yapılmadığından artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemez. Davacının sadece kendisine yapılan tebligatlarla ilgili, şikayet ve dava hakkına sahip olup, kendisi dışındaki kimselere yapılan tebligatlar yönünden ise; hukuki yararı bulunmadığından şikayette bulunamayacağı (İİK.'...
İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. (emsal karar; Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 2021/2645 E 2021/4070 K sayılı kararı) Somut olayda, taşınmazın muhammen bedelin üzerinde satıldığı ve davacının kıymet takdirine itirazının bulunmadığı görülmekte ise de, davacı tarafça ihaleye fesat karıştırıldığının ileri sürüldüğü, bu iddianın dayanağı olarak kamera kaydı ile ihale esnasında orada bulunan şahısların ve açık artırma tutanağında adı geçenlerin tanık olarak dinlenmesi delillerine dayanıldığı, mahkemece kamera kaydının istenmesine ve temin edilmesine rağmen incelenmediği, tanıkların dinlenmediği, ihaleye fesat karıştırıldığı iddiası üzerinde durulmadığı anlaşılmaktadır....
İİK'nun 134/2. fıkrası "ihalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmese bile icap eden karar verir" düzenlemesi bunu öngörmektedir. Mahkeme inceleme sonucunda ihalenin usul ve yasaya uygun yapıldığı sonucuna varır ise şikayetin reddine, işin esasına girilmesi nedeni ile İİK'nun 134/2. fıkrasına göre feshi istenilen ihale bedelinin %10'u oranında şikayetçiyi para cezasına mahkum etmesi gerekir. Somut olayda da mahkemece işin esasının incelenerek şikayetin reddine, şikayetçiyi ihale bedelinin %10'u oranında para cezası ile cezalandırılmasına karar vermiştir. Aksinin kabulü halinde takip borçlularının kötü niyetle bu gerekçe ile yapacağı ihalenin feshi şikayetleri, taşınmazın ihale alıcısı adına tescilinin ve dolayısı ile alacaklının alacağına kavuşmasının gecikmesine yol açar....
Dairemizce yapılan değerlendirmeler neticesinde; şikayetçi vekilinin dava dilekçesinde ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürdüğü, satış ilanında taşınmazın brüt alanının 188 m², net alanının 85 m² olduğu belirtildiği halde bunun nedeninin açıklanmadığı, bundan dolayı katılım az olduğundan ihalenin feshi gerektiği iddiası incelendiğinde; şikayetçi tarafından kıymet takdirine itiraz davasında bu husus dile getirilmediği gibi, ihalenin feshi davasında da taşınmazın net alanının 85 m² olmadığının iddia edilmemiş olması karşısında, iddia edilen husus ihalenin feshi nedeni olarak görülmemiştir. Şikayetçinin ileri sürdüğü sair nedenlerin de mahkemece tartışıldığı ve mahkemece bu sebeplere göre ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmıştır....
Satış ilanında yer alan KDV oranının hatalı olduğu iddiası ile ihalenin feshi istemi yönünden ise satışa hazırlık işlemlerinden olan bu hususta satış ilanı tebliği üzerine 7 günlük yasal sürede şikayette bulunulduğu iddia ve ispat edilmediğinden açılan ihalenin feshi davasında artık bu iddia da dinlenilemez. Satışın belediyede ilanı zorunlu olmayıp satış kararında bu yönde ilana karar verilmesi halinde satışın ilgili belediyede ilanı gerekir. Somut durumda 07/09/2022 tarihli satış kararı ile belediyede satışın ilanına karar verilmemiştir. Satışın tirajı 50.000'nin altında olan gazetede ilan edildiği iddiası ile de ihalenin feshi istenilmiş ise de, mahkemece Basın İlan Kurumu'na yazılan yazı ile satışın ilan edildiği Yeni Birlik Gazetesinin 2022 yılı Eylül ayında ortalama tirajının 50.427 adet olduğu açıktır....
İHALENİN NETİCESİ VE FESHİİŞLEMDEN KALDIRMA VE DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASITEMYİZ EDİLEBİLEN KARARLAR 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 134 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 409 ] 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 427 ] "İçtihat Metni" Erzincan Sulh Hukuk Mahkemesinin 16/8/2004 tarih, 2004/36 Esas - 2004/607 Kararının temyizen tetkiki ve kanun yararına C.Başsavcılığına 26/7/2005 tarihinde yazılı emir yolu ile talep edilmiş ve bu işle ilgili dosya gönderilmiş olmakla incelendi. Gereği görüşülüp düşünüldü: Yargıtay C.Başsavcılığının yazılı emir yoluyla bozma istemine ilişkin olan Mahkeme kararı, ihalenin feshi iddiası ile ilgili şikayetin incelenmesi sonunda verilmiş olup, HUMK.nun 409/5. maddesi gereğince ve davanın açılmamış sayılması hakkındadır....
Bu nedenle İcra Mahkemesi'nin 19.02.2015 gün, 2014/1018 E.-2014/1158 K. sayılı "harç yatırılmadığından bahisle temyiz isteminin reddine" dair ek kararın oybirliğiyle kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasına ilişkin temyiz isteminin incelenmesine geçildi: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekilinin, diğer iddiaların yanında ihaleye fesat karıştırıldığı iddiası ile İİK'nun 134. maddesine dayalı olarak ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu; mahkemece, ihalenin usulüne uygun yapıldığı ve ihaleye fesat karıştırıldığına dair bir delilin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür. İİK.nun 134/2. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesi uyarınca kanuna veya ahlâka (adaba) aykırı şekilde ihaleye fesat karıştırılmış olması ihalenin feshi sebebidir....
Zarar unsurunun gerçekleşmemesi halinde şikayetçinin ihalenin feshini istemesinde hukuki yararı bulunmayıp, İcra Mahkemesince, yapılacak ilk inceleme sonucunda, ihalenin feshini isteyen kişinin ihalenin feshedilmesinde hukuki yararı bulunmadığı kanısına varılırsa ihalenin feshi talebi esasa girilmeden usulden reddedilmelidir. Bu sayede cebri artırmalara katılım artacak ve buna bağlı olarak da malın gerçek değerinde ihale edilmesi sağlanacaktır. (ARSLAN Ramazan; (1984), İcra – İflas Hukukunda İhale ve İhalenin Feshi, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara)....