Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2009/1156 Esas numarasını alarak davalı aleyhine icra takibine geçildiğini, ancak davalı borçlunun haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini, taraflar arasında uzun zamandan bu yana devam eden ticari ilişki bulunduğunu, davalı firmaya ıslak mendilin telası (hammede) satımı yapıldığını, aralarında cari hesaplar bulunduğunu, belirterek, davalının itirazının iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    /İstanbul olduğunu, Yetkili Mahkemenin genel yetki kuralı gereği Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğundan öncelikle yetki yönünden davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, icra takibine yalnızca yetki bakımından itiraz edildiğini, icra dairesinin yetki sorunu aşılmadan açılan davanın usulden reddine karar verilmesini talep ettiklerini, dava konusu edilen icra takip dosyasında dava konusu edilen icra takip dosyasında davalıların borca itiraz bulunmadığından davacının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, Antalya Banka Alacakları İcra Müdürlüğünün ......

      Mahkemece, İİK.nun 50, HUMK.nun 10, BK.nun 73.maddeleri uyarınca mahkemenin yetkili olduğu gerekçesiyle davalının yetkiye ilişkin ilk itirazının reddine, toplanan delillere, davacının yasal defter ve belgelerinin incelenmesi ile düzenlenip, yasa ve yönteme uygun bulunan bilirkişi raporuna göre davalının icra takibine itirazının iptaline, asıl meblağa % 40 oranında icra inkar tazminatı uygulanmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı-borçlu, aleyhindeki icra takibinde hem icra dairesinin yetkisine, hem de borca itiraz etmiş itirazın iptali davasında ise, mahkemenin de yetkisiz olduğunu savunmuştur. Bu durumda mahkemece İİK.nun 50.maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, bu yön incelenmeden sadece mahkemenin yetkisi incelenmesiyle yetinilip, esas hakkında karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

        "İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davalının kefil olarak imzaladığı iddia edilen kredi sözleşmesinden doğan alacağın tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı imzaya ve borca itiraz etmiştir. Mahkemece Cumhuriyet Savcılığında alınan ekspertiz raporu gereği kredi sözleşmesindeki kefil imzasının davalı eli ürünü olduğu bu nedenle davacının alacağını kanıtladığını, davalının dosyasına sunduğu ödeme dekontunun, alacağa ilişkin olduğu kanıtlanamadığından itirazın iptaline, %40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

          İcra takibine konu kredi sözleşmesinin borçlusu, takip borçlularının murisi olup, takip muteriz borçlular hakkında mirasçı sıfatı ile yapılmaktadır. Borçlular ise mirası reddettiklerinden murisin borcundan sorumlu olmadıklarını ileri sürerek takibin iptalini istemişlerdir. Bir diğer ifade ile borçlu olmadıklarını ileri sürmektedirler. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 esas 2014/929 karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…....

            İcra takibine konu kredi sözleşmesinin borçlusu, takip borçlularının murisi olup, takip muteriz borçlular hakkında mirasçı sıfatı ile yapılmaktadır. Borçlular ise mirası reddettiklerinden murisin borcundan sorumlu olmadıklarını ileri sürerek takibin iptalini istemişlerdir. Bir diğer ifade ile borçlu olmadıklarını ileri sürmektedirler. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 esas 2014/929 karar sayılı kararında, borçluların mirası reddettikleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz olup, ödeme emri tebliği üzerine yasal sürede yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir. Mesela ödeme, …sıfat itirazı gibi…....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR - Davacı vekili, ... .İcra Müdürlüğünün 2015/14730 esas sayılı dosyası ile taraflar arasında ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesap alacağı olan 4.893,59 TL için icra takibi yaptıklarını, yapılan icra takibine davalı tarafından gerek borca gerekse icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz sonucu takibin durduğunu, yetki itirazını kabul etmediklerini, davalı taraf malların ayıplı olduğunu iddia ettiğini, ancak ayıpla ilgili herhangi bir ihbar ya da tespit olmadığını, BK'nın 89.maddesine göre para alacaklarında ifa yeri mahkemesi ve icra dairesi yetkili olduğu belirtilerek reddine, itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

                Ancak ekte sunulan arabuluculuk son tutanağından da görüleceği üzere icra dosya borcunun ödenmesi hususunda anlaşmaya varılamadığını, haksız itirazlarının iptali için işbu davanın ikamesi zorunlu olduğunu ileri sürerek açılan davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. z CEVAP : Davalı ----------dava dilekçesi ve tensip tutanağı tebliğ edilmiş olup davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir. İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibari ile otoyol geçiş ihlali alacağından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasına ilişkindir. ----- sayılı dosyası getirtilerek dosyamız içine konmuştur. İcra takibi incelendiğinde, ödeme emrinin ---- tarihinde borçlu/davalıya tebliğ edildiği, borçlunun ---- tarihinde borca ve faize itiraz ettiği ettiği, hem icra takibine itirazın hem de iş bu itirazın iptali davasının süresinde açıldığı anlaşılmıştır....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2021/560 Esas KARAR NO: 2022/192 DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 02/09/2021 KARAR TARİHİ: 01/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının, davacı şirket tarafından işletilen ---- kendisine ait olan ---- plakalı araçla --- defa ihlalli geçiş yaptığı ve davacı şirkete ----- tutarında borçlandığını, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine, davalı aleyhine ---- sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, takibin başlatılmasına müteakip -----tarafından davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiğini ve davalı tarafından------ tarihli itiraz dilekçesi ile icra takibine, asıl alacağa, cezaya ve tüm fer'ilerine itiraz edildiğini, davalının borca itirazı neticesinde takibin durduğunu, ancak bu itirazın hukuki temelden yoksun olduğundan, söz konusu itirazın...

                    Uyuşmazlık Konusu : Taraflar arasındaki ihtilaf, temelde alt yüklenici sözleşmesi kapsamında yapılan iş bedelinin ödenmediği iddiasıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın haklı olup olmadığı noktasındadır. Davanın Hukuki Niteliği: Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır. Davanın Hukuki Sebebi: İtirazın iptalini düzenleyen 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)'nun 67/1. Maddesindeki "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." şeklindeki düzenlemedir....

                      UYAP Entegrasyonu