WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra mahkemesince, İİK'nın 134. maddesine göre açılan ihalenin feshi davasının esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir. Sonuç: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nın 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 20.10.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Evveliyatında borçlu tarafından kıymet takdirine itiraz edilmediği de gözetildiğinde, bu durumda zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararı yoktur.Mahkemece, ihalenin feshi isteminin, zarar unsuru yokluğu nedeniyle, şikayet edenin hukuki yararı bulunmadığından dolayı reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek istemin reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.Ancak İİK'nun 134/2-son.cümlesinde; işin esasına girilmemesi nedeniyle ihalenin feshi isteminin reddi halinde para cezasına hükmolunamayacağı öngörülmüştür....

      TAL dosyası ile icradan satışı yapılan taşınmazın, ihalenin feshi davalarından halen Büyükçekmece 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/351 E ve 2018/592 K sayılı dosyası ile istinaf aşamasında olduğunu, dolayısıyla söz konusu taşınmazın satıldığı icra dosyası hakkında İstanbul 3....

        Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kıymet takdir raporunun itiraz edilmeksizin kesinleştiği, kesinleşen kıymet takdiri raporuna dayalı olarak yapılan ihalede satış bedelinin muhammen bedelin üzerinde olması nedeniyle şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararı olmadığı, ihalenin feshi davasının yasal hasmının alacaklı ve alıcı olduğu, karar başlığında davalı olarak gösterilen kişilere husumet yöneltilemeyeceği, ihale alıcısı yerine şikayetçi dışında diğer dosya borçlularına husumetin yöneltilmesinin hatalı olduğu, bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu, takibin diğer borçlularının mahkemece resen dava dosyasına taraf olarak eklenmesi nedeniyle bu kişiler hakkında pasif husumet yokluğundan ret kararı verilmeyerek karar başlığından çıkarılması ile yetinildiği belirtilerek istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak ihalenin feshi talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir....

          Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki taşınmaz ihalesinin feshi şikayetinden dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince ihalenin feshi isteminin reddine, İİK'nın 134/3 maddesi gereğince ihale bedelinin %10'u oranında hesaplanan 34.450,00 TL para cezasının davacıdan alınarak Hazine'ye irat kaydına hükmedilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, ihalenin feshi isteminin reddine, şikayete konu taşınmazın ihale bedeli (344.500,00 TL) üzerinden takdir olunan %5 oranında para cezasının şikayetçi borçludan alınarak Hazineye gelir kaydına hükmedildi....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi K A R A R Dava, ortaklığın giderilmesi kararı sonrası satış dosyasında yapılan ihalenin feshi istemine yöneliktir. Yerel mahkemece verilen 2016/196 Esas, 2016/383 Karar sayılı ve 25.03.2016 tarihli karar Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 02.03.2017 tarih 2016/25702 Esas, 2016/3102 sayılı Kararı ile bozulmasına karar verilmiş, davacının karar düzeltme talebi 12. Hukuk Dairesinin 2017/4876 Esas, 2017/13836 Karar sayılı 09.11.2017 tarihinde reddedilmiş, yerel mahkemece bozmaya uyularak kurulan hüküm temyiz edildiğinden 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 09.02.2018 tarihli ve 2018/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 12. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır....

              Esas sayılı, yine, davacı ... ... tarafından davalı ... ... aleyhine, dava dilekçesinde belirtilen taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesi istemiyle 21/09/2020 tarihinde açılan davanın Eskişehir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin..... sayılı dava dosyalarında derdest oldukları anlaşılmıştır....

                Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ihalenin feshi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2- İİK 134 üncü ve devamı madde hükümleri, 24/11/2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa' nın 27. maddesi 3....

                  Değerlendirme 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, şikayetçinin ihalenin feshi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları ile aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2- Davacı aleyhine taktir edilen para cezasına ilişkin re'sen yapılan değerlendirmede; İİK'nın ihalenin feshi şikayetine ilişkin usül ve esasları belirten 134. maddesine 24.11.2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 27. maddesi ile eklenen fıkra ile; "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İcra mahkemesi; 1....

                    Somut olayda ihale 15.05.2009 tarihinde yapılmış, 7 günlük yasal süre geçirildikten sonra 10.07.2009 tarihinde ihalenin feshi için mahkemeye başvurulmuş, şikayet dilekçesinde; Asliye Ceza Mahkemesinde verilen tedbir kararı ile şikayete konu aracın adına tescil edilemediğini ileri sürülerek ihalenin feshi istenilmiştir. Bu haliyle ihale alıcısı ceza mahkemesinde verilen tedbir kararı nedeniyle aracın kendi adına tescilinin yapılamadığını ihaleden sonra trafik tescil işlemleri sırasında öğrenmiştir. O halde mahkemece, şikayetçi ihale alıcısının aracın kendi adına tescilinin yapılamadığını öğrendiği tarihten itibaren yasal süresi içerisinde ihalenin feshini isteyip istemediğinin tespiti ile şikayet süresinde ise işin esası incelenerek sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

                      UYAP Entegrasyonu