Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi( Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)'nin 28/11/2019 tarih ve 2019/292 Esas 2019/308 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davalı borçlu ile davacı kurum arasında 20017709 numaralı su aboneliğinden dolayı 2016/05- 2016/12 dönemleri arasında ödenmemiş su borcunun bulunduğunu, su borcunun ödenmesi için ihtarname gönderildiğini ancak ödenmediğini, akabinde Hatay İcra Müdürlüğünün 2018/30176 Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, davalı borçlunun icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, davalı borçlunun kötü niyetli olarak itiraz ettiğini belirterek Hatay İcra Müdürlüğünün 2018/30176 Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptaline, % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

, müvekkili borçluların ikamet adresinin bono ve ödeme emrinden de anlaşılacağı üzere Trabzon-Çarşıbaşı olduğunu, bu anlamda yetkili icra müdürlüğünün Vakfıkebir İcra Müdürlüğü olduğunu, takibe konu borca da itiraz ettiklerini, öncelikle icra müdürlüğünün yetkisizliğine, mahkeme aksi kanaatte ise borca itirazın kabulüne, takibin iptaline, davalı aleyhine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Buna göre, davaya konu takipte borçlunun borca itiraz ile birlikte yetkiye de itiraz ettikleri, buna karşın davacı tarafça borca yönelik itirazın iptali talep edilip yetkiye ilişkin itirazın davaya konu yapılmayarak zımnen kabul edilmiş sayılması gerektiği, böylelikle; yetkili bir icra dairesinde başlatılmış geçerli bir icra takibinin varlığı kabul edilemeyeceğinden borcun esasına girilmeksizin davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Aynı yönde Yargıtay 17....

    Davalı borçlu 18.10.2017 tarihli itiraz dilekçesinde, borçlu müvekkilinin adresinin Keçiören/Ankara olduğunu, icra takibinin Ankara icra müdürlüğünde açılması gerektiğini, bu nedenle yetkiye itiraz ettiklerini, müvekkilinin alacaklı şahsa icra takibine konu edildiği gibi bir borcu bulunmadığını, ayrıca icra takibine konu borca işletilmiş faiz oranının da fahiş olduğunu bildirerek borca, faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması isteminde bulunmuştur....

      - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıya hazır beton işi yaptığını ve bu hususta icra takibine dayanak 28/11/2011 tarih ve 207081 numaralı faturanın tanzim edildiğini, davalının fatura borcunu ödememesi üzerine ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2012/6077 takip sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, davalıya ödeme emrinin tebliği üzerine, davalının borca ve yetkiye itiraz ettiğini, davalının bu itirazlarının haksız olduğunu belirterek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin adresinin ...'de olması nedeniyle yetkili mahkemeler ve icra dairelerinin ... (...) Mahkemeleri ve icra müdürlükleri olduğunu, ayrıca davacı alacaklıya borçlarının bulunmadığını belirterek yetki itirazında bulunmuş ve davanın reddini istemiştir....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/12/2020 NUMARASI : 2019/431 2020/714 DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatında tüm bilgi ve belgeler okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine Bursa 17. İcra Müdürlüğünün 2019/6141 Esas sayılı dosyasından takip başlatıldığını, ikametinin Orhangazi ilçesi olduğunu, Bursa 17....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, borçlu aleyhine başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde alacaklının, yetkiye ve borca itiraz üzerine durdurulan takibin devamı için itirazın kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddiyle yetki itirazının kaldırılmasına, diğer itirazların kaldırılmasına yönelik talebinin reddine, karar verildiği görülmektedir....

          , borçlunun hiçbir toplantıya katılmadığını, icra takibine konu borcun tutarının likit olduğunu, borçlunun itirazları yasal dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olduğunu, kötü niyetli ----takibin devam edebilmesi ve müvekkil bankanın alacağının tahsil edebilmesi sebebiyle işbu davayı açma zarureti doğduğunu belirterek borçlunun haksız ve kötüniyetli itirazının iptaline ve takibin davamına, haksız itiraz eden borçlunun % 20 icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Borca ve yetkiye itiraza dair dilekçesinde kendi ikâmetgahı Bakırköy İcra Dairesinin yetkili olduğunu ileri sürmüş, borca itirazında ise, “alacaklı şirkete takip talebinde belirtilen miktarda borcum yoktur” şeklinde itirazda bulunmuştur. Davaya cevap dilekçesinde de, aynı itirazları tekrarlamış, yine takip talebinde belirtilen miktarda borcu olmadığını, faiz miktarları ve oranlarının yanlış ve fahiş olduğunu beyan etmiştir. Davalının gerek icra dosyasındaki, gerek cevap dilekçesindeki borca itirazı, açıkça takip talebinde istenen miktara ilişkin bir itiraz olup, istenen miktarda borcun olmadığına dair bir borca itirazdır. Bu itirazdan, davacı alacaklı ile aralarında akdi bir ilişki olmadığı, kumaş alım satımı yapılmadığına dair itiraz olduğu değil, talep edilen alacağın fazla talep edildiğine dair itiraz olduğu anlaşılmaktadır....

              Dolayısıyla işbu dava yetkili yerde açılmıştır. borçlunun yukarıda sayılan icra takibine itirazı haksız ve hukuki dayanaktan yoksundur.Borçlu/davalı şirket elektrik saati bağlatmış ve aylık fatura tüketim bedellerini ödememiştir. 06.08.2021 tarihli itirazda hiçbir gerekçe göstermeden Müvekkile hiçbir borcunun olmadığı iddiasında bulunarak borca, faize, yetkiye (mts dosyalarında yetkiye itiraz edilmesinin -borca itiraz ile birlikte- bir hükmü yoktur zira borca itiraz da mevcut olduğundan dosya alacaklılar tarafından kabul edilse dahi yetkili olduğu iddia edilen yerlere gönderilememektedir.) ve diğer tüm fer’ilere itiraz etmiştir. Davalı ile Müvekkil arasında aboneliğe ilişkin imzalanmış sözleşme mevcuttur. İşbu sözleşme dilekçemiz ekinde sunulmuştur. (EK-2) Borçlu ilamsız takibe niteliğinden ötürü bir itiraz dilekçesi sunarak alacaklının alacağına kavuşmasını engellemekte ve bu sayede zaman kazanmaya çalışmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu