WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- K A R A R - Dava, vade farkı alacağının tahsili için girişilen icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptaline ilişkindir. Davalı vekili cevabında, müvekkilinin ikametgahının bulunduğu Kestel İcra Dairesi ve Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, taraflar arasında vade farkı uygulanacağına ilişkin bir anlaşma bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilinin temyizi üzerine, davalı aleyhine girişilen icra takibinde hem borca hem de icra dairesi ile mahkemenin yetkisine itiraz edildiği, mahkemece kendi yetkisine yönelik itiraz incelenmiş olmasına rağmen icra takibine yönelik itiraz hususunda değerlendirme yapılmadığı, İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik davalı itirazı değerlendirilmeden hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden bahisle karar bozulmuştur....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlunun örnek (10) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borca itiraz ederek takibin iptali isteminde bulunduğu, mahkemece, dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda istemin kabul edilerek takibin iptaline karar verildiği görülmektedir.İcra mahkemesine yapılan başvuru, bu hali ile, İİK'nun 169. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğindedir....

      icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı vekili tarafından çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek (...) numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurarak, ödeme emrine ve borca itiraz ettiği ,mahkemece borçlunun şikayetinin yasal beş günlük süreden sonra olduğundan bahisle istemin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun .../.... fıkrası gereğince bir müddetin sonuncu günü resmi bir tatil gününe rastlarsa müddet tatili takip eden günde biter. Müddet son günün tatil saatinde bitmiş sayılır....

          İcra Müdürlüğü'nün 2009/4525 Esas sayılı dosyası ile fatura alacağından dolayı icra takibi açıldığını, davalının icra müdürlüğünün yetkisine ve borca itiraz ettiğini, davalının itirazı üzerine takip dosyasının yetkili Adıyaman 1. İcra Müdürlüğü'nün 2009/1156 Esas numarasını alarak davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, ancak davalı borçlunun haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini, taraflar arasında uzun zamandan bu yana devam eden ticari ilişki bulunduğunu, davalı firmaya ıslak mendilin telası (hammede) satımı yapıldığını, aralarında cari hesaplar bulunduğunu, belirterek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            verdiğini, davalının icra takibine itiraz etmesinde hiçbir hukuka uygun ve haklı bir nedeni bulunmamakta olduğunu, davalı şirketin asıl borcu ödemiş ancak masraf ve vekalet ücreti alacaklarını ödememek amacıyla haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini, davalı şirket aleyhine başlatılmış olan icra takibinde; borca, ödeme emrine, faize ve tüm ferilere itiraz ettiğini ancak davalı şirketin tüm itirazları hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyetli olup itirazın iptaline karar verilmesinin gerekmekte olduğunu, davalı şirketin müvekkil şirkete cari hesaptan kaynaklanan borcu olduğu ve asıl borca yönelik ödeme yapıldığı ortada iken icra takip masrafları ve vekalet ücretimizi ödemekten kaçınmak amacıyla yapılan itiraz haksız ve kötü niyetli olduğunu, davalı şirket icra takibine itiraz etmekte kötü niyetli olup alacak likit ve belirli olduğundan, kötü niyetli davalı şirket aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin gerekmekte olduğunu, davalı borçlunun, cari hesap sebebiyle ödemekle...

              GEREKÇE: Dava, cari hesap alacağının tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir. Davacı vekili, verilen malzeme karşılığı düzenlenen faturalardan kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için yapılan icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmıştır. Davalı cevap vermemiştir. .... Müdürlüğünün ... sayılı dosyası celp edilmiş; 28.2.2019/ 19.1.2019/ 28.2.2019 Dönemi Açık Hesap Borcuna dayanılarak 19.204,87 TL asıl alacak faizi için takip yapıldığı, davacının yetkiye ve borca itiraz ettiği görülmüştür.TBK 89 maddesi uyarınca davalının yetki itirazının reddine karar verilmiştir ....

                İcra Müdürlüğünün 2019/2656 esas sayılı dosyasında da davalı tarafından davacı aleyhine ihtiyati haciz kararına dayalı olarak ilamsız icra takibine başlanıldığı, borçlu vekilinin itirazı üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği, davacının icra müdürlüğüne itirazının yanında itiraz dilekçesinde belirtmiş olduğu mükerrer takip itirazına dayanarak eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Borçlu vekilinin mükerrerlik iddiası borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İİK.'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine yapılması gerekir. İcra dairesi yerine, icra mahkemesine yapılan borca itiraz niteliğindeki mükerrerlik itirazı sonuç doğurmaz. İleri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından, davacı borçlunun istinaf başvurusunun HMK'nun 353- (1)-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır....

                İİK.nun 53.maddesine aykırı olarak takip yapılması ya da takip işlemlerine devam edilmesi nedenlerine dayalı olarak ilgililer İİK.nun 16.maddesi uyarınca icra mahkemesine şikayette bulunabilirler. İİK.nun 53.maddesine aykırılık iddiası ise kamu düzeni ile ilgili olduğundan İİK. nun 16/2.maddesi uyarınca şikayet süresiz olacaktır. Somut olayda murisin takipten önce 03.07.2013 tarihinde öldüğü ve mirası ret süresi geçtikten sonra 06.01.2014 tarihinde mirasçılar hakkında takip başlatıldığı görülmektedir. İcra takibi mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olmakla olayda İİK.nun 53.maddesinin ve dolayısıyla aynı Kanun’un 16.maddesinin uygulama yeri yoktur. Şu hale göre, borçluların başvurusu, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise takibin şekline göre uygulanması gereken İİK.nun 62/1. maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 7 günlük sürede icra dairesine yapılması zorunludur....

                  İcra takibine konu kredi sözleşmesinin borçlusu, takip borçlularının murisi olup, takip muteriz borçlular hakkında mirasçı sıfatı ile yapılmaktadır. Borçlular ise mirası reddettiklerinden murisin borcundan sorumlu olmadıklarını ileri sürerek takibin iptalini istemişlerdir. Bir diğer ifade ile borçlu olmadıklarını ileri sürmektedirler. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 esas 2014/929 karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…....

                    UYAP Entegrasyonu